Bilimsel Yazı Yazma Teknikleri
Tarih: 6 Ekim 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Bilimsel araştırma, özenle oluşturulması gereken, bilimsel yöntemlerle ve bilimsel amaçla ortaya konan çabaların bütünüdür. Bilimsel yöntemlerle oluşturulan bir yazı, sadece yazarın duygu ve düşüncelerinin ifadesinin Ötesinde, başka bilimsel kaynakların da incelenmesini ve yararlanılmasını zorunlu kılan bir yazı olması sebebiyle bir süreç gerektirmektedir. Bu süreç, bilimsel bir araştırmaya neden gerek duyulduğu sorusunun cevabıdır. Her şeyden önce, araştırma için seçilen konu hakkında bilim dünyasında bir ihtiyaç oluşması gerekir. Böyle bir gereklilik olduğuna kanaat getiren araştırmacı için süreç bundan sonra başlar.
Bilimsel araştırma süreci, çalışılacak konuya karar verilmesi ile başlar. Seçilecek konu, çözümüne ihtiyaç duyulan bir problem olmalıdır. Araştırmacı, problemle ilgili hipotezler kurabilmeli, sorular sorabilmelidir. Dolayısıyla seçilecek konu araştırılabilir olmalıdır. Konunun belirlenmesinde kaynaklar da önemlidir. Seçilen konuyla ilgili yeterli kaynak ve malzemenin varlığı veya elde edilebilecek durumda olduğu bilinmelidir. Aksi takdirde kaynak ve malzeme yetersizliği araştırmayı çıkmaza sokabilir.
Zaman kaybını önlemek açısından araştırmaya başlamadan önce konu ile ilgili bir hazırlık yapmak gereklidir. Araştırmacının seçtiği konuyla ilgili daha önce yapılmış çalışmalar varsa onları incelemesi ve kendisinin o çalışmalardan farklı olarak ne ortaya koyacağını açıkça belirtmesi gerekir. Araştırma konusu fayda ilkesine de uygun olmalıdır. Bilim dünyasına, topluma, çevreye, insanlığa yararı olmayan bir konu seçilmemelidir. Araştırma konusunun boyutları ve çerçevesi iyi çizilmelidir. Genel bir başlık ile çalışmaya başlayan araştırmacı, süreç ilerledikçe konusunu daha derinlikli bir sınırlama içine sokmalıdır. Konuyla ilgili genel hükümler yüzeysel kalır, bilimsel yazının mantığı ile uyuşmaz.
Araştırılabilir bir konu belirlendikten sonra yapılacak ilk iş konuyla ilgili daha önce yapılmış çalışmaları belirleyip incelemektir. Böylece araştırmacının konuya katkısının ne olacağı daha da netlik kazanacaktır. Kaynak taraması, araştırmacıyı daha önce yapılmış bir çalışmayı aynen tekrarlamaktan alıkoyan Böylece araştırıcı zaman kazanmış olur.
Yazılarda Kaynak Gösterme – Kaynakça
Tarih: 6 Ekim 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 2 Yorum var.
Bilimsel bir yazı hazırlarken, yazıyı şekillendiren ve bilimsel hale getiren birden fazla basamak olduğu unutulmamalıdır. İyi bir konu seçimi ve faydalı bir kaynak araştırmasının ardından, yazıya geçiş sürecinde söz konusu kaynaklardan elde edilen bilgilerin metne nasıl dahil edileceği sorusu da gündeme gelmektedir. Bilimsel çalışmalarda yararlanılan kaynaklara göndermede bulunmak dikkat edilmesi gereken en önemli noktadır. Bilim ahlakı, çalışmanın doğruluğu ve inanılırlığı açısından, başkalarına ait özgün fikirlerin alındıkları kaynağın mutlaka gösterilmesi gerekir. Bilimsel çalışmalarda konu ile ilgili başka çalışmalara atıfta bulunmak, kendi görüşümüzün nerede durduğunu vurgulamak, konuya katkımızın ne olduğunu ortaya koymak ve konu ile ilgili araştırma yapanlara çalışılan konu ile ilgili bir çerçeve sunmak açılarından önemlidir.
Kaynakların yazı içinde ve yazı sonunda gösterimi konusunda Türkiye’de bir standart olduğunu söylemek zordur. Bilimsel yazı ölçütlerini standart hale getirmek amacıyla uluslararası yayın ve bilim kuruluşları, genel kabul gören birtakım yazım tarzları belirlemişlerdir. Bu kurallar, bilimsel yazıların güvenilirliğini, yazım tekdüzeliğini ve alıntıların düzenliliğini sağlayıcı özellikler içermektedir. Türkiye’de resmi ya da özel kuruluşlar, bu kuralların birini tercih etmekte ya da kendi özel kullanımlarını ortaya koymaktadırlar.
