Son Dönem Türk Şiiri
Tarih: 20 Temmuz 2014 | Bölüm: Edebi Akımlar | Yorumlar: Yorum yok.
1960’tan sonra İkinci Yeni dışında dikkati çekenler arasında Türkçeye yeni ifade imkânları sağlayanlar bulunmaktadır. Can Yücel (1926-1999), Kıbrıslı Osman Türkay (1927-2001), Talât Sait Halman (d. 1931) –aruzla rubaî denemeleri vardır-, Turan Oflazoğlu (d. 1932), Ahmet Necdet (Sözer) (d. 1933), Özdemir İnce (d. 1936), Hilmi Yavuz (d. 1936), Hüsrev H. Hatemi (d. 1939), Yüksel Pazarkaya (d. 1940) -Almanya’da bulunan yazar hem Türkçe hem Almanca şiir yazmakta ve çeviriler yapmaktadır-, Ataol Behramoğlu (d. 1942), Refik Durbaş (d. 1944), İsmet Özel (d. 1944) kendi yollarında devam etmekte olan şairlerdir.
Kıbrıs’ın sesini hamasî tonda duyurmuş olan Özker Yaşın’dan (d. 1932) farklı olarak Osman Türkay bütün zamanları ve mekânları uzayın sonsuzluğunda yakalamak ister. Şiirdeki sonsuz dağılıp birleşmeler, bol sıfatlı imajist üslûp, şiirinin özelliklerindendir. Sonsuzluk içinde çok somut sahneler, okuyucuyu zapteder. Gülten Akın (d. 1933) Halk edebiyatı geleneğinden başarıyla yararlanmış, eserlerinde kadının savunmasına da ağırlık vermiştir. İlk şiirlerinde kendi duyguları ve duygulanmalarına ağırlık verirken sonraları toplumsal konulara yönelmiştir.
1970’lerden sonra şiirimiz, adlarını daha önce andıklarımıza eklenen çok daha gençlerle (1950 doğumlular) birlikte, bu çizgilerde devam etmektedir Çok açık seçik ifadeden sonra, kapalılık arzusu, hattâ kelimeleri redde kadar giden yeni bir letrizm, anlaşılmazı çözmekten usanınca, vuzuh merakı şiirimizde sırasıyla birbirini takip etmektedir. Günümüz şiirinde geniş bir kitlenin, adı etrafında heyecanla birleştiği bir şair adı zikredemeyeceğim. 1920’lerin memleket şiirleri anlayışını günümüzde de devam ettirenlerin yanında, didaktik, ihtilâlci, dinî, bütünüyle anlamsız veya son derece kaba ve müstehcen yazıları şiir olarak sunanlar bir arada görünmektedir. Bunların dar okuyucu zümreleri vardır.