- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Hüseyin Nihal ATSIZ’ın Fikir Yapısı ve Eserleri

atsız düşünceleri ve eserleriHüseyin Nihal Atsız, tanınmış bir tarihçi, şair ve Türkologtur. Onun tarihi araştırmaları onu milliyet ve Türk tarihi üzerine düşünmeye sevk etmiştir. Gökalp’tan sonra, Cumhuriyet döneminde Türkçülüğün önderi sayılır. Nihal Atsız, saf, katışıksız bir Türk milleti ister. Bu millet içinde Türk kanından olmayanların, Türkleşmiş olanların yeri yoktur. “Çanakkale’ye Yürüyüş” adlı kitapçıkta çingenelerin, Türkleşmiş diğer kavimlerin aramızda yeri olmadığını, bunların Türk milletinin saflığını bozduğu kanaatini beyan eder.

Bu bakımdan Türk milletinin esası dil değil, ırk ve kan olmalıydı, bir zenci Türkçe öğrense Türk mü olacaktı, der. Buna göre Türk topraklarında yaşamak hakkı Türkün olmalıdır.
Atsız, Türk kılıcının kınında paslanmaması gerektiğine inandığı için sık sık savaş yapılması taraftarıdır. Ona göre insaniyetperverlik köpekliktir. İnsaniyet milliyetçilikle asla bağdaşmaz.

Atsız, “Türk Tarihinde Meseleler” adlı kitabında Türk tarihinin aralıksız bir bütün olduğunu, halbuki Türk tarihinin sıralanmış bir bütün halinde konulmadığını, hükümdar sülâlelerinin zamanlarının ayrı devletlermiş gibi ele alındığını, Türk milletinin kurduğu çeşitli devletlerin hiçbirisini yaşatamamış, istikrara ulaşamamış durumuna düşürüldüğünü söyleyerek bütüncü tarih görüşünü açıklar. Türk tarihine bakışımız nasıl olmalıdır, sorusuna cevap arayan Atsız; Türk tarihinin Fransız, Alman tarihleri gibi basit olmadığını, Türk milletinin tarih başladığı zaman teşekkül ettiğini iddia eder.

Türk milletinin daha ümmetlikten çıkıp da millet olamadığını veya Cumhuriyet döneminde millet olduğunu söyleyenlere karşı, Atsız’ın bu iddiası çok önemlidir. O, Türk tarihini, anayurttaki, yabancı illerdeki Türk tarihi olarak ikiye ayırır (s. 12). Atsız, “Yeni bir tarih sistemi bulmak zorunda” olduğumuzu söyler. Milliyetçi olarak bu sistem nasıl olmalıdır? Atsız, “yeni tarih sisteminin amacını dileklerimize uygun olmalı ve bu sistem bize geçmişimizi en parlak şekilde göstermekle kalmamalı, aynı zamanda ilerisi için de yol çizmelidir” şeklinde tespit eder.



Atsız, Türk tarihinin meselelerini Türk tarihinin başlangıcı, kadrosu, çağları, isimlerin imlâsı, devletimizin kuruluşu gibi meseleler olarak bildirir. “Devamlı mücadele” fikrinden doğan hayat görüşü, Atsız’ı, toprağı kutsal saymaya ve hakikatin kaynağı görmeye sevk etmiştir.

“Mazi bizim atamızdır, toprak anamız.
Biri bizi yetiştirir, biri verir hız”
“Hakikat ne şu göklerin derinliğinde,
Ne suların şairâne serinliğinde…
Aristo’nun mantığında zerresi yoktur,
Fisagor’da Eflatun’da nebzesi yoktur.
O ne felsefenin ne de dinin hiçinde,
O toprağın asırlardan beri içinde…
Hakikatı bulmak için onu eşmeli,
Yükselmekten birşey çıkmaz, derinleşmeli.”

Topraktaki gizli hakikat, Atsız’a göre, mazidir. Çünkü insanı insan yapan mazidir. Nitekim o, “Kader” şiirinde “Maziye ırka, sancağadır iftiharımız” diyerek maziye verdiği önemi ortaya koyar. Atsız, Turancı Türkçü milliyetçiliğin en büyük temsilcisi olarak daima Altay ve Tanrı Dağlarının, Ötüken ormanlarının hayali ile yaşamıştır. Kader şiirinde;

“Hakanların dikilmeli Altay’da tuğları
Varsın cihanda olmaya görsün mezarımız”
beyti de son yazdığı “Sana Doğru” şiirindeki;
“Herkes bir özleyişle yaşar… Ben de öylece
Altaylar’ın ve Tanrıdağ’ın çevresindeyim”

beyti bunu ifade etmektedir. “Bir ülkünün mehabetinin zirvesinde” olan Atsız, kendisini daima “ırkının şeref taşıyan efsanesi” içinde yaşatmıştır. Buna bir “Ötüken metafiziği” ve “Tanrıdağ” mistisizmi demek mümkündür. Zaten millet hayatında dinî metafiziğe yer vermemiş ve itibar etmemiştir. Onun ırka öncelik veren Turancı milliyetçiliği, metot açısından objektif olandan öznel olanına doğru yönelir. Bu öznel olan da bir Ötüken mistisizmidir.

ulu türkçü nihal atsız otağı

Nihal ATSIZ Ata hakkında daha ayrıntılı bilgiler edinmek için Nihal ATSIZ Otağı’nı kullanabilirsiniz.

Kim Kimdir? sayfasına dön! «|