Eş Sesli Kelimeler
Tarih: 20 Ağustos 2014 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 96 Yorum var.
Sesteş sözcükler olarak bildiğimiz eş sesli kelimeler, sözcükte anlam konu anlatımı içerisinde özellikle 5. sınıf öğrencileri tarafından karıştırılan bir konudur. Eş anlamlı ve zıt anlamlı kelimeler gibi anlaşılması ve örneklenmesi gayet kolay olan bu konuyu, aşağıda sunacağımız listemiz ve örnek cümlelerimizle kolayca kavrayacağınızı düşünüyoruz. Eş sesli sözcükler “yazılışları aynı; fakat anlamları birbirinden farklı kelimeler” şeklinde basit bir tanım yapmak mümkündür. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere sesteş sözcükler, birebir aynı yazılışa sahip oldukları hâlde Türkçenin gücünü gösterecek şekilde birden fazla anlama gelen kelimeleri kapsamaktadır.
Eş sesli kelimeler için en güzel örneklerimizden biri “yüz” sözcüğüdür. Bu sözcüğün TDK sözlüğünde tanımlanmış yaklaşık 20 tane karşılığı bulunmaktadır. Bu anlamları üç grup altında toplamamız mümkündür. Bunlardan birincisi “sima, çehre” anlamına gelen yüz sözcüğüdür. İkinci anlam “el ve bacak hareketleriyle su yüzeyinde kalma veya ilerleme” olarak açıklayabileceğimiz yüzmek anlamıdır. Üçüncü anlam ise, sayı olarak “100’ün yazıdaki karşılığı“dır. Bu üç anlam da “yüz” sözcüğü ile ifade edildiği için, bu kelime sesteş bir kelimedir diyebiliriz. Bu kelimeyi üç farklı cümlede kullanalım:
– Yüzünde kocaman bir sivilce çıkmıştı.
– Vücuttaki tüm kasları çalıştıran en güzel spor yüzmedir.
– Çobanın dağın eteklerine yayılmış tam yüz tane koyunu vardı.
Yukarıdaki üç cümlede de “yüz” sözcüğü kullanılmış; fakat hepsi farklı bir anlamı karşılamıştır. İşte sorularda sıkça karşımıza çıkan böyle cümlelerde “yüz” gibi kelimelerin eş sesli olduklarını, yazılışları aynı olduğu hâlde farklı anlamları karşıladıklarını söyleyebiliriz. Bu konuda dikkat edeceğimiz bir husus, yazılışları aynı olmadığı hâlde bazı sözcükleri eş sesli gibi düşünerek yaptığımız yanlıştır. Örneğin “hâlâ” sözcüğü ile “hala” sözcüğü sesteş değildir; çünkü iki kelimeden birinde kullanılan a harfi farklıdır.
Zıt Anlamlı Kelimeler
Tarih: 17 Ağustos 2014 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 21 Yorum var.
Sözcükte anlamın temel konu anlatımlarından biri olan zıt anlamlı kelimeleri, göstereceğimiz örneklerle kolayca anlayabileceksiniz. Zıt anlamlı kelimeleri, genel anlamda “eş anlamlı kelimelerin tam tersi” olarak düşünmek doğru olabilir. Nasıl ki eş anlamlı kelimeler, aynı anlamı karşılayan yazılışları farklı birden fazla kelime olarak ifade ediliyorsa; zıt anlamlı kelimeler de birbirinin tam tersi iki anlamı ifade eden kelimelerdir. Daha kapsamlı, ayrıntılı bir tanım yapacak olursak; “aralarında ters çıkarım ilişkisi bulunan, yazılışları birbirinden farklı anlamları ise birbirinin tam tersi olan iki farklı kelimeye” zıt anlamlı kelimeler denir.
“Siyah” ve “beyaz” sözcükleri birbirinin zıt anlamlısıdır; çünkü ifade ettikleri anlam birbirinin tam tersidir. Çalışkan denildiğimizde zihnimizde “bir iş, meslek veya sorumluluk konusunda çalışma azmi yüksek olan” anlamı gelir. Bu anlamın tam tersini karşılayan sözcük “tembel” sözcüğüdür. İşte “çalışkan” ve “tembel” sözcükleri zıt anlamlıdır diyebiliriz. Her sözcüğün zıt anlamlısı yoktur. Örneğin “deniz” kelimesinin zıt anlamlısı olarak “göl, okyanus, nehir” gibi kelimeler aklımıza gelmemelidir. Çünkü bir kelimenin zıt anlamlısı olabilmesi için, onun bir özellik veya nitelik bildirmesi gerekmektedir.
Öğrencilerin sıklıkla karıştırdıkları bir konu ise, “zıt anlam” ile “olumsuz anlam” farkıdır. Bu durum, yalnızca fiillerde karşımıza çıkar. “İnmek – çıkmak” gibi bazı fiillerin gayet tabii zıt anlamlısı vardır. Fakat “beklemek” fiilinin zıt anlamına “beklememek” demek doğru olmaz. Çünkü “beklememek” bu fiilin zıttı değil, olumsuzudur. Bu farka dikkat etmek gerekir. Olumsuzluk eki olan “-ma/-me” ile yapılan fiiller zıtlık ifade etmezler. Bu bilgi, sıkça sorularda karşımıza gelmektedir.