APA: Amerikan Psikoloji Birliği (American Psychological Association), AMA: Amerikan Tıp Birliği (American Medical Association), CONSORT: (Consolidated Standarts of Reporting Trials Group), ASA: Amerikan İstatistikçiler Birliği (American Statistical Association), APSA: Amerikan Politik Bilimler Birliği (American Political Science Association), MLA: Modern Dil Birliği (Modern Language Association), CHİCAGO, fen bilimleri ve sosyal ve beşeri bilimler alanlarında, bilimsel alanların niteliğine göre genel kabul gören yazım stilleridir.
Metin içinde yazar ve tarih bilgisini vermek APA’nın (Amerikan Psikoloji Derneği) benimsediği bir yöntemdir. Bu stil daha çok, ekonomi, işletme, eğitim, sosyoloji, psikoloji, antropoloji, siyaset bilimi ve biyoloji alanlarında tercih edilir. MLA ise, metin içinde yazar ve sayfa numarası bilgisini önermektedir. Bu stil daha çok edebiyat, tarih, felsefe, modern ve klasik diller gibi beşeri bilimler dallarında kullanılır. Üçüncü bir metin içi yöntem olan numaralı sistem ise çoğunlukla kimya, bilgisayar, matematik ve fizik gibi uygulamalı bilimlerle tıp bilimleri alanında geçerlidir. Bu yöntemde metinde kaynaklar parantez içinde sırasıyla belirtildikten sonra aynı sıraya göre sondaki referanslar listesinde tanıtılırlar.
Hazırlıklı Konuşmalar / Sözlü Anlatım
Tarih: 1 Ekim 2011 | Bölüm: Sözlü Anlatım | Yorumlar: 4 Yorum var.
Belirli bir amaca yönelik olarak önceden kararlaştırılmış ve planlanmış, nelerden söz edileceği belirlenmiş konuşmalar hazırlıklı konuşmalardır. Bu tür konuşmalar için ön hazırlık gerekir. Bilgi ve belge toplama, yapılacak konuşmayı yazıya geçirme, sorutabilecek sorulara karşı hazırlıklı olma bunlar arasındadır.
Plân doğrultusunda yapılan konuşmalardır. En az birkaç saat, mümkünse birkaç gün, hatta birkaç hafta öncesinden tasarlanılarak yapılan konuşma türleridir. Hazırlıklı konuşma türüne örnekler:Öğretmenin ya da öğrencinin anlattığı ders, Bilimsel herhangi bir konu hakkında verilen konferans konuşması, Kitle önünde yapılacak bir nutuk, Grup ya da sınıf içinde önceden plânlanan bir konu üzerinde tartışma ya da münazara, Güncel olay ve konularla ilgili yapılan açık oturum, Sempozyum bildirisi (tebliği), Panel konuşması vb.
Hazırlıklı konuşmalar, aşağıda sıralandığı gibi birçok türden oluşmaktadır. Bu başlıklara dokunarak, ilgili içeriğe ulaşabilirsiniz.
Yazılı Anlatım
Tarih: 1 Ekim 2011 | Bölüm: Yazılı Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Duygu ve düşünceleri, başkalarına aktarmanın bir yolu yazılı anlatımdır. Yazılı anlatım, okunmak üzere oluşturulan ve diğer sanatların somut ürünlerinde olduğu gibi kendi içinde bir bütünlük taşır. Yazının belli bölümlerinin, uygun ifadelerle bir araya getirilmesi ile oluşan bu bütünlüğe “kompozisyon” denilmektedir. İnsanın duygu ve düşüncelerini başkalarıyla paylaşırken, kuşkusuz dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlara dikkat ederek ortaya konulan yazılı metinler, daha etkileyici olmaktadır.
Farklı parçaları, uyumlu ve düzenli şekilde bir araya getirmeye kompozisyon denir. Fransızca kökenli bir kelime olup, düzenleme anlamındadır. Kompozisyon kelimesini, genel anlamı içinde değerlendirecek olursak, yaşadığımız dünya ve evrenin kendisi de bir kompozisyondur.
Bir mimarî eser nasıl meydana gelir? Mimar ve mühendisler, binanın kâğıt üzerinde projesini hazırlar. Elektrikçi, elektrik kablolarını döşer. Duvar ustası duvarını belli ölçüler doğrultusunda örer. İşçiler harcını kararınca karar… vb. Bütün bu çalışmaların sonunda bir mimarî eser ortaya çıkar.