- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Dolaylı Tümleç – Yer Tamlayıcısı

cümlenin öğeleri konu anlatımıİşin, hareketin veya oluşun yapıldığı, edildiği yeri veya hareketin yönünü ifade eden isim türü kelimelerdir. Bulunma, ayrılma veya yönelme hali eklerinden birini alarak kullanılırlar. Cümlede yer tamlayıcısını bulmak için yükleme nerede, nereden veya nereye soruları sorulur, cevap veren kelime cümlede yer tamlayıcısıdır. Kaynaklarda buna dolaylı tümleç de denir. Bulunma hali hareketin nerde yapıldığını, ayrılma hali hareketin nerden doğduğunu, yönelme hali ise hareketin nereye yöneldiğini gösterir.

Yer tamlayıcısı, her zaman, mekan veya yön ifadesi taşımayabilir. Bunlarla birlikte “zaman, müddet, sür’at, tarz, miktar, derece, durum, hal, hedef, sebep, bedel, leh, aleyh, karşılaştırma, verme, bildirme, kuvvetlendirme, gaye, tercih, vasıf, şekil, devamlılık, iş, vasıta, aitlik, çıkma, terkip, ölçü, değer, görüş, nokta, nazar v.s. gibi belirtme, bulunma ve ayrılma hâllerinin taşıdığı çeşitli ifadeler biçiminde görülür.

Yüklemin yöneldiği, bulunduğu, çıktığı yeri gösteren öğedir. Yükleme sorulan “-e”, “-de” ve “-den” hal eklerini alan sorulara aynı ekleri alarak cevap veren sözcük ya da söz öbekleri dolaylı tümleç görevinde bulunur. Soruların ve cevapların aynı ekleri alması zorunluluğu bunun diğer öğelerle karışmasına engel olur. Bunu örneklerle açıklayalım.

Elindeki kitap ve defterleri bana verdi.” cümlesinde altı çizili öğeyi bulabilmek için yükleme “kime” sorusunu soruyoruz. Soru da cevap da aynı eki almış. Öyleyse “bana” sözü dolaylı tümleçtir.

Sizinle ancak yaza görüşürüz.” cümlesinde altı çizili sözcük de “-e” hal ekini almıştır. Ancak bu öğeyi bulmak için yükleme “ne zaman” sorusunu soruyoruz. Görüldüğü gibi soru hal eki almadan soruluyor. Öyleyse bu, “-e” hal eki almış olmasına rağmen dolaylı tümleç değildir.

Konuşucunun isteğine veya konunun genişliğine bağlı olarak bir cümlede bir tane yer tamlayıcısı kullanılabileceği gibi bazen birden fazla da kullanılabilir. Normal olarak bir cümlede bir fiil varsa, bir yer tamlayıcısı olması gerekir. Eğer cümlede birden fazla yer tamlayıcısı varsa, bu durumda, bu kelimelerin hepsi tek bir öge olarak değerlendirilmelidir.

“Hasan eve gitti.”, “Hasan evden okula koştu.”, “Hasan evden dışarı çıktı.”, “Elden ele dolaştırıldı.”, “Ankara ‘dan İstanbul ‘a gittiler.”



Bu son örneğe bakarsak -dan ve -a hali ekleri almış olan iki farklı öge söz konusudur, ancak bu iki kelime tek bir öge olarak kabul edilebilir.

Yer tamlayıcısı doğrudan fiille bağlantılı olduğu ve fiilden emir aldığı için fiil cümlelerinde bulunur. Bununla birlikte isim cümlelerinde de yer tamlayıcısı kullanılır. Bu durumda yer tamlayıcısı yüklemle doğrudan bir yönetim ilişkisine girmez.

“Ortaokulda öğrenciyim.”, “Sizden biriyim.”

Yönelme hal eki (-e/-a) ile kurulmuş bir isim cümlesi yoktur. Buna karşın, eğer cümle yan cümlelerden oluşuyorsa ve asıl cümle isim cümlesi, yan cümle fiil cümlesi ise yan cümlenin içinde yer tamlayıcısı bulunabilir.

