- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Hazırlıksız Konuşmalar / Sözlü Anlatım

sözlü anlatımGünlük hayatımızda iletişim kurarken sıkça başvurduğumuz konuşmalar hazırlıksız konuşmalar içerisinde yer alır. Alışveriş sırasında yaptığımız konuşma, yolda karşılaştığımız bir arkadaşımızla sohbet yahut bir topluluk içerisindeki konuşmalarımız hazırlıksız konuşmalardır. Günlük hayatımızı düzenlememizde bu konuşmaların önemli payı vardır. En basit faaliyetlerimizde bile doğru ve güzel konuşmaya ihtiyacımız bulunmaktadır.

İkili Konuşma

İnsanlar topluluk hâlinde yaşarlar. Bu toplulukta düşündüklerini, duyduklarını, bildiklerini anlatmak isterler. Çeşitli olayların kendilerindeki akislerini dile getirirler. Bu, insan olmanın bir gereğidir.“. İki arkadaş, meslektaş, eşler, birlikte yolculuk yapan insanlar vb. birbirleriyle sohbet etme ihtiyacı duyarlar. Sohbette insanlar birbirlerini daha iyi tanır, dostluklar sohbetlerle gelişir. Sohbet aynı zamanda insanı zenginleştirir. Çünkü insan sohbet sırasında başka insanların bilgi, görgü ve hayat anlayışlarıyla karşılaşır. Başkalarının birikimini tanımak yoluyla kendi görüşlerini, bilgi ve tecrübelerini gözden geçirme şansına kavuşur.



Sohbette söylediğimiz sözlere dikkat etmeliyiz. Karşımızdaki kişiyi rahatsız edecek, bizi küçük düşürecek ifadelerden kaçınmalıyız. Küfürlü, argolu, abartılı sözler konuşmayı sohbet olmaktan çıkarır. Bir süre sonra dinleyeni de rahatsız etmeye başlar. İkili konuşmada dikkat edilmesi gereken bir başka nokta kendi düşüncelerimiz kadar karşımızdaki insanın düşüncelerine de değer vermemizdir. İkili konuşmalarda taraflardan biri konuşur, diğeri hep dinlemek durumunda kalırsa böyle bir durumda sohbetten değil monologdan söz edilebilir.

Kişi, kendi düşüncelerine değer verilmesini bekliyorsa başkalarının düşüncelerine de değer vermeyi ve dinlemeyi bilmelidir. Bildiklerini, inandıklarını sesini gereğinden fazla yükseltmeden, sakin bir şekilde karşı tarafa iletmelidir. Kendi düşüncelerinde veya kararlarında hatalı taraflar gördüğünde düzeltme yoluna gitmelidir. Karşımızdaki insan olayları ve olguları bizden daha sağlıklı şekilde kavramış ve değerlendirmiş olabilir.

Grup içerisinde Konuşma

Grup içerisinde konuşma ikili konuşmadan fazla dikkat ister. Toplulukta bulunan herkesin farklı görüşü ve bakış açısı olabilir. Konuşmacı, diğer konuşmacıların ileri sürdüğü düşünceleri takip etme ve değerlendirme becerisine sahip olmalıdır. Grup içerisinde konuşma keyfi ve gelişigüzel olursa orada sohbetten söz etmek güçtür. Bir yığın laf kalabalığının yarattığı gürültü ortaya çıkar. Oysa grup içinde konuşma bundan farklı olmalıdır. Böyle durumlarda konuşma, daha çok hayat tecrübesi yüksek biri tarafından yürütülür. Sohbetin konulu olması yapılan konuşmaların daha yararlı olmasını sağlar. Belirli bir konu etrafında şekillenmeyen, isteyenin istediği şeyi söylediği konuşmalar pek yarar sağlamaz.

Grup içerisinde konuşmada söz alma şekline ve söz sırasına da dikkat edilmelidir. Bunu yapmak beceri ister. Çünkü istemeyerek de olsa, bir başkasının sözünü kesme yahut bizim sözümüzün kesilmesi durumuyla sıklıkla karşılaşabiliriz. Sözlerin üst üste çakışması hiç de hoş bir ortam sağlamaz. Belki bundan daha fazla özen gösterilmesi gereken yan, başkalarının bize doğru görünmeyen tespit ve görüşlerine karşı takınacağımız tavırdır. Bunun tersi de olabilir. Başkaları da bizim tespit ve görüşlerimizi beğenmeyebilir. Önemli olan medeni ölçüler içerisinde eleştirel bakış getirebilmek, düşüncemizi kırıcı olmadan, yanlış anlamlara çekilmesine ortam hazırlamadan, işi kişiselleştirmeden açıkça ortaya koyabilmektir.

