Fihi Ma Fih / Mevlana Celaleddin-i Rumi
Tarih: 9 Aralık 2011 | Bölüm: Mevlana | Yorumlar: Yorum yok.
Mevlânâ’nın sohbetlerinin bir araya toplanması suretiyle meydana getirilen Fîhi Mâ Fîh’m ismi yazma nüshalarında Esrâr-ı Celîl, Esrâru’l-celâliyye, Kitâ-bü’n-nesâih li-Celâleddîn, Risâle-i Sultan Veled gibi farklı şekillerde geçmektedir. Ancak eser, sonraki dönemlerde daha çok Fîhi Mâ Fîh ismiyle tanınmıştır. “İçindekiler içindedir; ondaki ondadır; ne varsa ondadır” gibi mânâlara gelen bu ifadenin Muhyiddin ibnü’l-Arabî’nin el-Fütûlıâtii’l-Mekkiye isimli eserinde yer alan Kitâbıı’n-Fîhi Mâ Fîh ifadesinden mülhem olduğunu söyleyenler bulunmaktadır.
Mevzu bakımından herhangi bir tertibe tabi tutulmayan bu sohbetlerin kim veya kimler tarafından toplandığı kesin olarak bilinmemektedir. Ancak bu sohbetlerin toplanmasında Sultân Veled ile Hüsameddîn Çelebi’nin büyük rol oynadığı sanılmaktadır. Mevlânâ‘nın bu eserinde hakim unsur tasavvuf olup birçok bölümde doğrudan doğruya varlık birliği inancından, mutlak varlık ve zuhurundan, akl-ı kül venefs-i külden, kâinat, eflak, anasır ve devirden, dünya ve ahi-retten, insan, veli, nebi ve insan-ı kamilden, sülük ve derecelerinden, yakînden, aşk ve cezbeden bahseden Mevlânâ, ayrıca bu sohbetlerinde dinî, felsefî, ahlâkî görüşlerini, inanışlarını, şiir anlayışını, insan anlayışını, kadın telakkisini ve devrinin çeşitli sosyal ve tarihi problemlerini de bahis konusu etmiştir.
Rubailer / Mevlana Celaleddin-i Rumi
Tarih: 9 Aralık 2011 | Bölüm: Mevlana | Yorumlar: Yorum yok.
Rubailer Dîvân-ı Kebîr’de yer almasına rağmen ekseriyetle ayrı bir eser hâlinde toplanmıştır. Rubailerin bazıları Mevlânâ’ya ait, bazıları ise ona nispet edilmiştir. Bu eserlerde yüksek mânâlar, ince, derin mazmunlar görülür. Fikirlerin gidişi ile cümlelerin bağlılığının Mevlânâ ile tam bir ilgisi vardır. Bununla beraber, rubailerin Mesnevî ve gazellerin derecesine ulaşamadığı görülür.
Rubailerde bazen bir hikmet, bazen bir hakikat, bazen bir irşat, bazen de baştan başa bir güzellik gizlidir. Osmanlı döneminde ve İran’da da yayımlanan (Muhammed Bakır Şîrâzî, Rubâ’iyyât-i Mevlânâ Celâle ‘ddîn, Isfehân 1320) rubaileri, Abdülbaki Gölpınarlı (Rubailer, İstanbul 1964), M. Nuri Gençosman (Mevlânâ’nın Rubaileri III [Tam Metin/, İstanbul 1988) ve Şefik Can (Hz. Mevlânâ’nın Rubaileri III, İstanbul 1990-1991) Türkçeye tercüme etmişlerdir.
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Tarih: 9 Aralık 2011 | Bölüm: M, Ulular | Yorumlar: 5 Yorum var.
Adı tezkire yazarlarının ittifakı ile Muhammed, lakabı Celâleddin’dir. Ancak özellikle Mevlânâ, Mevlevî, Hüdâvendigâr, Mevlânâ Hüdâvendigâr, Mollayı Rûm, Mevlânâyı Rûm lakaplanyla; Belhî, Rûmî ve nadir de olsa Konevî nisbeleriyle anılan Celâleddîn Muhammed, bugün Afganistan’ın kuzeyinde yer alan Belh şehrinde 6 Rebiülevvel 604/30 Eylül 1207 tarihinde doğmuştur. Mevlânâ’nın Rûmî diye şöhret kazanması, uzun bir seyahattan sonra, Konya’ya gelip yerleşmesi, uzun müddet burada oturması, ömrünün büyük bir kısmını burada geçirmesi ve türbesinin burada bulunmasından dolayıdır.
Bahattin Veled, İslâm dünyasının önemli merkezlerinden biri olan Belh’te etkin bir bilgin ve sûfî olarak yaşamaktayken, XIII. asrın ilk yarısındaki mevcut ilmî ve siyasî ortamdan rahatsızlık duymuş, bütün aile fertleri ve çevresiyle hicreti tercih etmiştir. Hac maksadıyla yola çıkan Bahaddîn Veled, Nişabur, Bağdat, Mekke, Şam gibi şehirleri dolaşarak Anadolu’ya ulaşmış, bu arada aile yol boyunca büyük alaka görmüştür. Mevlânâ, babasının yanında geçirdiği bu ilk yolculuk esnasında birçok ünlü âlim ve sûfî ile karşılaşmış ve onların sohbetlerine tanık olmuştur.
Bahaddîn Veled ve maiyeti Lârende’ye yani bugünkü Karaman’a vardıkları zaman Mevlânâ ve ailesi için önemli gelişmelerin olduğu bir döneme de girilmiş oldu. Muhtemelen Lârende’de geçen yedi yıl zarfında Mevlânâ, kafilede yer alan Hâce Lâlâ Şerefeddîn-i Semerkandî’nin kızı Gevher Hatun’la evlendirilmiş, iki oğlu Sultân Veled ve Alâaddin Çelebi dünyaya gelmiş ve annesi Mümine Hatun vefat etmiştir.
Divan edebiyatının ve tasavvufi eserlerin en önemli isimlerinden olan Mevlana’nın belli başlı eserleri hakkında bilgi edinmek için, aşağıdaki başlıkları kullanabilirsiniz: | |
1. Mesnevi3. Fihi Ma Fih5. Mektubat |
2. Divan-ı Kebir4. Rubailer6. Mecalis-i Seb |