Prof. Dr. Hasan Eren
Tarih: 4 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
Prof. Dr. Hasan Eren, 15 Mart 1919 tarihinde Vidin (Bulgaristan)’de doğdu. Annesi Mahmure Hanım, babası ise Mustafa Nuri Bey’dir. İlkokulu ve rüştiyeyi Vidin’de bitirmiş, daha sonra Bulgar Lisesine girmiş ve liseden 1936-37 öğretim yılında birincilikle mezun olmuştur. Lisede Bulgarca, Rusça, Fransızca derslerine ve özellikle de Türklerle ilgili bilgilere ulaşma konusuna önem vermiştir.
Macar Türkoloğu Gyula Nemeth Hasan Eren’in Türk diline olan ilgisi nedeniyle Budapeşte’de okumak isteyip istemediğini sorar. Olumlu yanıtı üzerine Ekim 1938’de Budapeşte Üniversitesine kaydını yaptırır. Üniversitenin Türkoloji bölümünün tek öğrenicisi Hasan Eren’dir.
Hasan Eren, Türkolojinin yanı sıra Moğolca ve Macar dili derslerine de devam eder. 1940 yılında “Türk Söz Bilgisine Katkılar” başlığını taşıyan bir yazı yazıp Türkoloji Bölümü Başkanı Gyula Nemeth’e sunduğunda Nemeth “Anlaşılan Türk dilinin etimolojik sözlüğünü siz yazacaksınız” demiştir. Bu görüşü 1999 yılında gerçekleşmiş ve Hasan Eren Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü adlı eserini yayımlamıştır.
1942 yılında doktora tezini sunar ve başarılı olur. 1946 yılında “Türk Söz Bilimi” alanında doçent unvanını alır. 1948 yılında Türkiye’ye gelerek Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde doçent olarak göreve başlar. Fakültede Çuvaşça ve Yakutça derslerine önem verir. Derslerinin yanı sıra Türk Dil Kurumu’nda çalışmalarına başlayan Prof. Dr. Hasan Eren, Türkçe Sözlük’ün ikinci baskısından itibaren sözlük çalışmalarına önemli katkılar sağlar. Hasan Eren, Türkçe Sözlük ile âdeta iç içedir ve onunla özdeşleşmiştir.
Prof. Dr. Mehmet Kaplan
Tarih: 3 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: 3 Yorum var.
05-03-1915 tarihinde Eskişehir Sivrihisar’da doğmuştur. Ortaöğrenimini Eskişehir’de tamamladı. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yeni Türk Edebiyatı asistanı, 1939′da lisans, 1942′de doktora, 1943’de doçent, 1952’de profesör oldu.
1958-1959’da Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde dekanlık ve rektör vekilliği görevlerinde bulundu. Kaplan’ın ilk yazıları 1930’ların sonunda Gençlik, İnkılapçı Gençlik dergilerinde göründü. 1943-1946 arasında İstanbul dergisinde yayınlanan inceleme ve eleştiri yazılarıyla tanındı. 1947’den sonra Hareket, Şadırvan, İstanbul, çağrı, Hisar, Türk Edebiyatı gibi dergilerde yazdı.
Önceleri incelemelerini metnin anlatım biçimine dayandırırken; daha sonraki yıllarda sanatçının kişiliği, biyografisi, psikolojisi gibi öznel etkenlerle metin arasında bağlantılar kuran bir yaklaşımla edebiyat tarihine yöneldi. Dilin yenileşmesi karşısında tavır aldı. Kaplan’ın yabancı dilleri: Fransızca, İngilizce, Almanca’dır. 23-02-1986 tarihinde aramızdan ayrılmıştır.
Görevleri
1939-1983 İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde asistan, doçent ve profesör.
1958-1960 Erzurum Atatürk Üniversitesi rektör yardımcısı, Edebiyat Fakültesi kurucu dekanı
1962-1983 Yeni Türk Edebiyatı Kürsüsü Başkanı
1973 İstanbul Üniversitesi senatosu üyeliği.
1974-1978 İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü Müdürü.
1982-1983 Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı
1983-1986 İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü Müdürü.
1983-1986 Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yüksek Kurul üyeliği.
1984-1986 Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde ve M. Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Türk Dili ve edebiyatı bilim dallarında lisans üstü eğitim. (Ayrıca Kültür Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilâtı komisyonlarında üyelik.)