Aşağıda zıt anlamlı sözcüklerin listesi tablo şeklinde gösterilmiştir. Bu tablodan yararlanarak zıt anlamlı kelime örnekleri derleyebilirsiniz.
Eş Anlamlı Kelimeler
Tarih: 13 Ağustos 2014 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 19 Yorum var.
Türkçenin temel olarak 5. sınıf konu anlatımı içerisinde yer alan eş anlamlı veya anlamdaş kelimeler konusu, sözcükte anlamın girişinde verilen temel bilgilerden oluşmaktadır. Eş anlamlı kelimeleri şu şekilde tanımlamak mümkündür: “Yazılışları farklı olmalarına rağmen, bir veya birkaç anlamı aynı olan iki kelimeye denir.” Tanımdan anlaşılacağı üzere eş anlamlı kelimeler yazılışı veya söylenişi birbirinden farklı; fakat karşıladıkları en az bir anlam aynı olan sözcüklerdir. Bu kelimelere “anlamdaş” sözcükler de denilebilir; çünkü farklı iki kelime olmalarına rağmen anlamları aynıdır.
“Kara” ve “siyah” sözcükleri eş anlamlıdır. Çünkü “kara” sözcüğü TDK sözlüğünde “Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak; En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı; Kötü, uğursuz, sıkıntılı; Yüz kızartıcı durum, leke” şeklinde tanımlanmaktadır. Yani temel olarak “kara” kelimesinin üç anlamı vardır. Bu anlamlardan biri renk ifade etmektedir ve “siyah” kelimesinin anlamsal karşılığı ile aynıdır. Bunun için “kara” ve “siyah” sözcükleri eş anlamlıdır denilebilir. Bunun gibi; “okul – mektep”, “ayrım – fark”, “serüven – macera”, “kelime – sözcük”, “sağlık – sıhhat”, “hak – adalet”, “hediye – armağan” sözcükleri hep eş anlamlıdır.
Aşağıda eş anlamlı sözcüklerin listesi tablo şeklinde gösterilmiştir. Bu tablodan yararlanarak eş anlamlı kelime örnekleri derleyebilirsiniz.
Sözcükte Anlam
Tarih: 17 Eylül 2011 | Bölüm: Sözcükte Anlam | Yorumlar: 12 Yorum var.
Sözcük ve eş anlamlısı olan kelime, en kısa tanımıyla anlamlı ve işlevli ses veya ses birliğidir. O, gelmek, at, güzel, çocuk, ile, bu, ve, ah örneklerinin hepsi birer sözcüktür. Bu tanıma göre bu metinde araya bir boşluk bırakılarak yazılan her birliğin bir sözcük olduğu yargısına kimse itiraz etmeyecektir. Bununla birlikte bir metinde gelmek fiili, geldi, geliyor, gelmiş, gelen vb. farklı biçimlerde ortaya çıkabilir. Bunların her birini sözcük olarak saymak yanlış olmaz. Ancak bunların her biri aynı sözcüğün farklı bir ekle çekimlenmiş biçimidir ve taşıdıkları anlamlar sözlükte tek bir maddede verilir. Buna karşılık arapsaçı, açgöz, şeytan tüyü, arı kovanı gibi birden çok sözcükten meydana gelen örneklerde her bir örneğin sözlüklerde bulabileceğimiz anlamları vardır. Buna rağmen bitişik yazıldıkları için arapsaçı ve açgöz tek sözcük sayılırken, ayrı yazılan şeytan tüyü iki, arı kovanı gibi ise üç sözcük kabul edilecektir.
Sözcük, çoğu zaman, dilin kendi başına anlamı olan en küçük parçası, diye tanımlanır. Ağaç, hayal, dost gibi sözcükler buna örnektir. Bazı sözcükler ise tek başına anlam taşımayıp diğer sözcüklerle bir araya geldiğinde belli bir anlam ifade eder: için, gibi, göre vs. Sınavlarda sözcük anlamına dayalı sorular değişik soru biçimleriyle karşımıza çıkar. Kimileri “Aşağıdakilerden hangisinde altı çizili sözcük mecaz anlamıyla kullanılmıştır?” gibi bilgiye dayalı olduğu halde, kimileri “Aşağıdakilerden hangisinde “gün” sözcüğü ötekilerden farklı anlamda kullanılmıştır?” gibi sözcüğün cümle içindeki yorumuyla ilgilidir. Hatta yoruma dayalı sorular sözcük anlamıyla ilgili soruların çoğunu oluşturur.
Sözcük terimiyle ilgili içinden çıkılması zor başka durumlar da vardır: dişe diş “aynı biçimde, aynı araçları kullanarak“, baş başa “birlikte, beraberce” örnekleri ayrı yazılmış sözcüklerden meydan gelmekle birlikte sözlük anlamlan olan birliklerdir. Ayrıca üzümünü ye bağını sorma gibi cümle boyutunda olmakla birlikte aslında “yararlan, ama kaynağını araştırma” anlamına gelen bir deyimdir. Tek bir sözcükten ibaret olan öğeler de cümle olabilir: Dur!