Kurgusal / Hayal Ürünü Anlatım Nedir?
Tarih: 8 Mayıs 2020 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: Yorum yok.
Edebiyatta ve sanatta kurgusal unsurlardan yararlanıldığını duyarız fakat bunun bazen tam olarak ne demek olduğunu anlamayabiliriz. Aslında edebi eserlerde gerçekten çok kurgu bulunur, yani birçok roman veya hikâye gerçek hayattan alınmamıştır. Çünkü hayal dünyası sınırsızdır ve bir sanat eseri ortaya koymak istediğinizde her türlü kahramanı, olayı veya mekânı zihninizde yaratmanız mümkündür. Bu şekilde hayal ürünü olan, gerçek hayatta hiç yaşanmamış olan her şey kurgu dünyasına aittir.
Kurgusal kelimesi “gerçek yaşama ait olmayan, bir kişinin hayal gücüyle ortaya koyduğu her şey” olarak tanımlanabilir. Edebi eserlerde, resimlerde, tiyatro veya sinemalarda kurgusal unsurlar kullanılabilir. Hak verirsiniz ki bir sanatçının herhangi bir türde eser ortaya koyarken her zaman gerçek hayatın içinden kahramanlar, yer, zaman veya olaylar bulması imkânsızdır. Bunun için birçok sanat türünde, sanatçılar hayal güçlerini kullanarak gerçek olmayan kahramanlar, mekânlar veya olaylar ortaya çıkarırlar. İşte bunların tamamı kurgusal anlatımı meydana getirir.
Kurgusal ve hayal ürünü kelimeleri eş anlamlı; kurgusal ve gerçek kelimeleri ise zıt anlamlıdır. Kurgusal kelimesi, “kur-” fiil kökünden meydana gelmiştir. Hayal kurmak, kafada kurmak deyimlerinde de geçen “kurmak” fiili aslında bu kelimenin anlamını açığa çıkarmaktadır. Yazarlar eşsiz hayal güçleri sayesinde kurmaca şeyler ortaya çıkarırlar ve bunları sanki gerçekte yaşanmış gibi muhteşem bir olay örgüsü içinde bize sunarlar.
Gerçekleşmemiş Beklenti Nedir?
Tarih: 30 Nisan 2020 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Bazen çevremizdeki insanların bazı davranışlarıyla ilgili beklentilere gireriz. Onların yapması gerektiğini düşündüğümüz bazı öngörülerimiz olur. Bazen de hayatımızdaki bazı olayların nasıl gerçekleşeceği ile ilgili olumlu tahminlerde bulunuruz. Meydana geldiğinde mutlu olacağımıza inandığımız bazı durumlara dair beklentilerimiz olur. İşte bu beklentiler, istenilen şekilde sonuçlanmadığında bu “gerçekleşmemiş beklenti” adını alır.
Bir yönetmenin senaryosu ve çekimleri üzerinde aylarca çalıştığı iddialı bir filmin, verilen bu kadar emeğin karşılığı olarak gişe rekorları kırmasını beklediğini düşünelim. Böyle bir beklentiye girmek için elinden gelen her şeyi yaptığına inanan yönetmen, filmin gösterime girdiği gün beklentilerine göre tepkiler almak ister. Gelgelelim izleyicinin teveccühü beklenilen kadar yüksek olmayınca film sınıfta kalır. Bunun üzerine yönetmen “Filmin bir anda gündeme oturmasını, gişe rekorları kırmasını bekliyordum.” cümlesini kurar.
Yönetmenin beklentileri boşa çıkmış, hayalleri suya düşmüştür. Yani beklentileri gerçekleşmemiştir. İşte bu şekilde beklentiler içerisine girdiğimiz durumlarda, hiç de umduğumuz gibi gelişmelerin olmamasını “gerçekleşmemiş beklenti” olarak ifade ederiz. Bu türden cümleleri genellikle değer verdiğimiz insanların bize karşı yaptıkları davranışlar için kullanırız. “Ankara’ya kadar gelmişken bana uğrarsın diye düşünmüştüm.” cümlesindeki gibi, sosyal ilişkilerde umduğumuz gibi davranmayan kişilere alınganlık ifadesi olarak sıkça bu ifadeleri kullanırız.
