Eleştiri Türleri Nelerdir?
Tarih: 24 Mayıs 2013 | Bölüm: Eleştiri | Yorumlar: 2 Yorum var.
Eleştiri (tenkit), uzun zaman beğenmeme veya kusur bulma olarak kabul edilmiştir. Eleştiriyi, kişiden kişiye değişen zevkin bir sonucu olmaktan kurtarmak, onu, değişmeyen prensiplere göre değerlendirmek gerekitği fikri XIX. yüzyıldan itibaren yaygınlaşmaya başladı. Birtakım yeni tenkit metodları ortaya kondu ve eserler bunlara göre değerlendirildi. Doğuşları büyük ölçüde edebiyat akımlarına bağlı olan bu metotların başlıcaları şunlardır:
Tarihî Eleştiri: Bu metot, edebî eseri, yazarın hayatına, yetişme şartları ve devrin özelliklerine göre inceleme esasına dayanır. Bu görüşe göre eserden çok sanatkâr önemlidir. Eser, onu meydana getirene bağlı olarak açıklanmaya çalışılır ve daima ikinci planda kalır. Bu metot biyolojik, psikolojik ve fizyolojik tenkit gibi türlerin doğmasına yol açtı.
Sosyolojik Eleştiri: Bu tenkit anlayışı, edebiyatın kendi başına var olmadığı, toplum içinde yer tuttuğu ve toplumun bir ifadesi olduğu prensibinden hareket eder. Yazarı, eseri ve okuyucuyu sosyal şartlar belirlediğine göre, yapılacak iş müspet ilimlerdeki gibi davranmak ve sosyal şartlar üzerine eğilerek eseri açıklamaya çalışmaktır. Bu anlayışa göre eleştirinin konusu fizik kanunlannda olduğu gibi edebi eserleri “açıklamak, sınıflandırmak ve haklannda hüküm vermektir“.
Göreceli (izafî) Eleştiri: Bu anlayışa göre eleştiriye bir sınır koymak mümkün değildir. Herkes kendi zevkine ve şahsî düşüncesine göre edebî eseri değerlendirebilir. Bu anlayış değerler karışıklığına sebep olur.
Eleştiri
Tarih: 30 Eylül 2011 | Bölüm: Eleştiri | Yorumlar: 1 Yorum var.
Eleştiri Nedir? – Tanımı ve Özellikleri
Tarih: 30 Eylül 2011 | Bölüm: Eleştiri | Yorumlar: 11 Yorum var.
Bir sanat eserini çeşitli ölçütler çerçevesinde değerlendirmek, bir bütün olarak ele alıp her yönüyle ortaya koymak, anlaşılmasını ve değerinin belirlenmesini sağlamak amacıyla yazılan yazılara eleştiri adı verilir. 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında aynı kavram için tenkit, bu işi yapan insanlar için de münekkit terimi kullanılırdı. Günümüzde bilimsel çalışmalarda bu ifadeler görülmeye devam etse de eleştiri ve eleştirmen ifadeleri daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
Herhangi bir kişiyi, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlışlarını dile getirerek göstermek amacıyla yazılan kısa metinlerdir. Hedeflenen öğeyi doğru ve yanlış yönleriyle tanıtmayı amaçlayabileceği gibi, bu öğenin doğru tanıtılmasını sağlamayı ve bir değerlendirmeyi de hedef alabilir. Edebiyat sorunlarını ve yapıtlarını konu alan inceleme, yorum ya da değerlendirme olarak da tanımlanabilir.
Eleştiri okulları üçe ayrılır: Yansıtma, yaratma, dil. Yansıtma, eserin doğaya benzediğini savunur. Yaratma, eserin iç dünyasıdır, yani sanatçı. Dil ise, Rus biçimcilerinin yöntemidir ve eseri dil sistemi olarak görür.
Eleştiri Türünün Özellikleri
Tarihi Gelişimi ve Temsilcileri
Tarih: 30 Eylül 2011 | Bölüm: Eleştiri | Yorumlar: 1 Yorum var.
Eleştirmen, bazı ölçütler çerçevesinde bir sanat eserini ele alır. Bu ölçütler eleştirinin türünü belirler. Eleştiri yazılarını bakış açılarına göre gruplandırmak bizim konuyu daha rahat bir şekilde kavramamızı ve net bir şekilde bütün yönleriyle görmemizi sağlayacaktır. Eleştiri türleri her kaynakta farklı şekillerde yer alabilmektedir. Bazı kaynaklarda yalnızca temel birkaç eleştiri türünün adı verilirken bazı kaynaklarda bu sayı artabilmektedir.
Eleştiri türlerinin çokluğu veya azlığı bazı anlayış ve bilim alanlarının ortaya çıkmasıyla paralellik göstermektedir. Çünkü eleştiri yazısı herhangi bir sanat görüşünü veya düşünce sistemini temel alabilir. Dolayısıyla eleştiri türlerinin doğuşu düşünce sistemlerinin çeşitliliğiyle doğru orantılıdır, görüşü bize toparlayıcı bir çerçeve çizer. Örneğin feminizm, feminist eleştiriyi, dilbilim, dilbilimsel eleştiriyi beraberinde getirmiştir. Biz ise bu bölümde genel bir çerçeve kapsamında verdiği için Bilge Ercilasun’un Servet-i Fünûn ‘da Edebî Tenkit adlı eserindeki gruplandırmayı esas alacağız. Aşağıdaki ölçütler “Eleştiri neye dayanarak yazılır?” sorusunun cevabını verecek ve sanılanın aksine bu yazıların eleştirmenin kişisel görüşleri doğrultusunda gelişigüzel yazılamayacağını da kanıtlayacaktır.
Eleştiri de temeli düşünce olan yazı türüdür. Konu sınırlaması yoktur. Sanat, edebiyat ya da düşünce yazılarının içeriği ile bu içeriğin işlenişini, değerli ve değersiz yönlerini ortaya koyan bir yazı türüdür. Yazarın yazıyı kendine göre, yazıyı ilgilendiren topluma göre, kendi alanındaki diğer çalışmalara göre değerlendirdiği yazılardır.