Uyak (Kafiye) ve Ölçü (Vezin)
Tarih: 21 Kasım 2011 | Bölüm: Uyak ve Ölçü | Yorumlar: 5 Yorum var.
1. Uyak (Kafiye)
– Uyak Nedir?
– Uyak Türleri
– Kafiye Örgüsü
– Redif
2. Ölçü (Vezin)
– Hece Ölçüsü
– Aruz Ölçüsü
– Serbest Ölçü
Kafiye Örgüsü / Uyak Şeması
Tarih: 21 Kasım 2011 | Bölüm: Uyak ve Ölçü | Yorumlar: 75 Yorum var.
1. Çapraz Uyak (Kafiye):
Bir dörtlükte birinci dize ile üçüncü dizenin, ikinci dize ile de dördüncü dizenin kendi arasında kafiyeli olmasına ‘’çapraz uyak (kafiye)” denir. Çapraz uyak, “abab” şeklinde gösterilir.
Kalbim bir çiçektir, gündüzler ölgün a
Gelin, gelin, onu açın geceler b
Beni yâd edermiş gibi bütün gün a
Ötün kulağımda çın çın geceler b
(Necip Fazıl)
Gördüler: “Aynada bir gizli cihan…
Ufku çepçevre ölüm servileri…”
Sandılar doğdu içinden bir an
O, uzun gözlü, uzun saçlı peri.
(Yahya Kemal Beyatlı)
Şu bakır zirvelerin ardından
Bir süvari geliyor kan rengi.
Başlıyor şimdi melûl akşamdan
Son ışıklarla bulutlar cengi…
(Ahmet Haşim)
Kara gözlüm, efkârlanma gül gayrı,
İbibikler öter ötmez ordayım…
Mektubunda diyorsun ki “Gel gayrı!”
Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım…
(Bekir Sıtkı Erdoğan)
Redif Nedir?
Tarih: 21 Kasım 2011 | Bölüm: Uyak ve Ölçü | Yorumlar: 11 Yorum var.
Şiirdeki ahenk unsurlarından biri de rediftir. Redifin ne olduğunu, redif ile kafiye arasındaki farkları daha önce vurgulamıştık. Redifleri kafiye zannederek şiir yazanları eleştirip onları acemilikle suçlamıştık.
Edebiyatımızda redifi ahenk öğesi kabul etmeyen, rediflerden olabildiğince kaçınan şairler olmuştur. Mesela Ahmet Hamdi Tanpınar böyle bir anlayışa sahiptir. Ona göre rediften yararlanmak bir zayıf şairlerin işidir. Kulağa hoş gelecek kafiye bulamayanların başvurduğu bir yoldur. Fakat gelmiş geçmiş şairlerimizin ezici bir çoğunluğu redifi benimsemiş, ahenk öğesi olarak kullanmayı bilmişlerdir.
Redif tek harften oluşacağı gibi dizelerin hemen hemen tümü rediften ibaret de olabilir. Köroğlu’dan aldığım “Bizim yaylanın uşağı / Belinde Aydın kuşağı” dizelerinin sonundaki “-ı” ekleri tek sesten ibaret rediftir. Nedim’den aldığım aşağıdaki dizelerde kafiyeler, redifin baskısıyla ezilmiş, ikinci plana itilmiştir:
Safa-yı aşkı kim anlar kiminle söyleşelim
Vefa-yı aşkı kim anlar kiminle söyleşelim
Serbest Ölçü
Tarih: 21 Kasım 2011 | Bölüm: Uyak ve Ölçü | Yorumlar: Yorum yok.
Ölçü ve uyak düzeni olmayan şiirlerin ölçüsüdür. Bu ölçüyle oluşturulan şiirlerde uyum, hece sayısı ve uyakla değil, sözcüklerdeki ses ilişkileriyle sağlanır.19. yüzyılın sonlarında doğmuş ve hızla gelişmiştir. Şiir dizelerindeki hece sayılarında eşitlik yoktur.
Vezin anlayışını ortadan kaldıran bir düşüncenin ürünüdür. Şairin hiçbir ölçüye bağlı kalmadan dilediği gibi yazmasıdır. Türk edebiyatında ilk defa bunu kullanan Garipçiler’dir. Özellikle 1950’lerden sonra kullanılmıştır.
Aruz ya da hece, herhangi bir ölçüye bağlı kalınmadan yazılan şiirler, serbest ölçülü demektir. Serbest ölçü, gerçekte ölçünün olmadığını, ölçüsüzlüğü ifade eder. Çağdaş edebiyatta özgür nazımla birlikte ortaya çıkan serbest ölçü, Türk edebiyatında Garipçilerle yaygınlık kazanmıştır.