Metin Türü Nedir?
Tarih: 10 Ocak 2018 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Her edebi metnin bir türü vardır. Bir metnin türünü bulabilmek için onun konusuna, dil – anlatım özelliklerine ve metnin başka özelliklerine dikkat etmek gerekir. Bunlar metnin türüne göre farklılık gösterdiği için, metnin birkaç özelliği onun türünü anlamamızı sağlayabilir. Her kademeden sınavda oldukça sık karşımıza çıkan bu konu hakkında ayrıntılı bilgi vermeye çalışacağız.
Hikaye ve roman gibi ortak özelliği olan birçok metin türü olduğu için, sadece bir özelliğine bakılarak metnin türünü belirlemek imkânsızdır. Bunun için türünü belirleyeceğimiz bir metnin birden çok özelliğine bakmamız gerekmektedir. Örneğin romanda da yer, zaman ve kişi kadrosu vardır, hikayede de. Ama romanda bu ögeler çok daha yoğun ve karmaşıktır. Hikayede ise ögeler sınırlı sayıdadır ve basit formdadır.
Edebiyatımızda “makale, deneme, roman, öykü, şiir, destan, efsane, söyleşi…” gibi birçok edebî tür bulunmaktadır. Bir amaca yönelik yazılan her yazı, bu metin türlerinden birine mutlaka örnek teşkil etmektedir. Yani her yazının bir türü vardır. Yazıların klişe bazı özellikleri, onların türünü ortaya koysa da sorularda net cevabı bulabilmek için aşağıda sıraladığımız bilgilere dikkat etmeniz gerekir.
Kelimeleri Alfabetik Sıraya Dizme
Tarih: 24 Eylül 2017 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 20 Yorum var.
Türkçede kelimeleri alfabetik sıraya dizmek demek, sözcüklerin sözlükteki sıralarına göre sıralanması anlamına gelmektedir. Alfabedeki her harfin yeri ve sırası bellidir. Bunun için sözlükler hazırlanırken, kelimeler harflerin alfabedeki sıralarına uygun bir şekilde sıralanır. Bu sıralamaya da “alfabetik sıralama” veya “sözlük sırası” denilmektedir.
Türk alfabesinde harflerin dizilişi “a, b, c, ç, d, e, f, g, ğ, h, ı, i, j, k, l, m, n, o, ö, p, r, s, ş, t, u, ü, v, y, z” şeklindedir. Sözcükleri alfabetik sıraya veya sözlük sırasına dizmemiz istenildiğinde, önce ilk harfine bakarız. İlk harfi yukarıdaki sıralamada en önce olanı, en başa yazarız. Sonra ilk harfi daha sonra geleni sıralayarak devam ederiz. İlk harfleri aynı olan kelimelerin ikinci harflerinin sırasına bakar, ona göre hangisinin önce geleceğini belirlemeye çalışırız.
Kelimeleri alfabetik sıraya dizme, en çok sözlüklerde ve ansiklopedilerde işe yarar ve karşımıza çıkar. Bunu zihinden yapabilenler, sözlükte aradıkları bir kelimeyi kolayca bulabilirler. Eğer sözcüğün alfabedeki sırasını ve hangi kelimelerden önce veya sonra geleceğini kestiremezsek, sözlük kullanmak çok zor bir süreç olacaktır. Bu nedenle ilkokulda bununla ilgili etkinlikler yapılmaktadır.
Sesteş Kök Nedir?
Tarih: 23 Eylül 2017 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 16 Yorum var.
Türkçede kök kavramının bir alt başlığı olarak sesteş kökler vardır. Bunlar yazılışları aynı olmasına rağmen anlamları farklı olan, hem isim olarak hem de fiil olarak kullanılabilen köklerdir. Bu konuyu anlamak için öncelikle kök kavramını ele almak gerekir. Bilindiği üzere kök, bir kelimenin cümledeki anlamıyla bağlantılı olarak parçalanabilen en küçük anlamlı birimidir. Bu konuyu öğrenmeden önce “Kök nedir?” başlıklı yazımıza bakabilirsiniz.
Türkçede kökler isim ve fiil kökleri olmak üzere ikiye ayrılır. Eğer bir kök “-mek / -mak” ekini aldığı zaman anlamlı oluyorsa bu fiil kökü; bu eki almıyor ve aldığında bozuk bir anlam ortaya çıkıyorsa bu isim kökü olarak nitelendirilir. Fakat öyle kelimeler vardır ki, sesteş oldukları için hem isim hem de fiil olarak kullanılabilirler. İşte bu kelimelere de “sesteş kök” denilmektedir. Dikkat edilmesi gereken şey, köklerin iki anlamı arasında uzaktan yakından bir ilgi olmaması gerektiğidir.
Konuyu örneklendirecek olursak, “dal” kelimesini gördüğümüzde aklımıza ağacın dalı veya suya dalmak anlamı gelir. Bu iki anlam birbiriyle hiçbir şekilde alakalı olmadığı için bu kökler sesteş köktür. “Bin” örneğinde de bunu görebiliriz. Bu kelime bize bir şeyin üzerine çıkmak, binmek anlamı ile sayı olan 1.000’i çağrıştırır. Bu anlamlar arasında hiçbir bağlantı olmadığı için, bu kök de sesteş kök olarak kabul edilmelidir.
Ortak Kök Nedir?
Tarih: 22 Eylül 2017 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 9 Yorum var.
Türkçede ortak kök diye tabir edilen, hem isim hem de fiil olarak kullanılabilme özelliğine sahip bazı kökler bulunmaktadır. Bu köklerin iki anlamı arasında anlam ilgisi varsa, bunlar ortak kök olarak adlandırılırlar. Öncelikle “kök” kavramını açıklayalım: Bir kelimenin, anlamlı en küçük parçasına kök denir. Kökler, mutlaka kelimenin cümlede kullanıldığı anlamla bağlantılı olmalıdır. Bu konuda ayrıntılı bilgiyi “Kök nedir?” başlıklı yazımızdan alabilirsiniz.
Bir kök, eğer “-mek / -mak” eki alabiliyorsa buna fiil kökü, bu eki aldığında anlamsız oluyorsa bunlara da isim kökü denilmektedir. Bununla birlikte bazı kökler “-mek / -mak” yapım eki alsa da almasa da anlamlı olabilir. Yani hem isim hem de fiil olarak kullanılabilirler. Örneğin “barış” kelimesi. İsim olarak da fiil olarak da anlamlıdır. Dahası iki anlamı da birbirine çok yakındır. İşte bu köklerin isim ve fiil şekillerinin anlamı eğer birbirine çok yakınsa veya en azından ciddi bir anlam bağı varsa bunlara “ortak kök” denilmektedir.
Anlamları değişmeden hem isim hem fiil olabilen kökler “ortak” kök olarak adlandırılmaktadır. Bu tanımı örnekler üzerinde daha iyi anlayabilirsiniz: “Boya” kelimesini görünce “boya” ve “boya-“ kökleri aklımıza gelir. Bu iki kelimenin de anlamı ortaktır, ikisi de boya ile ilgilidir. O hâlde bu kökler ortak köktür. Veya “güven” kelimesi, hem isim hem fiil şekliyle kullanılabilir ve anlamları birbirine çok yakındır.