- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Akademisyen Nedir ve Nasıl Olunur?

akademisyen nedir, nasıl olunur

Akademik kariyer yapmak, üniversite kapısından giren birçok öğrencinin hayalidir. Akademisyenlik, bilimle uğraşmak, çeşitli araştırmalara öncülük etmek, kendi alanında söz sahibi olmak, hayat boyu sürecek bir öğrenme ve öğretme macerasına atılmak ve belki de en önemlisi yüzyıllar boyunca hatırlanmak amacıyla herkesin ilgisini çekmektedir. Bununla birlikte toplumda saygın bir yeri olan akademisyenlik, hep uzak bir hedef olarak görülür, hatta hep başkalarının bu mesleğe layık olduğu düşünülür. Bu yazımızda akademisyenlik mesleği ve nasıl akademisyen olunacağı gibi konularda bilgiler vermeye çalışacağız.

Kelimenin etimolojisinden başlarsak, “akademi” (yüksek okul) kökünden türeyen “akademisyen” kelimesi Türkçede “öğretim üyesi” veya “öğretim elemanı” olarak karşılık bulmuştur. “Akademisyenlik” mesleğini ise “üniversitelerde veya bunun gibi yüksek öğrenim kurumlarında uzmanı olduğu alanla ilgili araştırmalar yapan, bilimsel konular üzerinde çalışan ve eserler üreten, alanı ile ilgili öğretim faaliyetlerini doğrudan yürüten kişi” şeklinde tanımlayabiliriz. Akademisyenler, üniversitelerde öğretmenlik yapan ve kalan zamanlarında uzmanı oldukları alanlarda bilimsel çalışmalar yapan kişilerdir. Bir ülkenin gelişip kalkınmasında, bilim ve teknolojide ilerlemesinde akademisyenlerin önemi oldukça büyüktür.

Akademisyenler üniversite öğrencilerinin derslerine girer, onların bilgi ve beceri yönünden kendilerini yetiştirmelerine öncülük ederler. Ders programları, sınavlar, eğitimler ve kayıt işlemleri gibi idari işleri yaptıkları gibi, kalan zamanlarında da uzmanlık alanı olan konulara yoğunlaşır, araştırmalar yapar, makaleler yazarlar. Bir bakıma ülkenin bilim, sanat, edebiyat, teknoloji, mühendislik, tıp vb. alanlarının beyin takımı gibi çalışırlar. Bu anlamda kutlu ve önemli bir iş yapmaktadırlar. Sık sık çeşitli akademik toplantılara katılırlar. Emeklilik yaşlarına kadar yoğun bir tempoda öğrenmeye, öğretmeye, özgün şeyler üretmeye devam ederler.

Tıpkı askeri rütbe sistemi gibi, akademisyenlikte de unvanlar vardır. Bu unvanlar, kişinin ilk akademik kadro unvanı olan araştırma görevlisi olması ile başlar. Daha sonra yardımcı doçent ve doçent şeklinde devam eder ve profesör unvanı ile son bulur. (*) Bu unvanlar, akademisyenin yaptığı çalışmalar ve meslek yılı ile bağlantılı olarak belirli bir zaman içerisinde hak edilir. Her unvan değişikliğinde ciddi bir akademik tez hazırlanır, bu tez bir kurula sunulur ve jürilerin kararıyla kabul edildiği taktirde kişi unvanına kavuşmuş olur. Ayrıca bu unvanlara sahip olabilmek için belirli sayıda makale, bildiri, kitap vs. eserlerinin olması gerekmektedir.



Nasıl Akademisyen Olunur?

Dört yıllık bir üniversiteden mezun olduktan sonra, mutlaka yüksek lisans yapmak gerekir. Yüksek lisans, akademik kariyerin ilk basamağıdır. Yüksek lisans yapabilmek için YDS ve ALES sınavlarından belirli bir not almanız, ayrıca mezuniyet notunuzun da yüksek olması gerekmektedir. “Yüksek Lisans Yapmak” başlıklı yazımızdan ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. İkinci adım doktora yapmaktır. 1,5 ile 3 yıl arasında bir zamanda yüksek lisans yaptıktan sonra üniversitelerin ilanları takip edilerek doktora başvurusu yapılır ve gerekli şartları sağladığınız hâlde doktora öğrencisi olursunuz. Bu da önce ders dönemi, sonra tez dönemi şeklinde yaklaşık 4-6 yıl süren bir eğitimdir.

