Prof. Dr. Muharrem Ergin
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: 1 Yorum var.
Muharrem Ergin, Haydar Ergin ile Naime (nüfus kaydında Hanım) Ergin’in oğlu olarak 1923‘te Ahıska vilâyetinin Ahılkelek kazasına bağlı Gögye köyünde doğdu. 1920′li yıllarda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin sınırları içerisinde kalan bu bölgede yaşayan Türkler kendilerine Terekeme veya Karapapak adını vermişlerdir. Ancak Türkiye’de “Mesket Türkleri” adı ile tanınmaktadırlar.
Timur devrinde Semerkand‘dan göçen bu Türkler iki yüzyıl kadar İran’da Sulu düz > Sulduz bölgesinde yaşamışlar sonra Ahıska vilâyetine gelmişlerdir. İşte Muharrem Ergin bu Terekeme Türklerinin beylerini teşkil eden Kemaloğulları adlı bir aileye mensuptur. Osmanlı idaresi bu beyler ailesine fermanla beylik de vermiştir.
Terekeme Türkleri 19. yüzyılın sonlarında kendilerini Türk-Ermeni mücadelesinin içerisinde buldular. Birinci Dünya Savaşı esnasında bu Türk-Ermeni mücadelesi en had safhaya ulaştı ve savaştan sonra sınırlar belirlendiğinde sınırın Sovyet tarafında kalan Terekemeler artık bu topraklarda kalmanın güvenilir ve doğru olmadığını görerek Türkiye’ye göç etmeye karar verdiler.
Daha önceleri kışın Türkiye’de Kars civarında, yazın Ahıska vilâyetinde yaşayan ve hayvancılıkla geçinen Kemaloğulları, küçük Muharrem’in doğumundan üç yıl sonra Türkiye’ye temelli göçü gerçekleştirmişlerdir. Devlet bu beyler ve reayasına Türkiye’de yerleşim bölgesi olarak Muş vilâyetinin Bulanık kazasını seçmiştir. Muharrem Ergin’in sülâlesinin Gögye’den Bulanık’a göçleri bir buçuk yıl kadar sürmüş ve 1926 yılında tamamlanmıştır. Göç eden dört kabile mensubudur. Altı kabilenin mensupları ise orada kalmıştır.
Muharrem Ergin‘in aile arasındaki adı Behram-’dır. Yaşlılar onun kendi aralarında Behram diye çağırırlar. Ancak nüfus kaydında adı Muharrem Ergin-’dir.
Ergin ailesi 11 çocuklu kalabalık bir ailedir. Babası Haydar’ın ilk eşi Zöhre’den İbrahim, Mah-yıldız, Celîl, Kamil ve Enver adlı beş çocuğu olmuştur. İbrahim ve kız kardeşi Mahyıldız ailenin Gürcistan’da kalan tarafında yaşadılar. İbrahim Veteriner Profesör oldu. İbrahim ağabeyi ve Mahvılchz ablası vefat etmişlerdir.
Annesi Naime’nin ilk eşi Ali’den Bahri ve Mihriban adlı iki çocuğu vardı. Sonra babası Haydar ile annesi Naime evlendiler ve bu evlilikten de Bahri, Yıldız, Muharrem ve Fahrettin doğdu.
Prof. Dr. Zeynep Korkmaz
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
5 Temmuz 1922 tarihinde Yusuf Hüsnü (Dengi) ile Şefika Dengi’nin üçüncü çocukları olarak Nevşehir’de doğmuşum.
Babam Yusuf Hüsnü, Konya ve İstanbul medreselerinde öğrenim gördükten sonra İzmir-Urla, Karaburun ve Turgutlu yörelerinde üzüm, incir ticareti ile uğraşan, İstiklal Savaşı yıllarında da Nevşehir’de bir süre öğretmenlik yapan bir kimsedir. Ben ailemin “tekne kazıntısı” diye adlandırdığı son çocuğu olduğum için, rahmetli ablam Naciye Dörkol ile aramızda 20 yaş, ağabeyim Kemal Dengi ile de 16 yaş fark vardır. Ailem köken itibarıyla ana ve baba tarafından büyük dedelerimizin XVIII. yüzyıl başlarında Toroslardan göç ederek Nevşehir’de yerleşen bir Türkmen ailesine dayanır. Nevşehir’de oturdukları yer de Türkmen mahallesidir.
