türkçe, edebiyat, dil ve anlatım, roman özetleri, özlü sözler, çok bilmiş günlük
  • Ana Sayfa
  • Hakkımda
  • Türkçe Konuları
  • Edebiyat Konuları
  • Türk'çe Kalem
  • Geçmiş Kayıtlar
  • Reklam
  • İletişim
  • Türkçesi Varken
      Türk Dili
      Oturum : Seans (Fr.)

  • Türk Dili
      türk dili
    • Türkçenin Tarihi
    • Alfabeler
    • Türk Dilleri Ailesi
    • Türk Lehçeleri
    • Göktürkçe
    • Önemli Türkologlar
    • Dil Devrimi
    • Türkoloji
    • Türkçe Öğretimi
    • Terimler
    • Deyimler
    • Atasözleri
    • Yazım Kılavuzu
  • Dil - Anlatım
      Dil ve Anlatım
    • Sözcükte Anlam
    • Cümlede Anlam
    • Yazım Kuralları
    • Noktalama İşaretleri
    • Ses Bilgisi
    • Sözcük Türleri
    • Fiil Çatısı
    • Çekim ve Yapım Ekleri
    • Cümlenin Öğeleri
    • Cümle Türleri
    • Anlatım Bozuklukları
    • Dil Bilgisi Sunuları
    • Kompozisyon
    • Hızlı Okuma
    • Rehberlik
  • Türk Tarihi - Kültürü
      Türk tarihi ve kültürü
    • Atatürk
    • Türk Adının Anlamı
    • Türklerin Ana Yurdu
    • Türk Soyu
    • Göktürkler
    • Eski Türk Yaşamı
    • Gök Tanrı Dini
    • Türk Dünyası
    • Türk Boyları
    • Türklük Bilginizi Sınayın!
    • Türkler Kardeştir!
    • Nihal Atsız
      • Bozkurt
      • Kültür
      • Türkçülük
      • Ön Türkler

Zamir – Adıl

zamir konusuTürkçe dil bilgisi kitaplarında zamirler daha çok anlamlı kelimeler sınıfında değerlendirilmiştir. Fakat zamirler bazı özellikleri açısından görevli kelimeler sınıfında yer alır. Zamir, ardında bir nesne, veya kimse kavramı olan, dolayısıyla bir adın yerini tutan kelimedir. Yani, kendisinden önceki sözcüğü tanımlamadan ve nitelemeden gösterir. Eğer zamirin öncülü bilinmiyorsa zamirin anlamı ortaya çıkmaz. Sözlüklere bakıldığında zamirlerin anlamları yerine zamirleri açıklayan bilgiler yer alır. Örneğin Büyük Türkçe Sözlük’te ben zamiri “teklik birinci kişiyi gösteren söz” biçiminde tanımlanır. Bu durum zamirlerin görevli kelime özellikleri taşımasından kaynaklanmaktadır.

İsim olmadıkları halde isim gibi kullanılan bu sözcüklere zamir diyoruz. Cümle içinde zamirin karşıladığı isim ya da söz öbeği bilinmiyorsa, cümle belirsiz bir anlam taşır. Zamirler değişik bölümlere ayrılır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

1. Şahıs zamirleri
2. Dönüşlülük zamiri
3. İşaret zamirleri
4. Belgisiz zamirler
5. Soru zamirleri

Zamirler, sayı bakımından sınırlı sayıdadır ve her konuşmacı için aynı biçim kullanılır. Zamirler, isimler gibi çekim eki alırlar. Bu açıdan isim gibi işlev görürler. Cümledeki fonksiyonları da isimler gibidir. Dönüşlülük zamirinin bağlantılı olduğu kelimeyi ifade eder. “Zamirin, ardında olan ve az, veya çok önceden bilinen nesne, veya kimseye öncül deriz.”

