Söyleşmeye Bağlı Anlatım
Tarih: 23 Aralık 2011 | Bölüm: Kompozisyon | Yorumlar: 1 Yorum var.
Bir konu üzerinde en az iki kişinin karşılıklı olarak konuşturulmasına denir. Bu anlatım, genellikle tiyatro eserleri ile roman, hikâye, röportaj, sohbet, açık oturum, mülakat gibi edebî türlerde uygulanır.
Yazar, sanki karşısındakiyle konuşuyormuş gibi olayları anlatmaktadır. Bazı yazı türlerinde, yazar röportaj yaptığı kişilerle olan konuşmalarını aynen yansıtmaktadır. En az iki kişinin diyalogunu içeren bu anlatım türüne, “söyleşmeye bağlı anlatım” denir.
Söyleşmeye Bağlı Anlatımla Oluşturulmuş Metinlerin Özellikleri
1. Jest ve mimikler anlatımın gücünü arttırır.
2. Sohbet, mülakat ve diyalog, monolog metinleri söyleşmeye bağlıdır.
3. Karşılıklı konuşmalar, bağlama ve konuşulan kişiye göre değişebilir.
4. Görme ve işitmeyle kurulan iletişim önemlidir.
Kanıtlayıcı (İspatlayıcı) Anlatım
Tarih: 23 Aralık 2011 | Bölüm: Kompozisyon | Yorumlar: Yorum yok.
Ortaya atılan herhangi bir konu, düşünce, görüş veya yargının, okuyucu veya dinleyiciye kanıtlama (ispatlama) yolu ile anlatılması için uygulanan bir anlatım türü olup, genellikle makale, tenkit, fıkra, röportaj, deneme gibi yazılı; konferans, açık oturum, münazara gibi sözlü kompoziyonlarda kullanılır.
Bu tür anlatımda, önce ortaya atılmış ve ispatlanması gereken herhangi bir konu bulunmalıdır. Bu konu bütün yönleriyle tanıtılır ve sonra konunun ispatlanmasına geçilir. Bu safhada, elde bulunan her türlü belge, başkalarının konu ile ilgili görüşleri, eğer yapıldıysa deney ve gözlem sonuçları birer delil olarak kullanılır.
Kanıtlayıcı Anlatımın Özellikleri:
1. İnandırma, aydınlatma, kendi görüşünü kabul ettirme amaç edinilir.
2. Kavramları tanımlama ve açıklama önemlidir.
3. Okuyucu ve dinleyiciyi ikna etmek, düşündürmek ve üzerinde durulan konudan uzaklaşmamak için bazı kelime, kelime grupları ve cümleler tekrar edilir.
4. Konuşmacı ve yazar üzerinde durduğu konuyu aydınlatmak ve düşüncelerini kabul ettirmek için örneklere başvurur.
Kompozisyon Başlığı
Tarih: 23 Aralık 2011 | Bölüm: Kompozisyon | Yorumlar: 18 Yorum var.
Yazı başlığı, o yazıda işlenilmesi düşünülen ana fikrin aynasıdır. Canlı cansız her varlığın adı olduğu gibi, her yazının da bir başlığı vardır. Yazdığımız her şiir, hikâye, masal, roman, fıkra… vb. nin mutlaka bir başlığı olmalıdır. Başlıksız yazı olmaz.
Yazı başlığı okuyanların ilgisini çekmeli, onlara tesir etmelidir. Bu bakımdan başlık seçmek çok önemlidir. Okuyucu, başlığa bakınca, yazının nelerden söz edeceğini kestirebilmelidir.
Kompozisyon Nasıl Yazılır?
Tarih: 23 Aralık 2011 | Bölüm: Kompozisyon | Yorumlar: 38 Yorum var.
Kompozisyon yazmak, sanıldığı gibi herhangi bir konu üzerinde aklına gelen her şeyi basit bir düzen içerisinde ifade etmek değildir. Daha doğrusu, ciddi bir kompozisyon daha yoğun bir çabayı ve özeni gerektirmektedir. Bunun için etkili ve verimli bir kompozisyon yazarken belli kurallara uymak; kompozisyon yazma ilkelerini sırasıyla yerine getirmek gerekir.
Aşağıda, kompozisyon yazılırken hangi adımları uygulamamız gerektiği sıralanmıştır. Bu adımları uygulayarak etkili ve verimli bir kompozisyon yazabilirsiniz:
1. BİLGİ BİRİKİMİ:
Üniversite eğitimiyle bir meslek için hazırlık yapılır, o mesleğin gerektirdiği birikim aktarılmaya çalışılır. Aydın insanın bilmesi gerekenler ise sadece kendi mesleğiyle, ilgi alanlarıyla, çevresiyle ve dönemiyle sınırlanamaz. Kendisine yöneltilen hemen her soru için az çok söyleyecek sözlerinin olması beklenir. “Ben inşaat mühendisiyim, ülke sorunlarından, sosyal çevreden, spor faaliyetlerinden, trafikten … hiç anlamam” demek aydın insana yakışmaz. Kişinin çevresine karşı duyduğu sorumluluk; onu araştırmaya, incelemeye ve öğrenmeye yönlendirir. Böylece bilgi birikimi için ilk adımlar atılmış olur.
Herhangi bir bilim veya sanat dalıyla ilgili özel araştırmalar ve deneyimler sonunda elde edilecek uzmanlık bilgisini saymazsak genel bir kültür sahibi olmak ve (sözlü veya yazılı) kompozisyonlar meydana getirmek için “bu sayfada” sayılan etkinliklerin yapılmasında yarar vardır.