Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: 1 Yorum var.
Türk milliyetçiliğinin, tarih ve kültürünün inşacılarından, emsalsiz bir yorumcu, büyük bir tarih ve kültür adamıdır. 1914 yılının Ocak ayında Burdur’da doğar. Babası Receb Bey Cihan savaşında Erzurum cephesinde şehit düşmüştür. Annesi Hatice Hanım oğlunu büyük fedakârlıklarla yetiştirmiştir. Oğlu da onun bu gayretine karşılık verir ve okulunu her yıl birincilikle bitirir.
Kafesoğlu okula dedesi Hacı Ahmed Ağa’nın yanında başlar. Tefenni İlkokulu’ndan sonra İzmir Muallim Mektebi’ni bitirerek 1932’de Afyon’da öğretmenliğe başlar. Fakat içerisindeki okuma ve başarma azmi bitmemiştir. 1936 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ne girer. Burada sonraki hayatını yönlendirecek çok değerli hocalarla tanışır. Fakülteyi 1940 yılında bitirerek Macaristan’a gider. Macaristan’dan 1945 yılında doktorasını tamamlamış olarak yurda döner.
Yurda dönüşünde Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde çalışmaya baslar. Fakat aynı yıl İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne “Orta Çağ Tarihi Kürsüsü Asistanı“olarak tayini yapılır.1946 yılında Müzeyyen Hanımla evlenir. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah hakkındaki teziyle doktor, Harzemşahlar Devleti Tarihi adlı teziyle doçent olur.(1949-53) 1957 yılında açılan Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde ilk dersi o verir. 1959 yılında profesörlüğe yükselir ve tekrar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Umumi Türk Tarihi Kürsüsü’ne atanır. 1965 yılında Kültür Ocağı ve İstanbul Milliyetçi Öğretmenler Birliği kuruluşlarına başkan olur. Birinci Milliyetçiler Büyük Kurultayını toplayıp başkanlığını yapar. Milliyetçiler İlmi Semineri’ni yönetir.
1970 yılında Zeki Velidi Togan’ın vefatıyla Türk Tarihi Kürsüsü’ne başkan olur. 1983 yılındaki emekliliğine kadar bu görevi sürdürür. Aydınlar Ocağı’nın kurucusu ve ilk genel başkanıdır.17 Ağustos 1984 tarihinde vefat eder. Bir kısmı yayınlanmamış sayısız eser, makale, deneme, ansiklopedi maddesi yazmıştır. En önemli vasfı kültür tarihçiliğinin usûl ve esaslarını belirlemesi, bu sahadaki çalışmaların ilk ve tekâmül etmiş örneklerini vermesi, toplumun çeşitli kesimlerinden sayısız öğrenciler yetiştirmesidir.
Bozkurt Güvenç
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
Mimar, insanbilimci ve eğitimci. 1926 yılında Samsun’da, bir asker ailesinin ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini ülkenin yedi ilinde 11 okulda tamamladı. Kabataş Lisesi’nden sonra 1943-45 yıllarında İstanbul Teknik Üniversitesi’ne devam etti. 1945 yılında kazandığı Devlet Bursuyla ABD’ye gönderildi. Mimarlık eğitimini Georgia ve Massachusettes Teknoloji Enstitülerinde tamamladı.
Yurda dönüşünde, Melda Sunay ile evlendi. Mecburi hizmetli olarak T.C. Devlet Demiryolları İnşaat dairesinde ve şantiyelerinde çalıştı. 1956 yılında, İstanbul’da bir mimarlık bürosu kurdu; 1956-1961 yılları arasında Daruşşafaka Lisesinde matematik ve Yıldız Teknik Okulunda Mimarlık öğretmenliği ve yöneticilik yaptı. 1962-63 yılında USAID bursuyla Columbia Üniversitesi (ABD)’de Eğitim ve İnsanbilim programlarını izledi (M.A. 1963).
Prof. Dr. Saadettin Gömeç
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
Eski Türk inancı olan Gök Tanrı dini, Türk mitolojisi ve genel Türk tarihi üzerinde çok değerli çalışmalar yapan Saadettin Gömeç, 1964 yılında Sinop’un Boyabat ilçesinde doğmuştur.
Hâlen Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi’nde profesör olan Saadettin Gömeç aşağıdaki dersleri vermektedir:
Lisans Dersleri:
– Kök Türk Tarihi
– Uygur Tarihi
– Kırgız Türkleri Tarihi
– Türk Cumhuriyetleri Tarihi
– Türk Kültür Tarihi
– Türk Dünyasının Meseleleri
– Karahanlılar-Gazneliler-Harzemşahlar
Yüksek Lisans Dersleri:
– Kök Türkçe Metinler Üzerine Çalışmalar
– Eski Türk Dini
– Çağdaş Türk Dünyası Tarihi
Doktora Dersleri:
– Türk Kültür Tarihinin Kaynakları
– Sibirya Türkleri Tariihi
– Türkistan Tarihi Semineri
Prof. Dr. Cengiz Alyılmaz
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: 1 Yorum var.
Asya coğrafyasının genişçe bir alanına dağılmış (Kök)Türk harfli yazıtların belgelenmesinin yorulmaz bilim işçisi, Evliya Çelebisi oldu Doç. Dr. Cengiz ALYILMAZ.
Cengiz Hoca, “Belleklerde benden de bir iz kalsın” diye yorulup arılmaksızın, yılgınlık bıkkınlık göstermeksizin çok büyük bir özveriyle, Türklük bilimine adanmışlık duygu ve düşüncesiyle düştü yollara. Elde ettikleriyle bir ateş yaktı ‘Külü içinde közü kalsın, ulusun dilinde yaşayan sözü olsun’ diye.
Ataları taşa kazımıştı ‘bengi (ölümsüzlük)’ sözünü’ ‘Dünler alıp gitmesin’, ‘tarihin karanlıklarına gömülmesin’, ‘yurttaşları her an uyarılmış kılınsın’ istemişlerdi. Söz uçardı, ancak yazı kalabilirdi. Atalar da öyle yapıp yazıyı taşa kazımışlardı. Cengiz Hoca da, atalarından el alıp ‘sözün ucu dağda taşta kalmasın’ diye uzatıyor bizlere ellerini.
Ulaşılması zor olan coğrafyalardaki bütün güçlüklere, zor yılardı, güçlük sinerdi ama Cengiz Hoca yılamazdı, oturamazdı, baş eğemezdi’ Bulmalıydı, belgelemeliydi Türk yazıtlarını’