Evden çıkan, okula giden, benden söz eden çocuk kardeşimdir, (isim cümlesi)

Bununla birlikte yüklemi var ve yok olan isim cümlelerinde yönelme hal eki almış olan yer tamlayıcısı kullanılabilir.

Zengine var da fakire neden yok? Zenginde var fakirde yok.

Var ve yok ile kurulmuş isim cümlesinde ayrılma hali eki almış olan yer tamlayıcısı ise daha sınırlı bir kullanıma sahiptir.

Sizden gelenler vardı, ama bizden gelen kimse yoktu.

Kimseye sormadan dışarı çıktı.” cümlesinde ise altı çizili öğeyi bulmak için yükleme “nereye” sorusunu soruyoruz. Bu durumda soru, “-e” hal eki almış, ancak “dışarı” sözü aynı eki almamış. Öyleyse buna da dolaylı tümleç diyemeyiz.

Görüldüğü gibi sorular ve cevapların aynı ekleri alması koşulu, birbiriyle karışan öğeleri ayırt etmemizi sağlıyor. Aynı durumu “-de” ve “-den” eklerinde de görebiliriz.

Beni sınıfta iki saattir bekliyormuş.” cümlesindeki altı çizili öğeyi cevap olarak almak için, yükleme “nerede” sorusunu soruyoruz. Öyleyse bu öğe dolaylı tümleçtir.

Hepimiz iki saattir ayakta bekliyoruz.” cümlesinde ise altı çizili öğeyi bulabilmek için yükleme “nasıl” sorusunu sormamız gerekiyor. Görüldüğü gibi soru “-de” ekiyle sorulmamış. Demek ki öğe dolaylı tümleç değil.

O, iki gün önce buradan ayrıldı.” cümlesinde altı çizili öğe “nereden” sorusuna cevap vererek dolaylı tümleç olmuş.

Senin de gelmeni yürekten isterdim.” cümlesinde altı çizili öğe “nasıl” sorusuna cevap verdiğinden dolaylı tümleç değildir.

Şu elmadan üç kilo verir misin?” cümlesinde altı çizili öğeyi bulmak için “neyden” sorusunu yükleme soruyoruz. Cevap geldiğinden öğe dolaylı tümleçtir.

Hastalandığından gelmedi.” cümlesinde altı çizili öğeyi ise “niçin” sorusuyla buluyoruz. Öyleyse bu, dolaylı tümleç değildir.

Örnekleri daha da çoğaltabiliriz. Burada unutmamamız gereken, soruyla cevabın aynı ekleri (-e, -de, -den) almasıdır. Dolaylı tümleci bulduran soruları ezberlemek yerine, bunu kavramak daha avantajlı bir yoldur.

Nesnede olduğu gibi yer tamlayıcısında da açıklayıcı unsurlar bulunabilir. Bu durumda bütün unsurlar tek bir öge olarak kabul edilir. İsim özelliği taşıyan her türlü kelime veya kelime grubundan yer tamlayıcısı elde edilebilir. Fiilimsili yan cümlelerin yüklemleri de yer tamlayıcısı olarak kullanılabilir.

Bu sözü söylemesine çok kızıyorum.
Ağlamasından bıktım.
Seninle konuşmasında bir sorun yok.

Dikkat edilirse fiilimsiler, iyelik ekini aldıktan sonra hal eklerini almışlardır. Bununla birlikte iyelik eki olmadan da kullanılmaktadırlar.
Bunu yazmakta bir zorlama yok. Bunu söylemekten çekinmem. Beni anlamaya çalışmadı. Cümlede yer tamlayıcısı, sıfat, zamir ve edat gibi kelime türlerine çeşitli hal ekleri getirilerek de oluşturulabilir.

Renklerden kırmızıya bayılırım, (sıfat)
Bana sinirli sinirli baktı, (zamir)
Hele senin gibisinden hic korkmam, (edat)

“Cümlenin Öğeleri” sayfasına dön! «|