Anlatım Bozuklukları – Konu Anlatımı / 2
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 1 Yorum var.
Her cümle belli bir düşünceyi, duyguyu aktarmak için kurulur. Bu cümlenin, ifade edeceği anlamı açık ve anlaşılır bir biçimde ortaya koyması gerekir. Ayrıca mümkün olduğunca gereksiz unsurlardan arındırılmış olmalıdır bu cümle. İşte bu özelliği göstermeyen cümleler, anlatım bakımından bozuktur.
Bu konu sadece anlamla ilgili olmayıp dilbilgisi ile de ilgili özellikler de gösterdiğinden, daha önceki konuların, özellikle cümle öğelerinin çok iyi bilinmesi gerekir.
Bu alanda sorulan sorular değişik özellikler gösterir. Bazen bir cümle verilir ve “Bu cümledeki anlatım bozukluğu nasıl giderilir?” diye sorulur, bazen de “Aşağıdakilerden hangisinde anlatım bozukluğu vardır?” şeklinde sorulur.
Anlatım bozukluklarını anlama ve yapıya dayalı bozukluklar olmak üzere iki grupta toplayabiliriz:
1. Anlama dayalı bozukluklar:
Bu bozuklukları birkaç bölüme ayırarak inceleyebiliriz.
* Gereksiz sözcük kullanılması
* Cümlede belirsizlik bulunması
* Birbiriyle çelişen ifadelerin bulunması
* Sözcüğün anlamca cümleye uymaması
* Sözcüklerin yanlış eyleme bağlanması
* Mantık hatasının olması
* Deyimin yanlış anlamda kullanılması
* Sözcüğün yanlış yerde kullanılması
* Bazen de bu belirsizlik noktalama işaretleriyle giderilir.
Örneğin; “Yaşlı adamın yüzüne dalgın dalgın baktı.” cümlesinde “dalgın dalgın” bakanın “yaşlı” olduğunu belirtmek için, “yaşlı” dan sonra virgül gelmelidir. Aksi takdirde “yaşlı” sözü adam isminin sıfatı olacaktır.
Anlatım Bozuklukları – Konu Anlatımı / 1
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 5 Yorum var.
ANLAM BAKIMINDAN
ANLATIM BOZUKLUKLARI
1) Gereksiz Sözcük Kullanma:
Bir cümlede anlamları aynı olan veya anlamca biri diğerini içeren sözcüklerin birlikte kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar. Dile özen göstermek yalnızca yazarların görevi değil hepimizin görevi olmalıdır. Sözcükleri cümle içinde gereksiz kullanımı anlatımın gücünü azalttığı gibi dile özen göstermenin de belirtisidir.
* Kulağıma eğilerek alçak sesle bir şeyler fısıldadı.
* Bu yol yaya yürümekle bitecek gibi değil.
* Onlar da beş yıldır karşılıklı mektuplaşıyorlar.
* Geçmişteki hatıralardan bir şikayetim yok
* Ülkemizin sorunları bitmiyor ,tükenmiyor
* O günleri daha henüz dün gibi hatırlıyorum
* Bu gece ısı sıfırın altında eksi beş derece olacak.
* Gülmesinin nedeni bugün iyi bir haber almasındandır.
* Onunla ilk tanışmamızı unutamam.
* Dün gece uyurken gördüğü rüyayı anlattı.
* Sanki dalgasız bir deniz gibiydi yüzü.
* Sana söyleyeceğim bu gizli sırlarımı kimseye söyleme.
* Yaptıklarını kendi ağzıyla itiraf etti.
* Havada beyaz kar taneleri uçuşuyor.
Anlatım Bozuklukları – Uygulamalar
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 4 Yorum var.
Ekşi yiyecekleri az , acıyı ise hiç yemezdi.
Ekşi yiyecekleri az yerdi, acıyı ise hiç yemezdi.
Bu yazıyı değil okumak, anlamak bile imkânsız.
Bu yazıyı değil anlamak, okumak bile imkânsız.
Ben ona ağabey, o da bana kardeşim derdi.
Ben ona ağabey derdim, o da bana kardeşim derdi.
Toplantıda pasta ve meyve suyu ikram edildi.
Toplantıda meyve suyu ve pasta ikram edildi.
Biricik arzum bu yılki sınavı kazanmak ve iyi bir bölüme girmemizdir.
Biricik arzum bu yılki sınavı kazanmanız ve iyi bir bölüme girmenizdir.
Bu işi ben ve sen yapmalısınız.
Bu işi ben ve sen yapmalıyız.
Kendisine bütün sınıf adına teşekkür eder ve tebrik ederim.
Kendisine bütün sınıf adına teşekkür eder ve kendisini tebrik ederim.
Anlatım Bozuklukları – Örnek Cümleler
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 2 Yorum var.
Sözcüklerin seçiminde yanlışlık yapıyoruz…
Düşüncelerimiz arasında ayrıcalık giderek büyüyor. (ayrım)
Bahçeye ektiğin elma fidanı kurumuş. (diktiğin)
Ali’nin saçları büyümüş. (uzamış)
İnsanlar, hırsızlık, dolandırıcılık, gibi bayağı hünerlerden uzak durmalı. (davranışlardan)
Toplum içinde bu çekimserlik niye? (çekingenlik)
Bu makine iyi resim çekmiyor. (fotoğraf)
İçeri girdi, önce kendini tanıştırdı. (tanıttı)
Her girişimden çekinmez. (Hiçbir)
Anlamca çelişen sözcükleri bir cümlede kullanıyoruz…
Bundan aşağı yukarı tam üç yıl öncesiydi. (olasılık – kesinlik)
Herhalde onlarda gelecek sanırım. (kesinlik – olasılık)
Eminiz ki saat üçte burada olsa gerek. (kesinlik – olasılık)
Bize öyle geliyor ki bunlar kaçmış olsa gerek. (kişisel görüş – olasılık)