Türkiye’nin Jeopolitik Konumu Nedir?
Tarih: 10 Temmuz 2018 | Bölüm: Bilgisaçar | Yorumlar: 1 Yorum var.
Dünyanın bazı yerleri, çeşitli yönleriyle özel konuma sahiptir. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bazı bölgelerin jeopolitik konumunun önemi üzerinde durmak gerekir. Jeopolitik kavramı, “bir ülkenin veya bölgenin coğrafya, tarih, ekonomi, nüfus… vb. özelliklerinin o ülkenin dünya politikasındaki yerini ve önemini etkilemesi” olarak tanımlanabilir. Bu etki genellikle olumlu yönde olur ve devletlerin dünya gücü hâline gelmesinde ciddi öneme sahiptir.
Geçmişten bugüne bazı bölgelere yakın kurulan veya stratejik önemi olan yerleri elinde bulunduran devletler, hep dünyanın sayılı güçlerinden olmuştur. Örneğin binlerce yıl öncesinde İpek Yolu‘na hakim olan devletlerin dünya siyasetinde gücü hep yüksek olmuştur. Boğazlar, büyük denizler, ulaşım şartları, yer altı ve yer üstü kaynakları, tarihi eserler, dini merkezler, iklim koşulları, tarım alanları, ticaret merkezleri, su kaynakları, nüfus yoğunluğu… gibi şeyler bir yerin jeopolitik konumunu belirler.
Türkiye’nin jeopolitik konumu çok önem taşımaktadır. Dünyanın gözbebeği gibi bir bölgede kurulan Türkiye Cumhuriyeti, jeopolitik konumu etkileyen etmenlerin birçoğunu taşımaktadır. Bugün dünya üzerinde herhangi bir yer seçip devlet kurmak istesek, burası yine Türkiye olurdu sanırım. Çünkü dünyada ülkemiz kadar zengin kaynaklara, tarihi yapılara vs. sahip bir ülke daha yoktur. Şimdi ülkemizin jeopolitik konumunun hangi yönlerden önemli olduğunu sırayla açıklamaya çalışalım.
Dilin Millet Hayatındaki Yeri ve Önemi
Tarih: 6 Temmuz 2018 | Bölüm: Türkçe | Yorumlar: Yorum yok.
Dil, duygu ve düşünceleri ifade etmeyi sağlayan bir iletişim aracı olmanın ötesinde, milletlerin meydana gelmesinde ve varlığını devam ettirmesinde çok önemli bir temeldir. Milletler dil, inanç, kültür, soy gibi belli değerler üzerinde var olur ki bunlardan belki de en önemlisi dildir. Aynı dili konuşan insanlar, topluluk olmanın ötesine geçerek milli şuura sahip olur, ulus olur. Bunun için dilin millet hayatında çok büyük önemi vardır.
Milletler, tıpkı dil gibi canlı bir kavramı ifade eder. Doğar, büyür, yaşar ve belki de bir gün ölürler. Nasıl ki kültür bir millet için vazgeçilmez bir değerse ve insanlar kültürleri sayesinde bazı erdemlere, yaşayışlara, ahlâka vs. sahip oluyorlarsa; dil de bir milletin temel taşlarındandır. Çünkü dil bir topluluğun millet olmasını sağlar. Onlar arasında yeri doldurulamaz bağlar kurar. Onu ayakta tutar, yaşatır. Dilini kaybeden milletler, benliğini de kaybeder.
Dilin, milletlerin hayatındaki yeri ve önemini maddeler hâlinde sıralayıp, daha sonra genel olarak yorumlayalım:
- Dil bir milletin düşünce sistemini, muhakeme yeteneğini gösterir.
- Dil kültür mirasımızı gelecek kuşaklara aktarmamızı sağlar.
- Dil bir topluluğun millet olmasını sağlar.
- Dil sayesinde bireyler kaynaşır, birleşir ve millî bilinç kazanır.
- Dil milletlerin hayatta kalabilmesini sağlar.
- Dil düşüncenin sınırlarını belirler.
- Dil tarihimizi öğrenmemizi sağlar.
