Machu Picchu / Dünyanın Yedi Harikası
Tarih: 11 Aralık 2011 | Bölüm: Dünyanın Yedi Harikası | Yorumlar: Yorum yok.
Machu Picchu (okunuş: Maçu Piççu veya Maçu Piçu , Quechua: Machu Pikchu), bugüne kadar çok iyi korunarak gelmiş olan bir İnka antik şehridir. 7 Temmuz 2007 tarihinde, Dünyanın Yeni Yedi Harikası‘ndan biri olarak seçilmiştir.
And Dağları ‘nın bir dağının zirvesinde, 2.360 m yükseklikte, Urubamba Vadisi üzerinde kurulmuş olup Peru’nun Cusco şehrine 88 km mesafededir. Şehir, İnka’lı bir hükümran olan Pachacutec Yupanqui tarafından 1450 yılları civarında inşa ettirilmiştir. İspanyol istilacılar 1532 yılında buraları işgal ederken sık dağlar arasında kalmış bu şehir, istilacılar tarafından fark edilmemiş ve bu sayede zarar görmemiştir. Machu Picchu 200’den fazla, merdiven sistemiyle birbirine bağlı olan taş yapıdan oluşur. Şehrin 3000 basamağı bugün hala gayet iyi durumdadır.
Kuruluş amacı ve anlamı bugüne kadar gelmiş olan tartışma konusudur. Günümüze gelmeyi başarmış bilimsel kanıt içerikli çok fazla ipucu bulunmamasından, sadece tahminler yapılabilmektedir. Bu yüzden o zamanlardaki adı bilinemeyen şehir, ismini bugün yakınlarda olan bir dağ zirvesinden almıştır. Şehrin tarım alanı olarak kullanılan teraslardan oluşan bölümleri, Eski Zirve (Quechua dilinde: Machu Picchu) denen dağın eteklerindedir. Şehrin sonunda ise Genç Zirve (Quechua dilinde: Wayna Picchu) yükselir.
Tarihçe
Şehirde içinde 100 den fazla insan iskeletinin bulunduğu 50 adetin üzerinde mezar keşfedilmiştir (ilk başlarda bunların %80i kadın olduğu sanılmış, ama sonraki incelemelerde eşit dağılım olduğu tespit edilmiştir). Bu keşfe istinaden şehrin, İnkalar’ın yetiştirme ve disiplin yeri olduğu teorisi geliştirilmiş. Ancak zamanımızda bu teori geçerliliğini yitirmiş durumdadır. Daha çok bugün kabul gören teori, şehrin 700 den fazla İnka asil ve din adamına ev sahipliği yapmış olduğudur.Dünya, Dünyanın Yedi Harikası, Dünyanın Yedi Harikası Nedir, Dünyanın Yedi Güzel Yeri, Güzel Yerler, Tarihi Eserler, Dünyanın Tarihi Eserleri, Dünyanın En Güzel Yerleri, Yedi Harika, Yedi Harika Nelerdir, Dünyanın Yedi Harikası Nelerdir, Dünyanın 7 Harikası İzle, Dünyanın 7 Harikası, Kurtarıcı İsa Heykeli, Kurtarıcı İsa Heykeli Nedir, Kurtarıcı İsa Heykeli Hakkında Bilgi, Dünyanın Yeni Harikaları, Dünyanın Yeni Yedi Harikası, Yeni Yedi Harika, Yeni 7 Harika, Kurtarıcı İsa Heykeli Dünyanın Yedi Harikası
1912 ve 1913 yıllarında Bingham şehri ortaya çıkarmaya başladı.1915’de Machu Picchu araştırmalarıyla ile ilgili bir kitap yayınladı. National Geographic Society’nin Nisan 1913 sayısını Machu Picchu şehrine ithaf etmesiyle meşhur oldu.
Şehrin aslında 2 yıl öncesinden keşfedildiği, ama şehrin altınlarının ABD’ye götürülmesi için Bingham’ın zaman kazanmak istediği iddia edilmektedir. Diğer bir yerlilerin iddiası ise, köylülerin çoktan 1901 yılında şehri keşfetmiş olduğu ve Bingham’ın keşfinin tesadüf olmadığıdır.
Kurtarıcı İsa Heykeli / Dünyanın Yedi Harikası
Tarih: 11 Aralık 2011 | Bölüm: Dünyanın Yedi Harikası | Yorumlar: Yorum yok.
Kurtarıcı İsa (Portekizce: Cristo Redentor), Brezilya’nın Rio de Janeiro şehrinde Corcovado Dağı üzerinde yer alan ve şehrin sembollerinden biri olan İsa heykelidir.
Dağın aşağı kısmında Tijuca Milli Parkı’nda bulunur. Corcovado 710 m. yükseklikte olup, muhteşem bir şehir manzarası sunar. Corcovado dağ treni, kıvrımlı bir yolu izleyerek dağın zirvesinin yakınına kadar gelir. 7 Temmuz 2007 tarihinde, Dünyanın Yeni Yedi Harikası’ndan biri olarak seçilmiştir.