Benim yaşam çizgimde ve öğrenim hayatımda başlıca üç dönem vardır. Bunlar 1-6 yaşları arasında Nevşehir’de, 7-18 yaşları arasında Urla ve İzmir’de, 18 yaşından günümüze kadar da Ankara’da geçen dönemlerdir. Bu dönemleri daha doğrusu öğrenimde geçen yıllarımı şöylece özetleyebilirim:
1929-1934 yılları arasında Urla Birinci İlkokul öğrenciliği, 1934-1940 arası İzmir Kız Lisesinde ortaokul ve lise öğrenciliği, 1940-1944 arasında Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde üniversite öğrenciliği 1945’ten başlayarak da akademik yaşamda geçen yıllar.
İlkokuldan üniversiteyi bitirinceye kadar geçen yıllar benim öğrenim hayatımın çok başarılı yılları olduğu için, fakülteyi bitirdikten sonra, yakın ilgi duyduğum akademik yaşama adım attım. Daha fakülte öğrenciliğim sırasında hocalarımın teşviki ile Yücel ve Ülkü dergilerinde “Gençliğin Düşünceleri”, “Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Fikir Cephesi”, Süleyman Kazmaz’ın Seninle adlı romanın değerlendirmesi, “Balıkesir’in Dursunbey İlçesinde Sohbet Baranası” gibi bazı yazılarım yayımlanmıştır.
Prof. Dr. Osman Nedim Tuna
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
1 Ocak 1923′te Düzce’de doğdu. İstanbul Kabataş Erkek Lisesi Fen kolundan mezun oldu (1941). 1941 yılında istanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Mühendisliği bölümüne girdi. Bu bölümde öğrenim gördüğü yıllarda, Edebiyat Fakültesi Türkoloji bölümünde Prof. Dr. Reşit Rahmeti Arat’ın bir dersini dinledi. O ders kendisini çok etkiledi ve Türkoloji öğrenimi görmeye karar verdi. 1950 yılında Mukayeseli Türk Dili alanında “Orhon Yazıtlarının İmla Kaideleri ve Fonolojisi” adlı tezini savunarak Türkoloji bölümünden diplomasını aldı.
1952′de askerliğini yaptı. 1953′ten 1959′a kadar Bayındırlık ve Sanayi Bakanlıklarında devlet hizmetinde bulundu. 1959-1961′de Türk Dil Kurumu’nda uzman, 1961- 1962′de üç kurucudan biri ve ilk as başkan sıfatı Ue Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü’nde çalıştı.
1962-1968′de Amerika’da University of Washington’da (Seattle; Wash.) Nicholas N. Poppe idaresinde Türkoloji, Mongolistik, Altayistik, Lengüistik alanlarında doktorasını tamamladı ve Ph. D. unvanını aldı. Tezi, Studies on Nahjul-Faradis: A Methodfor Turkic Historical Dialectology’dir. 1963-1969 yıllarında aynı yerde müstakillen Türkoloji programının bütün derslerini verdi. 1969′dan 1976′ya kadar University of Pennsylvania (Philadelphia, PA.)’da kendisinin kurup geliştirdiği Türkoloji bölümünde lisans, lisans üstü, doktora dersleri verdi ve iki Türkoloji doktoru yetiştirdi.
1982′de Türkiye’ye döndü ve gönüllü olarak İnönü Üniversitesi’ne (Malatya) katılarak Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü’nü kurdu. 15.11.1984′te doçent oldu; aynı yıl Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Dil Kurumu üyeliğine, 1987′de Türkoloji Uygulama Kolu Başkanlığına seçildi, 29.12.1989′da Profesör unvanını aldı. 31.12.1989′da İnönü Üniversitesi’nden emekli oldu. Bu tarihten 1991 eğitim-öğretim yılı sonuna kadar İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde ücretli Öğretim Üyesi olarak çalışmalarını sürdürdü.
Prof. Dr. Osman Nedim Tuna, İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü’nü kurduktan sonra Aralık 1983′ten Ekim 1984′e kadar ve Nisan 1987′den Aralık 1989′a kadar Bölüm Başkanlığı yapmış, bu görevinin yanı sıra degişik tarihlerde Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcılığı, Fakülte Yönetim Kurulu Üyeliği, İnönü Üniversitesi Senatosu’nda Fakülte Temsilciliği, İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Yönetim ve Kurul Üyeliği görevlerini de yürütmüştür. Türk Dil Kurumu’nca düzenlenen 3. Uluslar Arası Türk Dili Kurultayı’nda Sümer ve Türk Dillerinin Tarihi İlgisi İle Türk Dili’nin Yaşı Meselesi adlı kitabı için kendisine ‘Türk Dili’ne Üstün Hizmet Ödülü ve Onurluk’u verilmiştir.
Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: 1 Yorum var.
Ahmet Bican ERCİLASUN, 8 Şubat 1943 tarihinde İzmir’de dünyaya gelir. Babası Mehmet Bey; annesi, Cemile Hanım’dır. (Mehmet- Cemile ERCİLASUN çiftinin Ahmet Bican ERCİLASUN’dan başka Yüksel adlı bir kızı ile Mustafa adlı bir oğlu vardır). Ahmet Bican ERCİLASUN, büyükbabasının ölümü üzerine 1946’da ailece taşındıkları Kıbrıs’ın Gazi Magosa şehrine bağlı Büyükkonuk Köyü’nde, 1950 yılında ilkokula başlar. Aile 1951’de İzmir’e döner ve Ercilasun ilk öğrenimini Topaltı İlkokulu’nda tamamlar. Ortaokulu ve liseyi 1955-1962 yıllarında İzmir İmam-Hatip Lisesi’nde okur.
1962 yılında İzmir İmam-Hatip Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Edremit Lisesi’nde “fark imtihanları”na giren Ahmet Bican ERCİLASUN, buradan 1963 yılında mezun olur.
Aynı yıl, üniversite giriş sınavında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkoloji Bölümü’nü kazanır. Bu bölümde Prof. Dr. Ali Nihat TARLAN, Prof. Dr. Abdülkadir KARAHAN, Prof. Dr. Zeki Velidi TOGAN, Prof. Dr. İbrahim KAFESOĞLU, Prof. Dr. Fahir İZ, Prof. Dr. Mehmet KAPLAN, Prof. Dr. Ömer Faruk AKÜN, Prof. Dr. Reşit Rahmeti ARAT, Prof. Dr. Ahmet CAFEROĞLU, Prof. Dr. Faruk Kadri TİMURTAŞ, Prof. Dr. Muharrem ERGİN, Prof. Dr. Kemal ERASLAN, Doç. Dr. Ali Fehmi KARAMANLIOĞLU, Doç. Dr. Mehmet ÇAVUŞOĞLU, Prof. Dr. İnci ENGİNÜN, Prof. Dr. Günay ALPAY (KUT), Prof. Dr. Mertol TULUM … gibi kıymetli hocalardan dersler alan Ahmet Bican ERCİLASUN, 1967 yılında mezun olur.
Üniversite yıllarında (1965-1967 yıllarında) İstanbul Üniversitesi Türk İktisat Tarihi Enstitüsü’nde Ömer Lütfü BARKAN’ın yanında uzman olarak çalışan Ahmet Bican ERCİLASUN’un sınıf arkadaşları arasında (Prof. Dr.) Dursun YILDIRIM, (Prof. Dr.) Bilge YOLALAN (ERCİLASUN), (Prof. Dr.) Nuri YÜCE, (Prof. Dr.) Zeynep KERMAN, (Prof. Dr.) Tahir UZGÖR, (Prof. Dr.) Metin KARAÖRS, (Doç. Dr.) Rıza FİLİZOK, (Yard. Doç. Dr.) Nazmi ALP, (Yard. Doç. Dr.) İdris Güven KAYA … bulunmaktadır.
ERCİLASUN, 1967 yılında Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’de açılan asistanlık sınavına baş vurur ve kazanır.
Ahmet Bican ERCİLASUN, 15 Nisan 1968 tarihinde, (Mehmet İzzettin ve Kadriye YOLALAN’ın kızları) Bilge YOLALAN (ERCİLASUN) ile hayatını birleştirir.
1967-1971 yılları arasında, bir yandan Atatürk Üniversitesi’nde öğrencilere Türkiye Türkçesi, Osmanlı Türkçesi, Orhun Türkçesi dersleri verirken; diğer yandan (Kars İli Ağızları’nın bilimsel olarak araştırılıp incelenmesini arzu eden) Prof. Dr. Selâhattin OLCAY’ın yönlendirmesiyle Kars ve ilçelerinde derlemeler yapar.
Ahmet Bican ERCİLASUN, Prof. Dr. Selahattin OLCAY’ın yönetiminde hazırladığı Kars İli Ağızları -Ses Bilgisi- adlı doktora tezini 1971 yılında, Prof. Dr. Selahattin OLCAY, Prof. Dr. Kaya BİLGEGİL ve Prof. Dr. Halûk İPEKTEN’den kurulu jüri huzurunda savunup, “Edebiyat Doktoru” ünvanını alır. Aynı yıl, Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdarî Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne öğretim görevlisi olarak geçer.