Prof. Dr. Doğan Aksan
Tarih: 3 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
1929 yılında İzmir’de doğan Doğan Aksan, Ankara Atatürk Lisesini (1948), Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü (1952) bitirdikten sonra aynı fakültede asistanlığa (1954) atanmıştır. “Yabancı Dillerle Türkçe Arasında Anlam Benzerliği ve Alışverişi” başlıklı çalışmasıyla doktor (1958), “Genel Dilbilim Yönünden Halk Etimolojisi ve Türkçedeki Örnekleri” başlıklı çalışmasıyla doçent (1964), “Anlambilimi ve Türk Anlambilimi” adlı çalışmasıyla profesör (1972) olmuştur.
Doktora çalışmaları öncesinde Alexander von Humbolt bursu ile Bonn Üniversitesi Dilbilim Enstitüsünde (1957-1958) araştırmalar yapan Doğan Aksan, doktora sonrasında (1963) ve doçentlik sonrasında (1967) Frankfurt Üniversitesi Doğu Dilleri Kürsüsünde konuk öğretim üyesi olarak bulunmuş ve Türk dilbilimi dersleri vermiştir.
O yıllarda Türkiye’de dilbilim bölümleri bulunmadığı için Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdikten sonra dilbilime yönelen Doğan Aksan, akademik yaşamında Türkoloji ile dilbilimi buluşturmaya çalışmış, böylece dilbilimin Türkiye’de kendi kimliğini kazanmasını sağlamıştır.
Doğan Aksan bir yandan dilbilimin Türkiye’de kendi kimliğini kazanmasını sağlarken bir yandan da yurtdışında Türk dilbilimin tanınması doğrultusunda çaba harcamıştır.
Gerek Türk Dil Kurumu yönetim kurulu üyesi ve dilbilgisi kolu başkanı olarak çeşitli yayınların ve etkinliklerin ortaya konmasında gerekse Ankara Üniversitesinde dilbilimin önce anabilim dalı (1982), sonra bölüm olarak düzenlenmesinde (1991) Doğan Aksan’ın payı büyüktür. Ayrıca her yıl yapılması gelenekselleşmiş olan ulusal dilbilim kurultaylarının toplanması düşüncesini de 1987′de Doğan Aksan ortaya atmış ve bu yolla o tarihten bu yana Türkiye’de dilbilim alanında azımsanmayacak gelişmelere katkıda bulunmuştur.
Prof. Dr. Kazım Mirşan
Tarih: 3 Aralık 2011 | Bölüm: Önemli Türkologlar | Yorumlar: Yorum yok.
Doğu Türkistan’ın İli Nehri üzerindeki Kulca Kentinde, 4 Temmuz 1919′da dünyaya geldi. 1932′de öğrenimine İstanbul’da devam etti. Almanya’da Berlin Üniversitesi’nde ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nde inşaat yüksek mühendisliği okudu.
Almanca, Rusça, İngilizce, ve Türk lehçeleri (Tatarca, Özbekçe, Başkurtça, Tarançıca, Kaşkarlıkça (yani Uygurca), Kazakça, Kırgızca, Azerice, Türkiye Türkçesi ile kendi ana lehçesi olan, Tümenlikçe) dışında Yunanca, Latince, İtalyancayı meslek araştırmalarına yarayacak kadar bilen Mirşan, hayatının büyük bir kısmını Türk tarihi ile ilgili yeni tezler ortaya atarak büyük tartışmalara yol açtı.
Etrüsk Yazısını dünyada ilk defa okuyan Mirşan, Orhon-Selene Yazıtları üzerinde de incelemelerde bulundu. Atlantis olarak bilinen mitolojik uygarlığa ilişkin yeni iddialar ortaya attı. Bunun yanında Türk tarihiyle ilgili tartışma yaratacak yeni teoriler öne sürdü.
Yaşamı boyunca;
– Etrüsk Yazısını dünyada ilk defa okudu.
– Orhon-Selene Yazıtları üzerinde eşşiz incelemelerde bulundu.
– Onbinlerce yıllık Türk tarihini aydınlatıcı çalışmalar yaptı.
– Sölgentaş Mağarasında Türkçenin 16.000 yıllık izlerini buldu.