Tarihsel olarak bakıldığında ise durumun farklı olmadığı görülür. Küçük ses değişme.leri dışında zamirlerin köklerinde büyük değişikliklerin meydana geldiği görülmez. Zamirler, dilin akışı içinde eskiden beri fazla bir değişikliğe uğramadan kulianılagelmiş olup, Türkçede değişmeyen bir söz bölüğüdür.

Zamirler türetim açısından diğer kelime türlerinden (isim, sıfat, fiil, zarf) ayrılır, (sim, sıfat, zarf ve fiillerle Türkçenin zengin ek sistemi sayesinde yeni anlamlı pek çok kelime oluşturulabilmektedir. Fakat zamirlerin türet ime girmesi pek mümkün değildir. Az da olsa bazı zamirlerden türetilmiş kelimeler de vardır: benimse-, benlik, bencil, senli benli vb. Fakat bu kelimelerin yeni anlamlarında zamir anlamı hissedilmez.

Türkçede zamirlerin diğer kelime çeşitlerinden görev açısından ayrılmalarını en iyi dönüşlülük zamiri özetler. Dönüşlülük zamirinin öncülü basit cümlede ana cümle içinde kalırken bileşik cümlelerde iç cümlenin dışına da taşabilmektedir. Aşağıdaki örnekler bunu gösterir:

a) Ahmet Bey kendine daha geniş bir daire buldu.
b) Ahmet Bey [kendisinin işten atılacağını] biliyor.

(a) örneğinde yer alan dönüşlülük zamirinin öncülü, cümlenin öznesi olan Ahmet ‘tir. Diğer örnekte ise iç cümlede yer alan kendi sözcüğünün öncülü ana cümlenin bir unsuru olan Ahmet Bey’dir. Dönüşlülük zamirinin cümle içindeki bu tür ilişkileri zamirlerin görevli kelime olduğunu desteklemektedir.

Zamir türlerini aşağıda beş başlık altında inceleyebiliriz:

1. Şahıs (kişi) Zamirleri: Şahıs isimlerinin yerine geçen zamirlerdir. Dilimizde altı şahıs olduğuna göre altı tane şahıs zamiri var demektir. “Ben biliyorum.“, “Sen biliyorsun.“, “O biliyor.“, “Biz biliyoruz.“, “Siz biliyorsunuz.“, “Onlar biliyorlar.”

2. Dönüşlülük Zamiri: Bu zamir “kendi” sözcüğüdür. Şahıs isimlerinin yerine geçebileceği gibi hayvan isimlerinin ya da cansız varlıkların isimlerinin yerine de geçebilir. Çoğu zaman ek alarak kullanılır.

“Kendim, kendin, kendi, kendimiz, kendiniz, kendileri” şeklinde “Bu işi kendin başarabilirsin.” örneğinde görüldüğü üzere cümle içerisinde kullanılırlar. Bu sözcüklerde “kendi” adının sonuna gelen ekler dönüşlülük zamirinin hangi şahsı ifade ettiğini gösterir. Dönüşlülük zamirinin en önemli özelliği, diğer zamirlerle beraber kullanılabilmesidir. Böyle durumlarda zamir, pekiştirme anlamı taşır. “Bu soruyu ben kendim çözdüm.” cümlesinde hem “ben” hem “kendim” zamirleri kullanılmış; böylece “ben” zamirinin anlamı kuvvetlendirilmiştir.

3. İşaret Zamirleri: İsimleri, yerlerini işaret ederek karşılayan zamirlerdir. Bunlar işaret sıfatının zamirleşmesiyle oluşmuştur.

“Bu  geldi.“, “Şu satıldı.“, “O gidecek.“, “Bunlar alındı.“, “Şunlar çağrıldı.“, “Onlar beğenildi.” cümlelerinde altı çizili sözcükler işaret zamirleridir. Burada üçüncü tekil şahıs için kullanılan “o” zamiriyle, işaret zamiri olan “o” zamirini karıştırmayalım. Şahıs zamirleri sadece şahıslarda kullanılır.

