Karamanlı Nizami
Tarih: 27 Aralık 2011 | Bölüm: K | Yorumlar: Yorum yok.
Fâtih devrinin kasîde ve gazel şairlerinden olan Nizamî Karaman’da yetişmiş, iyi öğrenim görüp özellikle Farsçayı iyi öğrenmiştir. Güzel, yakışıklı, atak tabiatlı, eğlenceye düşkün bir genç olan Nizamî şiirlerinde daha çok dış görünüşe önem vermiştir. Bundan dolayı fikir noksanlığı ve anlam eksikliği şiirinin özelliklerinden biri olarak görülmektedir. Çok defa cinaslar, çeşitli benzetmeler ve kelime oyunları ile şiirindeki boşluğu örtmüştür. Bununla beraber Nizamînin şiirleri dış mükemmelliği bakımından XV. asrın en düzgün söyleyişlerine sahiptir.
Aruz veznine hâkimiyeti, hece tekrarları ve dolgun rediflerin yardımı ile şiirde bir ahenk oluşturduğu da görülmektedir Nizâmî’nin bilinen tek eseri divanıdır. Bu divanda Farsça gazel ve rubailer varsa da Türkçe şiirlerinin sayısı fazladır. Nizâmî’nin mürettep olan divanının başında kasîdeler, sonra gazeller yer almaktadır. Daha sonra murabba, muhammes, kıt’a, rubaî ve müfredler gelir. Sonunda da Farsça şiirler yer almaktadır.
Nizâmî’nin divanında 11 kasîde bulunmaktadır. Bunlardan ilki bir na’ttir. Diğerleri Karaman beyi İbrahim Bey, kardeşi Kasım Bey ve oğlu Pîr Ahmed Bey için yazılmıştır. Fâtih Sultan Mehmed için yazılmış “nergis” redifli bir kasidesi bulunmaktadır. Yine bu sultan için yazıldığı söylenen “kasr” kasîdesi ise, Pîr Mehmed Bey için yazılmıştır. Nizâmî’nin asıl şairliği gazellerinde görülür. Tezkire yazarları da şairin özellikle gazellerini beğenmiş ve övmüşlerdir. Şeyhî ile Nizami‘yi karşılaştırmaları ve onu diğerlerinden üstün tutmalada gazelleri sebebiyledir.