Tartışma

Tartışma, bir konuda ayrı görüşe sahip kimselerin kendi görüşlerini ölçülü bir şekilde savunmalarıdır.“. Her insanın farklı yaşama tarzı, hayat tecrübesi ve bakış açısı vardır. Bu sebeple altında farklı şeyler ima etmeye çalışan insanların insanların değişik düşüncelere sahip olması kaçınılmazdır. Tartışmada insanlar medeni ölçüler içerisinde görüşlerini ortaya koymalıdır. Tartışma, yarışa veya kavgaya dönüşmeden yürütülmelidir. Tartışmada kişilerin yarışması, birbirine üstünlük kurması değil, ele alınan konunun veya problemin etraflıca ortaya konması, çeşitli yönlerinin değerlendirilmesi beklenir. Sonunda kavga edenler, bağınp çağıranlar değil, görüşleri geçerli olanlar, tutarlı düşünceler ileri sürenler dinleyiciler üzerinde etkili olur.

Tartışmada ses tonu, el kol hareketleri iyi ayarlanmalıdır. Dikkat edilecek konulardan biri de söz hakkına uymak olmalıdır. Başka konuşmacıların sözünü kesmek, onları alaya almak doğru bir yol olmaz. Söz sırası geldiğinde her katılımcı söyleyeceklerini belirli bir sıraya göre açık bir şekilde ifade etmelidir. Konunun uzmanlarınca kuralları çerçevesinde yapılan tartışmalar dinleyicilere önemli katkılar sağlar, bilgilerinin artmasına, bakış açılarının genişlemesine zemin hazırlar.

Günlük konuşmalar; insanların günlük yaşamda çok sık olarak yaptıkları hazırlıksız, anlık, doğal konuşmalardır. Konuşmalar gelişigüzel de denilen bu türlerin, elbette kendine özgü kuralları vardır. Bunların başında da içtenlik, incelik, saygı ve hoşgörü gelir. Ayrıca günlük konuşmaların pek çoğunda, ortak bir kültür dilinin herkesçe kullanılan söz kalıpları bulunur.

Selamlaşma

Selam, bir yerde buluşan,bir yolda karşılaşan kişilerin birbirlerine karşı duydukları sevgi ve saygının sözle ve davranışla anlatımıdır; uygar insan olmanın gereğidir. Merhaba, günaydın, iyi günler, hoşça kal, Allahaısmarladık, güle güle, yolun açık olsun… gibi sözler; dilimizde, yerine, zamanına hatta kişisine göre sırası geldiğinde kullanılması gereken hazır söz kalıplarıdır.

Güzel dilimizde ve kültürümüzde yeri olmayan Hadi çav, hadi by by ( bay bay )… gibi sözlerden kaçınılmalıdır.

Hatır sorma

Karşılaşan insanlar, birbirlerine hal hatır sorarlar. Hal hatır sormada, durumun gerektirdiği biçimde nasılsınız?, iyi misiniz?… sözleri; bunlara karşılık olarak da teşekkür ederim, iyiyim, siz nasılsınız, sizi sormalı… sözleri en sık kullanılan kalıplardır.

Tanışma ve Tanıştırma

İlk kez karşılaşan insanların birbirlerine adlarını, soyadlarını, gerekliyse mesleklerini söylemeleri görgü ve uygarlık gereğidir. Buna tanışma denir. Tanışma sırasında karşılıklı olarak memnun oldum, ben de gibi sözler söylenmelidir.

Birbirlerini tanımayan insanlar, üçüncü kişilerle karşılıklı tanıtılıyorsa buna da tanıştırma denir.

UYARI: Tanıştırma sırasında sizi arkadaşıma tanıtayım demek yanlıştır. Doğrusu, sizi arkadaşımla tanıştırayımdır. Ayrıca tanışma sırasında bendeniz, kulunuz, köleniz… gibi abartılı ve küçültücü sözlerden kaçınılmalıdır.

Soru Sorma – Cevap Verme

Ulaşımın çok geliştiği günümüzde, her an kendimizi yabancı bir çevrede, yabancı insanlarla karşı karşıya bulabilir, onlara soru sormak yada onların sorularına cevap vermek durumuyla karşılaşabiliriz. Böyle durumlarda sorular yada cevaplar açık ve kısa olmalıdır.