Yüksek lisans ve doktora eğitimi, akademik kadrolara girebilmek için şarttır. Üniversiteler, tıpkı memur alım ilanı gibi akademik kadro ilanı verirler. Bu ilanda alınacak akademisyenin sahip olması gereken özellikler listelenir. Türkçe öğretmenliği alanından mezun olmak, Türkçe eğitimi alanında yüksek lisans yapıyor veya yapmış olmak, 35 yaşından gün almamış olmak, ALES’ten en az 70, YDS’den en az 50 puan almak…” şeklinde şartlar sıralanır. Bu şartları taşıyan kişiler başvuru yapar ve başvuranlar arasında mezuniyet notu dahil edilerek ortalama bir puan hesaplanır ve sıralama yapılır. İlk dörde giren kişiler mülakat ve yazılı sınava alınır. Bu sınavlardan alınan notlar da eklenir ve kazananlar liste şeklinde yayınlanır.

Akademik kadroya araştırma görevlisi olarak girdikten sonra da yüksek lisans veya doktora yapabilirsiniz. Daha sonra yapmanız gereken yayınlar ve meslekteki kıdeminize göre diğer unvanlara başvuru yaparak kariyer basamaklarını çıkabilirsiniz. Devlet üniversitelerinde alımlar yukarıda anlattığım şekilde yapılır ve bu kişiler devlet güvencesinde çalışırlar. Her ne kadar 657 sayılı memurlar kanununa bağlı olmasalar da, memurlar gibi iş güvencesine sahiplerdir. Ayrıca her unvan değişikliğinde maaşlarında ciddi değişiklikler olur.

Akademisyenlik Mesleği Hakkında

Bu meslek hakkında merak ettiğiniz veya bilmeniz gereken bilgileri uzun uzun anlatmak yerine, daha basit ve maddeler hâlinde aşağıda sıralamaya çalışacağım:
– Akademisyenler 2547 No’lu YÖK Kanunu’na bağlı çalışırlar. Doğrudan 657’ye bağlı olmamakla birlikte memurların sorumlu olduğu genel bazı kurallara uymakla yükümlüdürler.
– 2019 yılı itibariyle yeni göreve başlayan bir araştırma görevlisi yaklaşık 6 bin TL; profesör unvanına sahip bir akademisyen ise yaklaşık 10 bin TL maaş almaktadır. Ayrıca sınavlardan, fazladan girilen derslerden, çeşitli eğitimlerden de ödemeler ve akademik teşvik almaktadırlar.
– Akademisyenlik dışarıdan düşünüldüğü kadar zor bir meslek değildir. Fakat hayat boyu eğitimle iç içe olmak gerektiği için, yoğun bir çalışma temposu vardır.
– Akademisyenlerin mesai kavramı yoktur, çalışma düzenlerini kendileri derslerine, çalışmalarına ve idari işlerine göre belirlerler.
– Akademisyenler sık sık konferans, sempozyum, panel, açık oturum vs. toplantılara katılırlar. Bu toplantılarda kendi alanlarıyla ilgili konuşmalar yapar, çalışmalarını anlatır veya bilgiler verirler.
– Akademisyenler çeşitli görevler veya araştırmalar yapmak, eğitim almak veya çalışma yürütmek amacıyla yurt dışına gidebilirler.
– Akademisyenlerin genellikle üç duvarı kitaplarla kaplı kendilerine ait odaları olur ve gün içinde derste olmadıkları anlarda genellikle odalarında çalışma yaparlar.
– Akademisyenlerin toplumda saygın bir yeri vardır; çünkü onlar ülkemizin kalkınması için çok önemli görevler üstlenen genç dimağları yetiştiren kişilerdir. Ayrıca yaptıkları bilimsel çalışmalarla ülkemizin gelişmesinde çok ciddi katkıları vardır.
– Tıptan matematiğe, psikolojiden veterinerliğe, edebiyattan tarihe, sosyal bilimlerden doğa bilimlerine kadar üniversitede bölümü olan her alanda akademisyen olunabilir.
– Akademisyenlerin üniversiteler arasında tayin gibi bir şansları yoktur. Başka üniversitelere geçebilmek için ancak açılan kadrolara yeniden başvuru yapıp, sınavları geçebilmeleri gerekmektedir. Bununla birlikte eğitim amacıyla kadrosu kendi üniversitesinde kalmak şartıyla, başka üniversitelerde görevlendirilebilirler.

Orkun KUTLU

Orkun Kutlu