Cümle (Tümce) Nedir?
Tarih: 18 Eylül 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 4 Yorum var.
Dil temelde seslerden örülü bir yapıdır. Sesler bir araya gelerek önce heceleri sonra da kelimeleri oluşturur. Ortaya çıkan ilk dilin hangi özellikleri taşıdığını tam olarak bilemiyoruz. Bu konuda ileri sürülen kuramlardan bazı ipuçlarına ulaşsak da ilk dilin nasıl bir yapıya sahip olduğunu tespit etmek bugün için tam olarak mümkün değildir. Yani ilk dilde, önce sesler, sonra da seslerin kümelenmesinden oluşan kelimeler, zamanla kelimelerin belli kurallara bağlı olarak bir araya gelmesinden de cümleler ortaya çıkmış olabilir. Gelişim veya oluşum ne olursa olsun insanlar, duygu, düşünce ve isteklerini tam olarak anlatabilmek için dile sürekli yeni eklemeler yapmıştır. İhtiyaç ortaya çıktıkça kelimeleri değiştirmiş, gruplara ayırmış bu grupları da birbirine bağlayarak yeni ve büyük gruplar oluşturmuştur.
Kelimelerin eksiksiz bir grup oluşturabilmesi için anlamın tamamlanması gerekir. Herhangi bir konuda anlamın doğru ve etkin bir biçimde ortaya çıkabilmesi için sınırlama gerekmiştir. Başka bir deyişle, kelimeler her ne kadar birtakım kurallara bağlanarak dizilse de bu diziliş, hem anlamsal hem de yapısal olarak mecburen sonlandırılmıştır. Bu bağlamda, dilin etkin ve işlevli kullanılabilmesi için insanoğlu, hüküm ya da yargı bildiren büyük kelime gruplarını ortaya çıkarmıştır. Hüküm gruplarının oluşabilmesi için de zaman, şahıs ve dilek belirten bir yüklem gerekmiştir. İçerisinde belli bir zaman ve bu zamanda iş yapan (eden/olan) bir varlık taşıyan kelime grubu dil bilgisel ve anlamsal olarak tamamlanmış sayılmıştır.
Kelime (Sözcük) Nedir?
Tarih: 18 Eylül 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 12 Yorum var.
Kelime, anlamı veya görevi bulunan ve tek başına kullanılabilen ses veya sesler topluluğudur. Türk Dil Kurumu kelimeyi “Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük” olarak tanımlamaktadır. Kelimeler anlamlı veya görevli dil birlikleridir.
Kelimelerin genellikle anlamları vardır. dışarıda bir varlığı, bir nesneyi bir hareketi karşılarlar. Kelimeyi –ki kelimenin Türkçe karşılığı sözcüktür ve daha sık bu hâliyle kullanılmaktadır– okuduğumuz veya duyduğumuz zaman o varlık veya hareket gözümüzün önünde canlanır: kitap, daktilo, koyun, kuzu, cetvel, koşmak , yazmak…
Ancak, anlamı bulunmayan kelimeler de vardır: gibi, ile , ve , için , fakat, ama, kadar vb. Bunların anlamları yoktur ve hiç bir varlığı veya hareketi karşılamazlar. Cümlede anlamlı kelimelerle birlikte kullanılırlar. Onların manalarına yeni ifadeler katarlar: aslan gibi, onun için gelmiştim, sabaha kadar ağladı örneklerinde olduğu gibi.
Çekim Ekleriyle Yapım Ekleri Arasındaki Farklar
Tarih: 17 Eylül 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 1 Yorum var.
Çekim ve yapım ekleri arasındaki belirgin farklar, aşağıda sıralanmıştır:
a) Çekim ve türetim arasındaki en önemli ayrım, zorunluluk ilkesiyle ortaya çıkar. Bu özellik çekimin bir zorunluluk olarak yapılması, türetimin ise isteğe bağlı olarak yapılmasıdır. Zorunluluk ilkesi Türkçede bazı temel durum eklerinde (yalın, belirtme, yönelme, ayrılma) açıkça görülür. Ali çiçeklere baktı gibi bir örnekte bak- fiili, kendisine yalın ve yönelme durumu ekli iki unsur istemektedir.
