- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Türkçede Çok Anlamlılık

türkçede çok anlamlılıkTürkçede soyut kavramlar genellikle somut nesnelerden hareketle oluşturulduğundan, bir somut nesnenin farklı nitelikleri, zaman içinde farklı kavramları karşılar hâle gelebilmektedir. Bu durum dil bilimde “çok anlamlılık” olarak adlandırılmaktadır. Örneğin “göz” sözcüğü hem görme organımız hem de bir dolabın çekmecesi anlamlarını karşılayabilmektedir. Bu kullanım, doğal dillerin neredeyse tümünde bulunmaktadır.

Çok anlamlılığın oluşumu insanoğlunun genellikle birbirine benzer niteliği ve işlev açısından yakınlığı olan nesneler arasında ilişki kurmasıyla bir göstergeyi, ilk yansıttığı kavramın yanı sıra başka bir nesneyi de anlatır duruma getirmesi, daha canlı ve kolay bir anlatıma yönelmesi sonucunda gerçekleşir. Örneğin “dil” sözcüğümüz, önceleri yalnızca ağzımızdaki tat alma organını anlatırken bugün “konuşma yeteneği”, “bir toplumun anlaşma aracı”, “dil biçimindeki nesneler” ve “denize uzanan dar ve alçak kara parçası” gibi çeşitli anlamlar kazanmıştır.

Çok anlamlılık bir dilin yaşına da ışık tutmaktadır. Göktürkçede “oturmak” anlamındaki “olurmak” (BK-D: 3) sözcüğü, aynı zamanda “kağan olmak, tahta çıkmak” anlamlarına gelmektedir. Bu nedenle bu sözcükte çok anlamlılık söz konusudur. Bir sözcüğün birden fazla anlam kazanması için, ilk anlamından uzaklaşarak yeni anlam kazanacağı uzun bir süre gerekmektedir. Bu nedenle Göktürkçedeki çok anlamlı sözcüklerin oluşabilmesi için, Göktürklerden en aşağı 1.000 yıl önce Türk dilinin var olması gerekmektedir diyerek, Türkçenin yaşına dair çıkarımlar yapmak mümkündür.

Çok anlamlılık, genellikle vücudun bir bölümünü veya organlarımızı karşılayan sözcüklerin “yan anlam” kazanmasıyla ortaya çıkar. “Baş, burun, dirsek, parmak, kol, karın, sırt” gibi sözcükler, gerçek anlamının yanında yan anlam da kazanan çok anlamlı kullanımlara örnek olarak verilebilir.

Yavuz TANYERİ

Söz Varlığısayfasına dön! «|