- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

İngilizcedeki Türkçe Sözcükler Üzerine

verinti sözcüklerİnsanların birbirleriyle olan temasları dillerin teması anlamına gelmektedir. Dil temasları; iki ya da daha fazla dilin sözcüklerinin birbirleriyle etkileşimine neden olmaktadır. Türkler gibi aktif halkların dilleri, İngilizcede dahil olmak üzere pek çok dilde derin izler bırakmıştır. Farklı kaynaklar, İngilizcedeki Türkçe kökenli sözcük sayısı hakkında farklı veriler vermektedir. Bu sözcüklerin sayısı, kaynağına göre, 10 ile 800 kelime arasında değişiklik göstermektedir.

Elimizdeki verilere göre, İngilizcede yaklaşık dört yüz Türkçe kökenli sözcük bulunmaktadır. Bunun, %55’ini etnolojik kelimeler oluştururken, kalanın %26’sını sosyal ve siyasi içerikli kelimeler, %19’unu ise doğal olaylardan kaynaklanan sözcükler oluşturmaktadır.

Doğa terimlerine, yaygın olarak karşılıklı bilimlerde rastlanmaktadır. Her ne kadar bu terimlerin bir bölümü uzmanlık alanına giriyorsa da, bunlar, İngilizce sözcük dağarcığının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu grupta yer alan terimlere; badian, irbis, jougara, mammoth, sable, taiga, turkey vb. örnek verilebilir. Aynı grupta 18 mineral adı bulunmaktadır. Örnek olarak; dashkesanite, tabriz marble, turanite vb. verilebilir.

Sosyal ve siyasi içerikli sözcük grubu, genellikle, Türk ve Müslüman toplulukların yaşamlarıyla ilgili özel edebiyat, tarih ve etnografya eserleri içerisinde kullanılmaktadır. Bu grubu oluşturan Türk kökenli sözcükler arasında en bilinenleri: bashi-bazouk, begum, effendi, chiaus, cossack, ganch, horde, janissary, khan, lackey, mameluke, pasha, saber, uhlan’dır.



Etnografik sözcükler ise genellikle, tarihi ve etnografik eserlerin yanı sıra bilimsel edebiyat içerisinde de kullanılmaktadır. Yanı sıra, İngilizce sözcük dağarcığının ayrılmaz bir parçası olan bazı Türkçe kökenli sözcüklere de rastlamak mümkündür: caviare, coach, kiosk, kumiss, macrame, shabrack, shagreen, vampire vb.

Türkçe kökenli sözcüklerin İngilizceye girmesi, İngilizlerin atalarının (Angller, Saksonlar, Jütler); bir Türk kavimi olan Hunların etkisi altına girdikleri döneme, diğer bir deyişle, dördüncü yüzyılın sonlarına kadar uzanmaktadır. M.S. 376’dan itibaren, Orta Avrupa’nın tamamı Hunların etkisi altındaydı. Hun İmparatoru Attila’nın ölümünden hemen sonra M.S. 449’da Angller ve Saksonlar ile Jütlerden oluşan ilk İngiliz grup Britanya adalarına göç etmeye başlamıştır.

Bu göç olayı, yaklaşık 150 yıllık bir sürece yayılmıştır. Bu nedenledir ki, Türk dilinin özellikle eski İngilizce üzerinde etkileri, Hunların Alman kavimleri üzerinde baskın olmalarının da verdiği saikkle, en az 73 yıl sürmüştür. Türklerin, söz konusu süreçte Alman kavimleri üzerinde hem kültür hem de ordu alanlarında gösterdiği hükümranlık göz önüne alındığı takdirde, başta askeri terminoloji, hitabet, at yetiştirme terminolojisi ve devletin yapısını oluşturan temel terimler olmak üzere pek çok alanda Eski İngilizceyi etkileyen pek çok Türkçe kökenli sözcük olduğu görülecektir. Bizler, beech, body, girl, beer, book, king gibi sözcüklerin Hun-Eski İngilizce döneminde Türk dilinden alındığını düşünüyoruz. Maalesef, Eski İngilizce sözcükleri doğrudan inceleme fırsatı bulamadık.

İngiliz dilinin gelişme sürecinde, Eski İngilizce sözcüklerinin pek çoğu, Hun Dönemi’nden kalan Türkçe kökenli sözcükler de dahil olmak üzere, yerlerini diğer Alman dillerinden ve Eski Fransızcadan alınan sözcüklere bırakmıştır. Bu nedenle, örneğin, Türkçe kökenli olup Eski İngilizcede kullanılan bir sözcük olan “tapor” kelimesi, yerini genel geçerli Almanca bir sözcük olan axe (=balta)’ye bırakmıştır.

Tapor”un Araplar, İranlılar ve Ruslar tarafından da hem geçmişte kullanılmış hem de  Doğu Türk dillerinin yanı sıra Arap, İran ve Rus dillerinde de halen kullanılıyor olması ilginçtir. Türkçe ya da Tatar Dili gibi Batı Türk dillerinde ise, bu sözcük yerini, aynı anlama gelen “balta” kelimesine bırakmıştır. Bu kelime, Tatar dilinde biçimsel değişikliğe uğrayarak -sebze kesmeye yarayan alet- anlamına gelen “tapagoch” olarak kullanılmaktadır. “Tapar” isim halinin türetildiği ve “kesmek, doğramak” anlamına gelen “tapau” fiili, Tatar dilindeki aktif fiillerden biridir.

Türkçe kelimelerin Orta Çağ İngilizce döneminde olduğu kadar Eski İngilizce tarafından da kabul edilmesinin olası bir nedeni daha vardır: Vikingler. Vikingler uzunca bir süre -9. yy.’dan 12. yy.’a kadar-Bulgarlar, Peçenekler ve Kıpçaklar gibi pek çok Türk kavimi ile yakın bir temas içersinde bulunmuşlardır. Açıkça görülen odur ki, bu kavim temas halinde olduğu bu Türk kavimlerinden pek çok özellik almıştır. Deniz göçebeleri, tüccarları ve savaşçıları olarak da bilinen Viking halkının, genişlemeye yalnızca M.S. 800’lerde başlamış olmalarına karşın, bu halkın 5. yy.’da halihazırdaki Hun kılıçlarına yüksek bir fiyat biçtiği bilinen bir gerçektir.

Son zamanlarda yapılan araştırmalar, Vikinglerin atalarının Don nehri kıyısında yaşadıklarını ve bu bölgeyi, büyük olasılıkla Türk kavimlerinin zorlaması sonucunda, M.S. 4. yy.’da terk ettiklerini ortaya koymaktadır. Vikinglerin bağlı olduğu İskandinav dil grubunun, İngiltere’de Norman yönetimi döneminde (9-12. yy.lar)10 İngilizce üzerinde güçlü bir etkisi olmuştur.

Sonraki Sayfa »|