Cristo Redentor
Dağın zirvesinde Heitor Silva Costa tarafından tasarlanan ve Fransız heykeltraş Paul Landowski tarafından beş yıl içinde gerçekleştirilen İsa heykeli (Portekizce: Christo redentor) bulunur. 1900 yıllarında son bulmuş ve 12 Ekim’de dikilmiştir. 30 m. boyundaki devasa heykel 8 m. yükseklikteki bir kaide üzerinde durur ve 1.145 ton ağırlığındadır.Türkçe, Türk Efsaneleri, Orta Asya, Destanlar, Gezi Yazısı, Alfabeler, Anlatım Bozuklukları, Cümlenin Öğeleri, Türkçe Kalem
Chichén Itzá / Dünyanın Yedi Harikası
Tarih: 11 Aralık 2011 | Bölüm: Dünyanın Yedi Harikası | Yorumlar: Yorum yok.
Chichen Itza (ya da okunuşuyla Çiçen İtza), Meksika’nın Yucatan Yarımadası’nda, Valladolid ve Mérida arasında yer alan, Kristof Kolomb öncesi dönemde kurulmuş bir Maya kentidir. Muhtemelen bir dönem Yucatan’ın dini merkezi olmuştur. Günümüzde Meksika’nın en çok ziyaret edilen ikinci arkeolojik sit alanıdır. Chichen-Itza’daki El Castillo (kale) adıyla tanınan Kukulkan (Kukuul Kaan) piramidinin yüksekliği üst platforma nazaran 24 m’dir. (10. yy. sonunda yüksekliği 40 m olan Uxmal’daki piramitten daha alçaktır.) 7 Temmuz 2007’de seçilen dünyanın yeni yedi harikasından biridir. Efsaneye göre kent 10.yy.’da Quetzalcoatl önderliğindeki Toltekler’ce alınmıştır. Kentteki önemli yapılar şunlardır:
Kale adıyla tanınan Kukulkan Tapınağı ya da Kukulkan Piramidi: Mayalar bu piramidi astronomi ve matematik bilgilerini ortaya koymak istercesine belirli bir sistemle inşa etmişlerdir. Örneğin 4 cephesinin her birinde 91 basamak yer alır ki, böylece 4×91’le bulduğumuz 364 sayısına en tepedeki düzlüğü (1) de eklediğimizde yıldaki günlerin sayısı olan 365’i bulmaktayız. Ayrıca, piramiti öyle bir şekilde yönlendirmişlerdir ki, ilkbahar ve sonbaharda ekinoksların gerçekleştiği an, piramite gelen güneş ışıkları piramitin çıkıntıları sayesinde, merdiven basamaklarının dibinde bulunan iki yılan başı yontusunun S’ler çizen bir gövde uzantısı oluşacak şekilde bir gölge oluşturmaktadır. (İki başlı yılan.)
Kral Mausoleion Heykeli
Tarih: 11 Aralık 2011 | Bölüm: Dünyanın Yedi Harikası | Yorumlar: 3 Yorum var.
Halikarnas’ta(bugünkü Bodrum), İÖ.353′te ölen Karya Kralı Mausolos için eşi Kraliçe Artemisia’nın yüklü yüklü bir para ödeyerek yaptırdığı anıt mezardır. 15.yy’dan önce bir deprem sonucu çöktü. Bugün büyük anıt mezarlar için kullanılan “mozole” sözcüğü Mausolos’un Halikarnas’taki bu anıtmezarından gelmektedir.
Bu eser bir anıt mezardır. Bugünkü anıtsal mezarlara mozole isminin verilmesinin kaynağı da bu yapıdır. Bugünkü adıyla Bodrum, o günkü adıyla Halikarnas olan yerde yani ülkemizdedir. MÖ 325 yılında Kraliçe Artemis tarafından kocası Mozolos adına yaptırılmıştır. Diğerleri gibi bu eser de yok olmuştur. Plinius’un bildirdiğine göre, dünyanın yedi harikasından biri sayılan Mausoleum, M.Ö. 350 de Mausolos için karısı Artemisia tarafından yaptırılmıştır.
“Farklı cephelerin süslemeleri ve mükemmelliği birbirini taklit eden farklı sanatcılar tarafından ele alındı. Leochares, Bryaxis, Skopas ve bazılarının düşündükleri gibi Timotheus’un sanatlarının seçkin mükemmelliği o yapıya dünyanın yedi harikası arasında ün kazandırdı.” Antik yazarlardan Vitrivius böyle söylüyor. Romalı tarihci Plinius’a göre pteron kare şeklindeydi ve çevresinde 36 tane ion stili sütun vardı. Her sütun arasında bir heykel dikiliydi. Pterondaki kabartmalar Amazonlarla Yunanlıların savaşını gösteriyordu. Pteron üzerinde yirmi basamaklı bir piramit vardı. Piramit beyaz paros mermerindendi. İskenderiye limanının karşısında bulunan paros adasından özel seçilmişti. En üstte quadrika (dört atlı araba) bunun üzerinde ise Mausolos ve Artemisia’nın heykelleri bulunuyordu.