“O, ders çalışıyor.” cümlesinde şahıs zamiri olan “o” sözü “O, demirden yapılmış.” cümlesinde insan olamayacağından işaret zamiri olmuştur. Ancak işaret zamirleri insanlar için de kullanılabilir. “Bu benim kardeşim, şu da onun arkadaşı.” cümlesinde altı çizili zamirler işaret zamiri oldukları halde şahıs isimlerinin yerlerine geçmiş. Bu durumda “o” işaret zamirinin de insanı karşılayacağı düşünülebilir. Örneğin sınıfta işaret ederek, “Bu, tembel; şu, biraz çalışkan; o, sınıfın en iyisi.” dersek “o” işaret zamiridir. Çünkü “o” şahıs zamiri sözü edilen kişinin yanımızda olmadığı yani bizim onu görmediğimiz durumlarda kullanılır.

Bunların dışında işaret bildiren başka zamirler de vardır. Ancak bunların yapısı biraz farklıdır. “Burası eskiden boştu.“, “Şurası sizin ev miydi?“, “Orası pek hoşuma gitmedi.“, “Buraları bize aitti.“, “Şuraları temizleyin.“, “Oraları unuttum bile ben.” cümlelerinde altı çizili sözcükler de işaret zamirleridir. Bunların dışında, “Bu kitap benim, öteki senin.” cümlesindeki altı çizili zamir gibi daha birkaç işaret zamiri de vardır.

4. Belgisiz Zamirler: İsimleri, tam olarak belli olmayan bir nicelik yönünden belirten belgisiz sıfatlar, isimler düşünce onları karşılar ve belgisiz zamir olur. “Bazı insanlar çalışkandır.” cümlesinde altı çizili sıfat; “Bazıları çalışkandır.” cümlesinde zamir olur. Çünkü “insanlar” isminin yerine geçer. Bunu birkaç örnekte daha gösterelim.

“Birçok öğrenci bu konuyu bilmez.” (sıfat); “Birçoğu bu konuyu bilmez.” (zamir); “Hiçbir kalemi beğenmedim.” (sıfat); “Hiçbirini beğenmedim.” (zamir); “Birkaç yaşlı parkta oturuyordu.” (sıfat); “Birkaçı parkta oturuyordu.” (zamir)

Sıfat olarak kullanılmayan belgisiz zamirler de vardır:

Herkes senin burada olduğunu sanıyordu.
Kimse ben haber vermeden içeri girmesin.
Hepsi de çok ucuz fiyata satılmış.

Bu cümlelerdeki altı çizili sözcükler sadece zamir olarak kullanılabilir.

5. Soru Zamirleri: İsimlerin yerlerine soru yoluyla geçen sözcüklerdir. Bu sözcüklerin yerine, sorduğu isimler getirilebilir. “Bu çiçeği sana arkadaşından başka kim getirir?” cümlesinde altı çizili söz, çiçeği getiren kişinin isminin yerine kullanılmıştır. Bu kişinin ismini “kim” zamirinin yerine koyabiliriz.

Çarşıdan ne aldın?
Nerede oturuyorsunuz?
Hangisi önce geldi?
Kaçı bizimle gelecek?

Zamirler, kendileri gibi ismin yerine geçen adlaşmış sıfatlarla karıştırılmamalıdır. Bunların ikisi de ismin yerine geçiyor. Ancak zamirler isimlerin herhangi bir niteliğini bildirmediği halde adlaşmış sıfatlar ismi niteliğiyle beraber karşılar.

Bu kadın dün de gelmişti.
Yaşlı kadın dün de gelmişti.

