- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Akrostiş Sanatı – Şiir Örnekleri

akrostiş nedir, örnekHer mısraın ilk harfi yukarıdan aşağıya doğru okununca bir ismin çıkacağı şekilde yazılmış şiire “akrostiş” denir. Yazması oldukça zor bir şiir türüdür ve şiirlerde çok sık karşılaşamayacağımız bir edebi sanattır. Çünkü her dizenin başındaki harfin / dolayısıyla kelimenin sınırlı oluşu, şiir yazmayı zorlaştırmaktadır.

Akrostiş, bir şiirde dizelerin ilk harflerinin yukarıdan aşağıya doğru sıralandığında anlamlı bir sözcük meydana getirmesidir. Divan edebiyatında akrostişe muvaşşah ya da istihrac denir. Eski Yunan ve Latin edebiyatında akrostişüç dize” anlamına gelir.

Akrostiş şiir yazmanın en pratik yolu, önce şiirin konusuna uygun kavram haritası çıkarmaktır. Örneğin konusu aşk olan bir akrostiş şiiri yazmadan önce, hangi çerçevede bu konuyu işleyeceğinize bağlı olarak değişecek olan belli kavramları listelemeniz gerekecektir. Daha sonra bu kavramların alt kavramlarını belirlemek gelir. Son adım ise, bu kavramlar arasından, mantıklı bir birliktelik yaratmaktır. Yani birbirini takip ettiğinde anlamlı bir bütün ortaya çıkaracak kavramlar, dizelerin başına akrostiş kuralına göre getirilmelidir.

ÖRN:
Var olan bir sen, bir ben, bir de bu bahar
Elden ne gelir ki ? Güzelsin, gençliğin var.
Dünyada aşkımız ölüm gibi mukaddes.
İnan ki bir daha geri gelmez bu günler,
Âlemde bu andır bize dost esen rüzgâr.
Cahit Sıtkı Tarancı

Bu şiirin mısralarının ilk harfleri yukarıdan aşağı okununca “Vedia” ismi çıkar.



Karışık Akrostiş Şiir Örnekleri: 

SELİN
Sevda derler bu yakan aleve nar’a
El gibi uzak kalma ne olur ne olur bana
Lütuf gibi gülüşün elbet amma
İnan senden başkasına bakmayan bana
Nur gibi gelir o güzel rana.

FİLİZ
Ferman gibidir,
İçimi titreten gözlerin,
Latif gelir ardından şakrak gülüşün
İlkin çağlayan gibi çağıl çağıl
Zülfüyle akar saçların gün gün.

SONGÜL
Sevdalılar iyi bilir
O aşkın gelişini
Nevbahar gibi gelip
Güzde birden bitişini
Ülke ülke gezipte
Lütfa senle erişimi.

GÜLBAHAR
Gamzesinde gülün
Üç dilek tuttum
Lale gibi başı dik
Bal gibi tatlı,
Ay gibi parlak olsun diye
Herşeyden çok,
Ama herşeyden çok sevdiğim
Ram eder gibi aşkına ey sevdiğim.

BUKET
Bin bir çiçekten demet,
Uçan polenden gök kelebek
Kalbe doğan bir şölen gibi,
Eğer “Sen kimsin?” dersen hala,
Tabii ki Buket, B-U-K-E-T

ONUR
On bin yıldan beridir diktir başımız bizim
Namerde boyun eğmez
Uşaklık hiç etmeyiz
Ruhumuzu teslim eder yine yoldan dönmeyiz.

MİKAİL
Mevsimlere inerken cemresi,
İnsana değerdi zarif nefesi ve tek isteği,
Kalem tutan ellerinde gezmekti rüzgarla,
Alnındaki saçlara düşmekti yağmurla,
İskelede martıları uçurup
Lalezardaki bahçıvanı ısıtmaktı usulca.

BAHAR
Billur sesli kuşlar,
Ağaçlar gelinliklerine bürünmüş yeşil yeşil dallar,
Havada enfes bir yaşam kokusu,
Ayna gibi parlar akarsular.
Reyhan kokularıyla gelmiştir yine güzel ilkbahar.

TELEVİZYON
Tüpten gelen görüntü
Ekranda belirir birden,
Londra’dan Sidney’e
Erişir biranda haberler
Ve sinyaller artık
İnternetten geliyor
Zaplama derdi olmadan
Yörüngede uydular,
On bin kanaldan, çanaklara
Neler geliyor neler…

GÖZDE
Gökyüzünde yıldızlardan kuşaklar
Övgüyle seni, hep seni anlatırlar
Zülüflerin ay gibidir gözlerimde ışıldar
Düşlerimde belirir ahulu bakışlar ve sevgilim
Ellerinde aşkımızın yüreği parlar

HATİCE
Hayal gibi belirir
Aklımda suretin
Tüm günlerin ve gecelerin
İsmi gibidir
Cemalin
Ey güzel perim sevdiğim sensin benim

RECEP
Rüzgar gibidir ruhu
Estiğinde güçlü ve korkulu
Cihana sarılan çınar gibi gövdesi
Elleri gibi cömert dürüsttür yüreği
Pehlivanlar gibi cesurdur bileği.

DUYGU
Dünü unuttum sanma
Uğrunda öldüm sanma
Yudum yudum içtiğim o
Güzelliği artık anla.
Usulca gönüller doldu bu ism-i şanla.

Edebi Sanatlar sayfasına dön! «|