Tüm istilalara ve doğal afetlere karşın Mausoleum İS. 1406 yılına dek ayakta kalmayı başarmıştır. Ta ki Alman mimar Schegelholt tarafından yapılan St. Peters kalenin yapımına dek. Bu zamana kadar 1500 yıl ayakta kaldı. Sadece basamakları görünen yapının derinlerine giderek elde ettikleri mermeri yakıp kireç yaptılar. Bazı kabartmalar duvar taşı olarak kullanıldı. Bazılarının üzeri silinerek oymalar kazındı. 1875 de Sir C. Newton kazılara başlar, bazı friz ve Mausoleon ile Artemision’un heykellerini ve büyük aslan heykelleri İngiliz Britich Museum’a taşındı.
Mausoleum’un yapımı yarılandığında Halikarnassos’un parası biter ve geri kalan bölümler özveri ile yapılır. Mausoleion alanı bugün açık hava müzesi olarak düzenlenmiştir. İçeri girildiğinde sağda Bodrum tipi bir ev görülmektedir. Solda görülen uzun yapı içinde Mausoleion’la ilgili kabartmalar, maket ve bazı çizimlerle yapıya ait mimari parçalar sergilenmektedir. Dünyanın yedi harikasından biri diye tanımlanan Mausoleion’un yükseldiği yer bugün bir çukur olarak görülür. Bu çukurun ne olduğunu anlamak için öncelikle kapalı sergi salonunun gezilmesi gerekir. Taban ölçüleri 32 x 38 metre boyutlarındaki Mausoleion, bir zamanlar uzun kenarı 242,5 kısa kenarı 105 metre olan geniş bir alanın kuzeydoğu köşesinde yükselmekteydi.
Antik yazarların anlattıklarına göre Mausoleion, dört bölümden oluşmaktadır. En altta yüksek bir kaide (podyum); onun üzerinde kenarlarında onbir, kısa kenarlarında dokuz olmak üzere 36 İon sütunlu tapınak şeklinde bir bölüm vardır; onun da üzerinde 24 basamaklı piramid şekilli bir çatı ve en tepede dört atın çektiği araba içinde Mausolos ve Artemisia’nın heykelleri yer almaktadır.
Halikarnas Mozolesi, Kral Mausollos için karısı ve kız kardeşi tarafından yaptırılmış bir mezar. Bodrum civarında yapılmış ve yapımı M.Ö. 350 yılında tamamlanmış. Tabanın üstünde kenarları heykellerle süslenmiş basamaklı bir podyum bulunuyordu. Süslü su mermerinden yapılmış lahit ve mezar odası, podyumun üstünde bulunuyordu ve İyonya tarzı kolonlarla çevrilmişti. Sıra sütunlar, yine heykellerle süslenmiş bir piramit çatıyı destekliyordu. Dört tane savaş atıyla çekilen bir savaş arabası heykeli ise piramidin tavanını donatıyordu. Halikarnas Mozolesi’nin toplam yüksekliği 45 m. idi ve 4 tarafındaki 4 heykelin her birini ayrı bir heykeltıraş yapmıştı. Bu heykeller, tanrıların değil de insanlar ve hayvanların heykelleri olmasından dolayı tarihte özel birer yer tutarlar. 16. yüzyıl boyunca Halikarnas Mozolesi iyi bir durumda korundu. 15. yüzyılda Haçlı Seferleri sırasında St. John şövalyeleri bölgeye geldiler ve bugün Bodrum Kalesi olarak geçen büyük bir kale yaptılar. Bu kalenin yapımında Halikarnas Mozolesi’nin nerdeyse bütün taşları kullanıldı.
Anıtın yüksekliği konusunda Latin yazarı Plinius bilgi vermektedir. Latinlerin dünyanın yedi harikası olarak gördüğü Mausoleion’un yüksekliği 180 İon ayağıdır. Bu da yaklaşık 55 metredir. Yirmi katlı bir apartmanın yüksekliği kadardır. Sergi salonundaki makette bu ölçü esas alınmıştır. Antik yazarlar yapının mimarının Pytheos olduğunu kaydetmektedir. Ayrıca Satyros’un adı da geçmektedir. Vitruvius, M.Ö. IV. yüzyılın en önemli dört heykeltraşının bu yapıda çalıştığını kaydetmiştir. Doğuda Skopas, batıda Leokhares, kuzeyde Bryaksis, güneyde Timotheos çalışmıştır. Bryaksis, Karyalı bir sanatçıdır. Diğer sanatçılar Yunanistan’dan getirilmiştir. Dört atlı arabayı Mimar Pytheos’un yaptığı söylenmektedir.