Tekdüze / Monoton Nedir?
Tarih: 22 Nisan 2020 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: Yorum yok.
Bir işin, olayın veya durumun hep aynı düzende işlemesi anlamına gelen tekdüze kavramı Türkçe kökenli bir kelimedir ve sıklıkla monoton kelimesine karşılık olarak kullanılmaktadır. Genellikle hayatımızın gidişatı hakkında bu kelimeyi kullanmayı tercih ederiz. Bununla birlikte bu kavram bir sesin veya rengin yayılımı, edebî bir metnin niteliği, bir iş veya aletin işleyişi, bir sanat eserinin kalitesi… için de bu kelimeyi kullanmak mümkündür.
Türk Dil Kurumu, “tekdüze” kelimesini “değişmeksizin, düzenli, aynı biçimde tekrarlanan, sürüp giden, tek örnek, muttarit, yeknesak, monoton” şeklinde tanımlamaktadır. Yani hayatın veya hayatın içinde bulunan olguların sürekli benzer bir gelişim göstermesi, aynı düzende devam etmesi anlamını karşılamaktadır. TDK’nin tanımında gördüğümüz muttarit, yeknesak ve monoton kelimeleri de tekdüze kelimesinin Arapça, Farsça ve Fransızcadaki karşılıklarıdır. Yeknesak kelimesinin büyük olasılıkla “tek+düzen” kelime grubunun kalıplaşmasıyla meydana geldiği düşünülmektedir.
Tekdüze kelimesi, bazen “özgün” kelimesinin karşıt anlamlısı olarak da kullanılmaktadır. Aslında bu kelimenin zıt anlamlısı tam olarak “basmakalıp” ifadesidir çünkü bir şeyin orijinal olmadığı, öncekilerden hiçbir farkının olmadığı, kendisine has bir tarzı yakalayamadığını ifade etmektedir. Tekdüze ise genellikle hayatın veya olayların sıradan bir düzende devam etmesi ve içinde çok farklı aksiyonların olmaması durumunu karşılamaktadır.
Sondan İkinci veya Üçüncü Ne Demektir?
Tarih: 17 Nisan 2020 | Bölüm: Türkçe | Yorumlar: Yorum yok.
Özellikle yarışmalarda veya sıralama sorularında baştan ikinci sorulduğunda tereddüt etmeden cevap veririz ama sondan ikinci veya üçüncü sorulduğunda aklımızda bir soru işareti belirir. En sondaki kişi sonuncu mudur, sondan birinci midir? Bu soru kafamızı karıştırdığı için, sondan ikinciyi de belirlerken hata yapabiliriz. Hâlbuki bunun çok basit bir mantığı vardır: Sonuncu demek, sondan birinci demektir.
Şimdi bir koşu yarışı düşünelim. Bu yarışı en önce bitiren kişiye “birinci” denildiğini hepimiz biliriz. Bundan sonra gelen kişiye ikinci, sonrakine üçüncü deriz. En son bitiren kişi de “sonuncu” olur. Peki bu sıralamayı sondan yapınca nasıl olmalıdır? Sıralama mantığını hiç değiştirmeden sondan başa doğru uygularsak, değişen hiçbir şey olmayacaktır. Yani yarışı en son bitiren kişiye “sonuncu” demek yerine “sondan birinci” diyeceğiz. Ondan bir önce bitiren kişi de doğal olarak “sondan ikinci” olacaktır. Bu şekilde sıralama yaptığımızda yarışı ilk bitiren kişi sonuncu olacaktır.
Aslında kilit nokta sondan ikinciyi belirlemektir. Çünkü bir gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz, sonrakiler de hep yanlış gider. Sıralamada nasıl ki birinci, baştan birinci demekse; sonuncu da sondan birinci demektir. Bu kuralı iyi oturtursak ondan hemen sonra gelen kişiye sondan ikinci diyebilir ve bu şekilde hata yapmadan sıralama yapmış oluruz. Bunun için şu kuralı kafamıza koymamız gerekir ki bir yarışı ilk bitiren de son bitiren de birincidir. İlk bitiren baştan birinci, son bitiren ise sondan birincidir. Sonrakileri de ikinci, üçüncü diye sıralama yapabiliriz.