Bu cümlelerde altı çizili sözlerin ikisi de sıfattır. Birincisi işaret sıfatı, ikincisi ise niteleme sıfatıdır. Bu sıfatların belirttiği “kadın” isimleri cümleden çıkarılırsa, “Bu dün de gelmişti.”, “Yaşlı dün de gelmişti.” şekline gelen cümlelerde altı çizili sözler ismin yerine geçmişlerdir. Bu sözcüklerin anlamlarına baktığımızda “bu” sözcüğünün, yerine geçtiği ismin niteliğini bildirmediğini, “yaşlı” sözcüğünün ise bildirdiğini görüyoruz. Öyleyse birincisi zamir, ikincisi adlaşmış sıfattır.

Sayılı üyesi olan zamirlerin kişi, işaret, soru, belirsizlik, dönüşlülük ve işteşlik gibi çeşitleri vardır. Kişi zamirleri ben (konuşan), sen (kendisiyle konuşulan), o (kendisinden bahsedilen) ve bunların çokluk biçimleri biz siz, onlar’dır. Bu, şu, o, bunlar, şunlar ve onlar işaret zamirleridir. Bu zamirler işaret yoluyla isimlerin yerine geçer. Bunda, şunda, onda vb. örneklerde olduğu gibi eklemede zamir M’Sİ ortaya çıkar. Soru zamirleri ise kim, ne, hangisi vb. kelimelerdir. Belirsizlik zamirleri için kimse, bazısı, başkası, hepsi, herkes, hepimiz vb. kelimeler verilebilir. Türkçede dönüşlülük zamiri kendi, işteşlik zamiri ise birbiri sözcüğüyle sağlanmaktadır. Dönüşlülük ve işteşlik zamiriyle kişi zamirleri arasındaki fark gönderme yapmayla /öncülleriyle ilgilidir. Kişi zamirlerinin öncülü yani gönderme yaptığı yer aynı cümlede olmak zorunda değildir. Birkaç cümle önceki veya bir sayfa önceki bir isme gönderme yapabilir. Diğer taraftan dönüşlülük ve işteşlik zamirinin öncülü, yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi, genellikle aynı cümle içinde bulunur.

Zamirlerle ilgili belirtilmesi gereken son özellikler zamirlerin cümlede özne olarak kullanılması ve edatlarla birleşmesiyle ilgilidir. Çoğu durumda yüklemdeki kişi ekinin varlığı zamirle kurulan özneyi gizlemeyi gerektirir. Eğer özne çeşitli amaçlarla vurgulanmak isteniyorsa cümlede yer alır. Edatlar isimlere yalın (dev kadar) ve çeşitli durum ekleriyle (eve doğru) bağlanabilir. Fakat zamirler edatlara bağlanırken durum eki ister: senin için, bizim gibi, onun kadar; bana göre, bize kadar vb.

|« “Sözcük Türleri” sayfasına dön! «|

| Yorum Yap! | Yazı Ayrıntıları... | Yazdır! | Bu Yazıyı Paylaşın! |

BENZER KONULAR

Bu Yazıya 8 Kişi Yorum Yazmış!

  1. mesude ak
    25 Şubat 2016, 18:53

    Konuyu anlatirken alti cizili sozcuklerden bahsediyorsunuz. Ne yazik ki cizgi yok. Lutfen cizgileri koyarmisiniz.

    Cevapla
    • Orkun Kutlu
      28 Şubat 2016, 10:13

      İlginiz için teşekkürler, tüm kelimelerin altı çizildi.

      Cevapla
  2. yeliz
    26 Mart 2015, 18:55

    Çok güzel bir site artık Türkçe ödevim veya başka bir ödevim veya sınavım olursa bu siteden çalışıcam.

    Cevapla
  3. meral
    25 Mart 2013, 19:10

    Berbat ben sizden kompozisyon istedim.

    Cevapla
  4. TAHA
    24 Şubat 2013, 20:17

    Bu ne ya bana içinde olan zamir lazım.