Yine benzer şekilde Çocuk çiçekleri suladı gibi bir cümlede sula- fiili, kendisine çocuk gibi yalın durumda bir özne ve belirtme durum ekli bir nesneyi zorunlu olarak istemektedir.
b) Cümle bilgisi açısından ilgililik konuyla ilgili ikinci özelliktir. Çekim her ne kadar biçim bilgisinin bir parçası olsa da söz dizimi ile yakından ilgilidir. Kelimelerin belirli şekilleri sentaktik gerekliliğe bağlı olarak cümlede yer almak zorundadır. Türkçede öznenin yalın durumda olması ve nesnenin belirtme ekiyle verilmesi vb. durumlar bu yüzdendir. Çekim birçok durumda sentaktik nedenlerden dolayı oluşur ve söz dizimi için gereklidir. Türetimde, kelime kategorisinin değişmesi de söz dizimsel bir olaydır. Fakat ikisi arasındaki söz dizimsel ilginin farkı, türetilmiş bir kelimenin seçimi söz dizimsel bir gereklilikten kaynaklanmamaktadır. Yine burada durum eklerini ele almak zorundayız. Bilindiği gibi durum ekleri zorunlu olsun veya olmasın bir ana unsura bağlanmak durumundadır. Bu bağlanış yukarıdaki örneklerde olduğu gibi sentaktik bir zorunluluktan kaynaklanabilir veya fiilin anlamını daha da belirginleştirmek amacıyla yapılabilir. Yapım ekleri ile türetilmiş bir kelimenin kullanımı ise sentaktik bir zorunluluktan kaynaklanmaz. Dergiyi kitaplıkta bulamadı gibi bir cümle sentaktik ilgililik açısından incelenirse dergiyi ve kitaplıkta sözleri cümlenin ana unsuruna bağlanır. Fakat -IXk ekiyle türetilmiş olan kitaplık kelimesinin seçimi sentaktik bir gereklilikten değil, konuşanın tercihinden dolayı cümlede yer alır.
Türkçede Kelime Türetme
Tarih: 17 Eylül 2011 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 11 Yorum var.
Dilin söz varlığı durağan değildir. Söz varlığı gibi dilin her unsuru dinamik bir yapıya sahiptir. Her dönemde çeşitli ihtiyaçlardan dolayı yeni kelimelere gereksinim duyulabilir. Veya bazı kelimeler çeşitli nedenlerden dolayı kullanımdan düşebilir. Bütün bunları karşılamak için yeni kelimelere ihtiyaç vardır. Yeni kelimelerin dilin kendi olanaklarıyla yapılması arzu edilen bir durumdur. Fakat bazen alıntı kelimeler de yeni kavramlar için kullanılabilir.
Kelime yapımı, var olan biçimlerden veya biçimbirimlerden faydalanarak yeni kelimeler yapma işlemidir. Yeni bir kelime çok farklı yollarla yapılabilir. Türkçedeki en yaygın kelime yapım biçimlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
Türetme: Türkçedeki ana kelime yapımı eskiden beri işlek olan türetimle gerçekleşir. Türetim, isim ve fiil köklerine yapım ekleri getirilerek yapılır ve bu kelimeler sözlüğe girmeyi hak eder. İsim türetimi, isimlere ve fiillere isim türeten ekler getirilerek yapılır. Bazı isimden isim yapım ekleri arasında -IXk (kitaplık), -CX (sütçü), -IX (sulu), -cAk (yavrucak). -CA (Türkçe), -Daş (çağdaş), -Ar (beşer), -CXl (ben-cil) vb. sayılabilir. Fiillerden isim türetimine -mAk (yazmak), -mA (dondurma), -(X)k (yanık) -Ak (durak), -GX (saygı), -GXn (solgun), -gXç (bilgiç), -XcX (delici) vb. gibi ekler örnek olarak verilebilir.
Fiil türetimi, isim türetimi gibi, isim veya fiil köklerine fiil türeten ekler getirilerek yapılır. İsimleri fiilleştiren ekler arasında -IA (işle-), -Al (azal-), -A (kana-), -Ar (morar-), -sA (susa-) vb. sayılabilir. Fiillerin fiil olmasını devam ettiren eklerin bir kısmı cümlenin unsurlarını da etkilediği için oldukça önemlidir. Bunlar için fiil çatısı bölümüne bk.