Atatürk’ün Türk Diline Verdiği Önem
Tarih: 29 Temmuz 2015 | Bölüm: Atatürk | Yorumlar: 3 Yorum var.
Ulu Önder Atatürk’ün Türk Diline, güzel Türkçemize verdiği önemi ve katkılarını, bu konu hakkındaki sözlerine bakarak anlamak mümkündür. Atatürk, dilin toplumlar için ne kadar önemli olduğunu bilmiş ve Türk dilini hak ettiği yere getirmek için çok önemli çalışmalar yapmıştır. Şimdi bu çalışmaları, Atatürk’ün sözleri ve düşünceleri ışığında anlatmaya çalışalım.
Atatürk’ün inkılapları arasında gösterilebilecek en önemli çalışmalarından biri, bugün “Türk Dil Kurumu” olarak bilinen “Türk Dili Tetkik Cemiyeti“nin 12 Temmuz 1932’de kurulmasıdır. Atatürk’ün Türk dili ve tarihi üzerinde çok ciddi ilgisi ve araştırmaları vardı. Türkçenin Osmanlı döneminde oldukça bozulduğunu ve yabancılaştığını gören Ulu Önder, dilimizin tekrar canlandırılması, özleştirilmesi ve köklerindeki gücüne yeniden kavuşturulması için ilim çevrelerini harekete geçirmiş, çalışmaları birebir takip etmiştir.
Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nde yerli ve yabancı araştırmacılar bir dizi kurultaylar yaparak, etimolojik, yöresel ve genel sözlükler hazırlamışlar, yeni Türk harflerinin geliştirilmesi üzerine araştırmalar yapmışlardır. Göktürk alfabesi ve yazısı üzerine eserler yazılmış, Türk dili ve edebiyatı için büyük önem arz eden Kutadgu Bilig, Divanü Lügati’t Türk gibi eserler hakkında araştırmalar yapılmış, eserler verilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk
Tarih: 22 Temmuz 2013 | Bölüm: Atatürk | Yorumlar: 8 Yorum var.
Yirminci yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti, üzerinde hain emeller besleyen batılı devletlerin “hasta adam” diye tabir ettikleri çaresizliğe sürüklenmiş ve Türk toprakları dört taraftan, yedi düvel tarafından işgal edilmeye başlanmıştır. Tarihi boyunca bir karış toprağını düşmana terk etmeyen ve başka bir milletin yularını boynunda taşımayacak kurt soylu Türk budunu, bu amansız savaştan zaferle çıkmanın hayallerini kurmaktadır.
Her karışına atalarımızın kanı dökülen bu toprakları, kağıt üstünde düşmanlara terk etme veya İtilaf Devletleri’nin himayesinde yaşama alçaklığını kabul edebilecek Osmanlı devlet yöneticilerine ve aydınlarına karşı, bir zamanlar Türk toprağı olan Selanik’ten bir güneş doğuyordu. O güneş, Türklüğün yeniden şerefli bir destan yazarak tarihin sayfalarına onurun, kahramanlığın ve bağımsızlığın timsali olarak yazıldığı o millî uyanışın yüce lideri Mustafa Kemâl ATATÜRK‘tü…
Bozkurt bakışlı bir Türk yiğidi olan Mustafa Kemal, yüzyılın tanık olduğu en büyük kahramanlık örneklerinin sergilendiği şeref taşan efsanelerin mimarıdır. (*) Anadolu’nun her karışında yüreği vatan, bayrak, din, millet ve namus aşkı ile dolu olan bir milletin uyanışını sağlayan, tüm dünyanın önünde saygıyla eğildiği bir dava adamı olarak kendisini Türk’ün atası olarak yüreklere kazımıştır.
Atatürk’ün Hayatı
Tarih: 21 Temmuz 2013 | Bölüm: Atatürk | Yorumlar: Yorum yok.
Atatürk’ün hayatı, bir kahramanlık destanıdır. O, Türk topraklarından bir Güneş gibi doğarak, milletimizin kurtuluşuna önderlik etmiş eşsiz bir liderdir. Yabancı devlet adamları ve halkların hayranlık duydukları Ulu Önder’in yaşamı bu anlamda çok ayrıntılı incelenmeli, araştırılmalıdır.
O, yüksek bir karaktere sahip olduğu için hem yedi düvelin üstesinden gelmenin askerî sırrına nail olmuş hem de Türk toplumuna çağdaş bir görüntü kazandırmak için ulusumuza ışık olmuştur.
Yüce Önder’in yaşamını ayrıntılı bir şekilde okumak için aşağıdaki bağlantıları kullanabilirsiniz. Ayrıca Atatürk’ün hayatını özet şeklinde kısaca okumak isterseniz “Atatürk’ün Hayatının Özeti” sayfamızdan yararlanabilirsiniz.
Atatürk’ün Kısaca Hayatı / Özet
Tarih: 21 Temmuz 2013 | Bölüm: Atatürk | Yorumlar: 49 Yorum var.
Atatürk’ün hayatını kısaca özetlemek, yüzyılın en büyük şahsiyetini ve Türk ulusunun kurtuluşu örneğiyle tüm emperyalizm düşmanlarına esin kaynağı olan büyük bir dava adamını anlatmak için çok yetersiz kalacaktır. Fakat Atatürk’ün yaşamını bir bütünlük içinde kısaca görmek isteyen kişiler için aşağıdaki biyografi kısmen kâfi olacaktır. Ulu Önder’in yaşamını daha iyi öğrenebilmek için “Atatürk’ün Ayrıntılı Hayatı” sayfamızdan yararlanabilirsiniz.
1881 yılında Selanik’te doğdu. İlk öğrenimini ve askerî öğrenci olarak orta öğreniminin bir kısmını Selanik’te yaptı. Manastır Askerî Lisesi’ni bitirdi. 1902 yılında Kara Harp Okulu’ndan, 1905 yılında Harp Akademisi’nden mezun oldu. Orduda çeşitli vazifeler aldı. 1913 yılında Sofya’da Ataşe Militer olarak bulundu.
Birinci Dünya Harbi sırasında, Çanakkale Muharebelerinde, Tümen Komutanı olarak görev yapıı. 1916 yılından itibaren, Doğu ve Güney cephelerinde Kolordu ve Ordu Komutanlığı yaptı. Bitlis ve Muş’u düşman işgalinden kurtaran kuvvetlerin başındaydı. Filistin ve Suriye cephelerinde görev aldı.
Mondros Mütarekesi’nden sonra Sevr Anlaşması hükümlerine dayanılarak ülkenin yabancılar tarafından işgali üzerine, son Osmanlı padişahı Vahdettin Han tarafından Anadolu’ya gönderildi. 19 Mayıs 1919′da Samsun’a çıkarak Türk millî mücadelesini başlattı. Amasya Genelgesi, Sivas ve Erzurum Kongrelerini topladı.
Askerî görevlerinden istifa ederek 23 Nisan 1920′de Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni topladı. Meclis Başkanı seçildi. 5 Ağustos 1921′de Başkomutanlık görevini üstlenerek Anadolu’nun Yunan işgalinden kurtarılması için mücadeleye devam etti. Sakarya Meydan Savaşı’nı kazandı. 19 Eylül 1921′de Meclis tarafından kendisine Mareşal ve geleneksel Gazi unvanı verildi.