Anlatım Bozuklukları – Karma Cümleler
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 1 Yorum var.
Fazlalık, genellikle eş anlamlı kelimelerin bir arada kullanılmasından kaynaklanır:
» Yarı karanlık, loş bir yerde oturdular.
» Henüz sınava daha var.
» Size bir örnek daha vereyim meselâ.
» İptal edilen sınav yinelenecek ve tekrarlanacak.
» Hayat bir yaşam mücadelesidir.
» Problemi çözebilecek alternatif seçenekler sunulabilir aslında.
» Çocukların eğitim ve terbiyesiyle ilgilenmeliyiz.
» Eğer merak etmezseniz anlatmayayım.
» Yaklaşık iki yıla yakın bir zamandır Konya’da oturuyorlar.
» Sorunlarımızı çözmeden meselelerimizi halledemeyiz. İşte bütün problemimiz bu!.
Kısaltmalardan sonra, kısaltmaya dahil kelimenin tekrar söylenmesi fazlalıktır: ÖSS sınavı (Öğrenci Seçme Sınavı sınavı), ÖSYM merkezi (Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi merkezi), GAP projesi (Güneydoğu Anadolu Projesi projesi), TBMM meclisi (Türkiye Büyük Millet Meclisi meclisi), ÜNTV televizyonu (Üniversite Televizyonu televizyonu) gibi.
Anlatım Bozuklukları – Uygulamalar
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 4 Yorum var.
Ekşi yiyecekleri az , acıyı ise hiç yemezdi.
Ekşi yiyecekleri az yerdi, acıyı ise hiç yemezdi.
Bu yazıyı değil okumak, anlamak bile imkânsız.
Bu yazıyı değil anlamak, okumak bile imkânsız.
Ben ona ağabey, o da bana kardeşim derdi.
Ben ona ağabey derdim, o da bana kardeşim derdi.
Toplantıda pasta ve meyve suyu ikram edildi.
Toplantıda meyve suyu ve pasta ikram edildi.
Biricik arzum bu yılki sınavı kazanmak ve iyi bir bölüme girmemizdir.
Biricik arzum bu yılki sınavı kazanmanız ve iyi bir bölüme girmenizdir.
Bu işi ben ve sen yapmalısınız.
Bu işi ben ve sen yapmalıyız.
Kendisine bütün sınıf adına teşekkür eder ve tebrik ederim.
Kendisine bütün sınıf adına teşekkür eder ve kendisini tebrik ederim.
Anlatım Bozuklukları – Örnek Cümleler
Tarih: 22 Eylül 2011 | Bölüm: Anlatım Bozuklukları | Yorumlar: 2 Yorum var.
Sözcüklerin seçiminde yanlışlık yapıyoruz…
Düşüncelerimiz arasında ayrıcalık giderek büyüyor. (ayrım)
Bahçeye ektiğin elma fidanı kurumuş. (diktiğin)
Ali’nin saçları büyümüş. (uzamış)
İnsanlar, hırsızlık, dolandırıcılık, gibi bayağı hünerlerden uzak durmalı. (davranışlardan)
Toplum içinde bu çekimserlik niye? (çekingenlik)
Bu makine iyi resim çekmiyor. (fotoğraf)
İçeri girdi, önce kendini tanıştırdı. (tanıttı)
Her girişimden çekinmez. (Hiçbir)
Anlamca çelişen sözcükleri bir cümlede kullanıyoruz…
Bundan aşağı yukarı tam üç yıl öncesiydi. (olasılık – kesinlik)
Herhalde onlarda gelecek sanırım. (kesinlik – olasılık)
Eminiz ki saat üçte burada olsa gerek. (kesinlik – olasılık)
Bize öyle geliyor ki bunlar kaçmış olsa gerek. (kişisel görüş – olasılık)