Göze Çay Pansumanı Yapmak
Tarih: 30 Eylül 2015 | Bölüm: Bilgisaçar | Yorumlar: 5 Yorum var.
Göze çay damlatmak, yani göze çay poşeti veya pamuğu koyarak göz pansumanı yapmak bazı göz rahatsızlıklarına ciddi anlamda iyi gelmektedir. Dinlenmiş siyah çay, antiseptik özellik göstermektedir. Bu yönüyle pamuğa dökülerek göz üzerine pansuman yapıldığında gözü dinlendirir ve mikropların – iltihabın çözülerek kaybolmasına yardımcı olur.
Bu konuda araştırma yapan bilim insanları, göz kapaklarına yapacağımız şekersiz siyah çay pansumanının göz kapağındaki iltihaplanmalar, arpacık, kirpik dibi iltihabı, göz kesesi iltihabı, göz kapağı yağlanmaları ve kirpiklerde kepeklenme gibi birçok rahatsızlığa iyi geldiğini ifade etmektedirler. Kuşkusuz bu yöntem, ciddi hastalıkların tedavisinde ancak ilaçlara yardımcı olacak bir tedavidir.
Göz banyosunun / pansumanının yapılışı şöyle olmalıdır: Kullanacağımız çay, demlendikten sonra soğumaya bırakılmış, dinlenmiş ılık çay olmalıdır. Çay mutlaka şekersiz olmalıdır; çünkü şekerli çay gözde mikrop üremesine neden olabilir. Ellerimizin ve kullanacağımız nesnelerin temizliğini sağladıktan sonra gözü kapatacak büyüklükte bir pamuğu ıslatacak kadar çay dökülür. Ilık ılık gözlerimizin kapağına kapatılır ve 5-10 dk öylece beklenir.
Dejavu Nedir?
Tarih: 29 Eylül 2015 | Bölüm: Bilgisaçar | Yorumlar: Yorum yok.
Sanırım her insan hayatında birkaç kez dejavu olmak duygusunu yaşamıştır; fakat dejavu nedir, nasıl olur bilmez veya merak etmez. Dejavu, Fransızca bir kelimedir ve anlamı “bir yeri daha önce görmüş olma veya bir olayı daha önce yaşamış olma” olarak açıklanabilir. Yani basit bir tabirle, yaşanmışlık hissidir.
Bazen günlük yaşam içerisinde bir şeye yöneldiğimizde, “Ben bu anı daha önce de yaşamıştım.” diye düşünürüz. Böyle bir his uyanır içimizde. O anın bizde bıraktığı etkiden midir, yoksa psikolojik olarak yer, zaman ve olay örgüsünün bizim için ifade ettiği anlamla mı ilgilidir bilinmez; ama hemen hemen her insan hayatında birkaç kez bu duyguyu yaşar.
Bilim insanları dejavu olma duygusunun, bazı psikolojik rahatsızlıklarla ilişkili olabileceğini araştırmışsa da bunun şizofreni, anksiyete gibi bilindik hastalıklarla bir bağını kuramamıştır. İlginç olan, epilepsi hastalarının kriz geçirmeden önce dejavu duygusunu yaşadıklarını ifade etmeleridir. Temporal lob epilepsisi denilen hastalıkta, kişinin ataklarından hemen önce dejavu duygusu yaşadığı yaygın olarak kayıt edilmiştir.
EFT ve Havale Nedir?
Tarih: 26 Eylül 2015 | Bölüm: Bilgisaçar | Yorumlar: Yorum yok.
İnternet bankacılığı geliştikçe, para transferleri de hep elektronik ortamlardan yapılır hâle geldi. Eft ve havale yapmak için bankaya giden insan sayısı her geçen gün azalıyor; çünkü artık elimizdeki akıllı telefonlarla bile, herhangi bir kişinin hesabına para aktarmamız mümkün. İşte tam bu noktada aklımızda eft ve havalenin farkları üzerine bir soru işareti beliriyor.
Öncelikle EFT bankacılık terimini açıklayalım. Bu kelime İngilizcedeki “elektronik fon transferi” kelimesinin kısaltması ile oluşmuştur. Türkçede yüklendiği anlam ise, “bir bankadan başka bir bankaya ait hesaba para aktarma işi” olarak tanımlanabilir. Buradan anlayacağımız üzere bir kişinin hesabına EFT yapabilmek için, mutlaka iki farklı banka arasında para transferi olması gerekir. Örneğin İş Bankası’ndaki hesabınızdan Halk Bankası’ndaki herhangi bir hesaba para gönderecekseniz, mutlaka EFT yapmalısınız.
Havale kavramı ise bir bankacılık terimi olarak, “aynı bankaya ait farklı hesaplar arasında para aktarma işi” olarak tanımlanabilir. Dikkat edilirse havalenin “aynı bankadaki farklı hesaplar” arasında olduğunu görürüz. Örneğin Garanti Bankası’nda bir hesabınız var ve para göndereceğiniz kişinin hesabı da Garanti Bankası’na ait. O zaman parayı ancak havale yaparak gönderebilirsiniz.
Divanü Lügati’t Türk / Kaşgarlı Mahmut
Tarih: 23 Eylül 2015 | Bölüm: Divanü Lügatit Türk | Yorumlar: Yorum yok.
“Türk Dilleri Sözlüğü” diye çevirebileceğimiz Divanü Lûgat-it Türk hakkında bilgilerimiz, gözleme dayanan ve karşılaştırmalı dilcilik yöntemine uyan bir eser olduğu için, Türk kültür tarihi bakımından olduğu kadar, Türk dili tarihi bakımından da üstün değerde bir kaynak eser niteliğindedir. Kaşgarlı Mahmut‘un, eserini yazarken o devir Türk ülkelerini birer birer dolaşarak notlar almış ve doğrudan doğruya kendi derlediği dil malzemesine dayanmış olması, eserinin değerini bir kat daha arttırmıştır.
Divanü Lûgat-it Türk’ü, yalnızca bir “sözlük” olarak nitelemek, ona haksızlık etmek olacaktır. Çünkü bu eser, Türk lehçelerinin dil ve ses özelliklerini ortaya koyup, Türk tarihini aydınlatacak ayrıntılı bilgiler vermesinin yanında; bundan bin yıl önce yaşayan Karahanlı Türklerinin yaşantılarını, kültürel özelliklerini, gelenek-göreneklerini, yemek kültürlerini, oyunlarını, inanç yapılarını ve maddi / manevi “kültür” kavramı içerisinde düşünülebilecek tüm değerler hakkında az veya çok bilgiler sunmaktadır. Bu anlamda Divan, yazıldığı dönem için bile büyük bir hazineyken, günümüz için paha biçilmez bir bilgi pınarıdır.
Divanü Lûgat-it Türk on birinci yüzyıl Türkçesinin ses bilgisi ve biçim bilgisi özellikleriyle ilgili bilgileri, söz varlığının gücünü, inceliklerini yirmi birinci yüzyıla ulaştıran bir bilgi hazinesidir. Kaşgarlı Mahmut’un 1072 yılında yazmaya başlayıp 1074 yılında tamamladığı Türk dilinin anıtsal eseri Divanü Lûgat-it Türk, yalnızca bir sözlük değildir.