Konuşma sırasında, duruma göre, affedersiniz, bakar mısınız?, yetişkinler için hanımefendi, gençler ve çocuklar için kardeşim, yavrum? gibi hitaplar kullanılmalı; hey!, hişt!, baksana!… gibi ünlemler, birader, dayı, babalık… gibi sözler kullanılmamalıdır. Tanımadığımız ve yaşını kestiremediğimiz kişilere amca, teyze… gibi sözlerle hitap etmek de yanlıştır.

Kutlama

Kutlama; insanların kazandıkları bir başarı, yükseldikleri makam yada eriştikleri bir mutluluktan dolayı, onların sevinçlerini paylaşmak amacıyla söylenen sözlerdir.

Yüzyüze kutlamalarda, önce kutlamaya konu olan olay belirtilir.Sonra kişinin konumun ve onunla olan ilişkinin özelliğine göre, sevincimizi bildiren sözler ve mutluluğun artması dileğiyle bitirilir.

Baş sağlığı (Taziye)

İnsanlar, bir yakınlarını kaybettiklerinde, acılarını paylaşacak, kendilerini teselli edecek dostlar ararlar. Dilimizdeki dost kara günde belli olur sözü, bu gerçeğin en özlü anlatımıdır.

Başsağlığı ziyaretleri, yakınlık derecesiyle uyumlu olmalıdır. Böyle günler, üzüntülerin yoğun biçimde yaşandığı anlardır. Konuşmalar; insanları yatıştıracak, teselli edecek nitelikte, kısa, içten ve abartısız olmalıdır.

Duruma göre, başınız sağolsun, Allah sabır versin, Allah taksiratını affetsin, Allah rahmet eylesin, nur (huzur) içinde yatsın, Allah başka acı göstermesin… gibi söz kalıpları yanında, içten duyguları dile getirecek sözler de kullanılabilir. Ayrıca, Anadolu bölge ağızlarında kullanılan ve insanların bu acılarını unutturacak başka büyük acılar görmemeleri dileğini güçlü biçimde anlatan Allah bu acınızı unutturmasın gibi sözler de duygularımızı dile getirmede etkili olabilir.

Özür Dileme

İnsanlar bazen yanlış söz ve davranışlarıyla arkadaşlarını, dostlarını elde olmayan nedenlerle kırabilirler. Bazen bu kırgınlıklar, dostlukları kopma noktasına getirebilir. Bunu önlemek için, yapılan yanlışın söz yada davranışla giderilmesi gerekir. Buna özür dileme denir.

Özür dilenirken, önce konu belirtilmeli, ardından, yapılan yanlışlığın, varsa bağışlanabilir sebebi açıklanmalıdır. Hiçbir sebep yokken böyle bir surum doğmuşsa, yapay nedenlere sığınmadan hata itiraf edilmeli, asla yalana başvurulmamalıdır. Özür dileyen kişi, karşısındaki insanın sitem ve kızgınlığını anlayışla karşılamalı, gerekirse alttan almalıdır. Yoksa, özrü kabahatinden büyük sözüne hak verdirecek yeni yanlışlıklara düşebilir.

Telefonla Konuşma

Gelişen iletişim teknolojisi, telefonu günümüz insanının vazgeçilmez aracı durumuna getirmiştir. Gün geçmiyor ki, evimizde, işyerimizde… en az birkaç kez telefon konuşması yapmış olmayalım.

Elbette ki telefonla konuşmanın da yöntem ve kuralları vardır. Şimdi bunları sıralayalım:

· Telefonun yanında sürekli bir kalem, not defteri ve rehber bulunmalıdır.
· Uzun ve ayrıntılı konuşmalar için önceden hazırlık yapmalı, iletilecek istekler ve görüşler, sorulacak sorular, karşılaşabileceğimiz sorulara vereceğimiz cevaplar açık seçik belirlenmelidir.
· Telefon açılınca ilk söz olarak karşı numara sorulmalı, aradığımız numaranın doğruluğu anlaşılınca, kendimizi tanıtmalıyız.
· Daha sonra aradığımız kişi sorulmalı ve kendisiyle konuşmaya başlamamız sağlanmalıdır.
· Karşılıklı konuşma kısa, özlü olmalı, gereksiz ayrıntılara girilmemelidir.
· Telefon konuşmasını, arayan kişinin bitirmesi ve telefonu yine arayan kişinin kapatması bir incelik gereğidir. Aranan kişinin telefonu önce kapatması kaba bir davranıştır. Kapatmadan önce ayrılış selamı verilir, iyi dilekler iletilir.

“Sözlü Anlatım” sayfasına dön! «|