- Dil yeri doldurulamaz bir eğitim – öğretim aracıdır.
- Dil sayesinde toplumlar sanat yapar, üretir.
- Dil bir milletin erdemlerini, değerlerini ve kültürünü yansıtır.
- Dil maneviyatımıza ve inancımıza ait her şeyi saklar.
- Dil sayesinde bilim ve teknoloji üretilir ve geleceğe aktarılır.
- Dil sayesinde milletler sorgular, eleştirir, okur, yazar.
- Dil yetenekleriyle milletler yönetilir ve üretir.
Metin Türü Nedir?
Tarih: 10 Ocak 2018 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Her edebi metnin bir türü vardır. Bir metnin türünü bulabilmek için onun konusuna, dil – anlatım özelliklerine ve metnin başka özelliklerine dikkat etmek gerekir. Bunlar metnin türüne göre farklılık gösterdiği için, metnin birkaç özelliği onun türünü anlamamızı sağlayabilir. Her kademeden sınavda oldukça sık karşımıza çıkan bu konu hakkında ayrıntılı bilgi vermeye çalışacağız.
Hikaye ve roman gibi ortak özelliği olan birçok metin türü olduğu için, sadece bir özelliğine bakılarak metnin türünü belirlemek imkânsızdır. Bunun için türünü belirleyeceğimiz bir metnin birden çok özelliğine bakmamız gerekmektedir. Örneğin romanda da yer, zaman ve kişi kadrosu vardır, hikayede de. Ama romanda bu ögeler çok daha yoğun ve karmaşıktır. Hikayede ise ögeler sınırlı sayıdadır ve basit formdadır.
Edebiyatımızda “makale, deneme, roman, öykü, şiir, destan, efsane, söyleşi…” gibi birçok edebî tür bulunmaktadır. Bir amaca yönelik yazılan her yazı, bu metin türlerinden birine mutlaka örnek teşkil etmektedir. Yani her yazının bir türü vardır. Yazıların klişe bazı özellikleri, onların türünü ortaya koysa da sorularda net cevabı bulabilmek için aşağıda sıraladığımız bilgilere dikkat etmeniz gerekir.
Ana Dil ve Ana Dili Nedir?
Tarih: 15 Aralık 2017 | Bölüm: Dilbilim | Yorumlar: Yorum yok.
Dil, çok geniş bir kavram alanına sahiptir. Bu nedenle çok sayıda sınıflandırmaya konu olmuştur ve farklı terminolojiler içerisinde farklı anlamlar yüklenmiştir. Ana dil ve ana dili kavramları da birbirine sıkça karıştırılan iki terimdir. Bu terimler, aslında dilin farklı iki anlam yönünü işaret etmekte; fakat ilk bakışta bu nüans fark edilmemektedir. Bu yazımızda bu iki terimin özelliklerine ve farklılıklarına örneklerle değinmeye çalışacağız.
Ana dil, dillerin tarihsel gelişim içerisinde farklılaşmadan önce ses ve şekil yapılarının esasını teşkil eden ortak dili karşılamaktadır. Her dil bir kökten meydana geldiğine göre, bugünkü dillerin en eski halleri olmalıdır. İşte dillerin atası sayılabilecek en eski hâlleri ana dil terimiyle karşılanmaktadır. Örneğin Türkçe, bugün onlarca şive ve lehçeye ayrılmıştır. Türkçenin en eski zamanlarda kullanılan şekline “Ana Türkçe” denilmektedir.
Ana dil kavramı, TDK tarafından “kendisinden başka diller veya lehçeler türemiş olan dil” olarak tanımlamaktadır. Büyük diller, uzun yıllar içerisinde farklı coğrafyalarda farklı topluluklar tarafından lehçe, şive ve ağızlar doğurmuştur. Dil ailelerini oluşturan bu küçük dil gruplarının en eski hâli bir ana dil olarak kabul edilmelidir. Görüldüğü üzere ana dil kavramı dil bilimsel bir terimdir ve genellikle bu terminolojiyi kullanan makalelerde görülmektedir.