    Cevapla
  5. rabia bolatkol
    08 Mayıs 2012, 15:47

    İğrenç desem yalan olur güzel desem yalan olur ne desem hiç bilmiyorum hem kısa dediniz hemde uzun koyuyorsunuz hiç anlamadım gitti. :)

    Cevapla
  6. velican
    19 Nisan 2012, 14:08

    Süperr elinize emeğe saygı. :)

    Cevapla
  7. alican
    19 Nisan 2012, 14:06

    *** gibi içinde zamir geçen masal gerekli.

    Cevapla

Yorum Yaz! | Görüş Bildir!

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

→ Lütfen yorumunuzu yazmadan önce buraya dokunarak uyarıları okuyun!

Güvenlik Sorusu: Türkiye'nin başkenti neresidir?  

  • Yazının Bağlantısı: Zamir – Adıl
  • Yazının Bölümü: Sözcük Türleri
  • Diğer kaynaklarda arayın:
  • Etiketler: Belgisiz Zamirler, Dil ve Anlatım, Dönüşlülük Zamiri, Dönüşlülük Zamirleri, İşaret Zamirleri, Kişi Zamirleri, Konu Anlatımı, Şahıs Zamirleri, Sbs, Sbs Konu Anlatımı, Soru Zamirleri, Türk Dili, Türkçe, Zamir, Zamir Çeşitleri Açıklama, Zamir Nedir, Zamir Örneklerle Anlatım, Zamir Türkçe Konu Anlatımı, Zamir Türleri, Zamirler Konu Anlatımı, Zamirlere Örnek, Zamirlerin Özellikleri
  • Rastgele 10 Yazı:
    • Dağları Eriterek Ergenekon’dan Çıkış
    • Kanglı Koca Oğlu Kan Turalı Destanı / 1
      Dede Korkut Hikayeleri
    • “İle” Edatının Yazımı
    • Eğitim ve Bilim Dili
    • Dirse Han Oğlu Boğaç Han Destanı
      Dede Korkut Hikayeleri
    • Ferhat ile Şirin Efsanesi / Türk Efsaneleri
    • Karacaoğlan Efsanesi / Türk Efsaneleri
    • Hızlı Okuma Testi ve Teknikleri
    • Divanü Lügatit Türk’ün Özellikleri
    • Mustafa Kemal Atatürk
  • Arama
      arama
      Ayrıntılı Arama
  • Türk Edebiyatı
      Edebiyat
    • Edebiyat Nedir?
    • Halk Edebiyatı
    • Divan Edebiyatı
    • Tanzimat Edebiyatı
    • Edebiyat Akımları
    • Edebi Sanatlar
    • Uyak ve Ölçü
    • Anlatım Biçimleri
    • Anlatımın Özellikleri
    • Düşünceyi Geliştirme Yolları
    • İstiklal Marşı
    • Edebiyatımızda İlkler
    • Pratik Edebiyat Bilgileri
    • Çocuk Edebiyatı
    • Edebiyat Sunuları
  • Yazınsal Eserler
      yazınsal eserler
    • Roman Özetleri
    • Yüz Temel Eser
    • Türk Efsaneleri
    • Türk Destanları
    • Şiir
    • Hikaye
    • Efsane
    • Deneme
    • Biyografi
    • Özgeçmiş
    • Mani
    • Ninni
    • Mektup
    • Eleştiri
    • Söyleşi
    • Günlük
    • Roman
    • Destan
    • Makale
    • Anı
    • Ağıt
    • Tekerleme
    • Dilekçe
    • Gezi Yazısı
    • Haber
    • Fıkra
    • Rapor
    • Nutuk
  • Karışık
      Dil ve Anlatım
    • Özlü Sözler
    • Dünyanın Enleri
    • Bunları Biliyor musunuz?
    • Üç Boyutlu Resimler
    • Dünyanın Yedi Harikası
    • Hazır Cevaplar
    • Güzel Sözler
    • İlginç Bilgiler
    • Bilmeceler
    • Kim Kimdir?
  •   Yukarı çık!
© Çokbilgi.Com - 2009 | Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
| Sitemap | İletişim | Reklam | RSS | Kullanım Koşulları |