- Çokbilgi.com - https://www.cokbilgi.com -

Güzel Ahlâk Üzerine

güzel ahlak üzerineGüzel ahlaklı olmak üzerine kısa hikayeler dinlemiş, atasözleri, özdeyişler veya yazılar okumuşsunuzdur. Hepsinin ortak paydası, iyi ve doğru olanı öğütlemesidir. Çok insan ahkâm keser, fırsat arar ki ahlâki olgunluğa dair sözler söylesin. Bir nevi rahatlama yoludur çünkü. Belki bunlar hakkında konuşurken, insan kendisiyle hesaplaşıyordur. Kendine de mesajlar veriyordur veya farkında olmadan. Bu bir haz kaynağı oluyor hâliyle bir süre sonra ve doğamızın vazgeçilmez zaaflarını acımasızca terbiye ederken buluyoruz kendimizi.

Bir insan topluluğunu “toplum” veya diğer bir söylemle “cemaat” hâline getiren özellikler, insanlar arasında yazılı olmayan kurallar, ilkeler, bağlar, davranış kalıpları, dil becerileri, duyarlılıklar, inanç esasları… gibi millî ve manevî ögelerdir. Bunlar dikkatle incelendiğinde, toplumun her bireyi için itina ile sunduğu öğretilerin, öyle alelâde kalıplarla meydana gelmediği görülür. Bu ögelerin her birinin tarihsel gelişimi, uzunca bir oluşum süreci ve milletlerin benliklerini yansıtan karakter özellikleri bulunmaktadır.

Türk milletini örnekleyecek olursak, karakterimize işlemiş bazı ahlâkî değerlerimiz vardır. Konukseverlik milletimizin bir değer kalıbıdır. Eve gelen misafiri, ne koşulda olursa olsun en güzel şekilde ağırlamak, milletimize özgü bir ahlak kuralıdır. “Tanrı misafiri” kavramı, başka birçok millette yoktur. Ve misafiri baş köşede oturtmak, onu en rahat yerde uyutmak, ona evdeki en güzel yemeklerden ikram etmek, gece onu rahatsız etmemek için ayak parmaklarının üzerinde yürümek, uzun zamandır eve gelmeyen biri geldiğinde ayaklarına demir atmak, giderken tekrar dönsünler diye arkalarından su dökmek, misafire hesap ödetmemek… gibi ahlâki özellikler yalnızca milletimize özgüdür. Bu değerler, Türk milletinin inanç, kültür ve ahlâk esaslarıyla çok uzun zamanlarda şekillenmiş; Türklüğün var olduğu büyük tarihi sürecin ürünü olarak, her asırda değişip gelişerek günümüze kadar gelmiştir.

Kuşkusuz milletlerin ahlak esasları, yaşadıkları çağın gereklerine uygun olarak yeniden şekillenmiştir. Fakat bu olay, genellikle DNA gibi genlerimize işlemiş bazı kalıp değerlerden uzaklaşmadan gerçekleşmiştir. Doğru olanı da budur. Pergelin bir ayağını Türk millî kültürü ve ahlâkının özü üzerinde sabitleyip, diğer ayağıyla dünyadaki güzel evrensel  değerleri edinerek toplumlar kendilerini ileriye taşıyabilir. Belki her millet kendisi için aynı şeyleri düşünecektir. Bugün var olma sebebi olarak ahlâkını, inancını ve kültürünü işaret eden nice milletler vardır. Bu da insanların güzel ahlâka ne kadar önem verdiğini göstermektedir.



Birçok konu için söylenen bir anekdot, güzel ahlâkın toplumlar için önemini gösterebilir: Kurtuluş mücadelesi verdiğimiz yıllarda, Çanakkale Savaşı’nda yedi millet karşısında şerefini korumayı başaran Türk milleti karşısında çaresizliğe düşen yabancılar, “Türkleri öldürebilirsiniz; fakat asla yenemezsiniz.” sözünü söyler olmuşlardır. Ve topla tüfekle Türklüğe asla hükmedemeyeceklerini gördüklerinde, çözüm yolunu göstermek için şöyle bir canlandırma yapılmış. Devlet büyüklerinin bulunduğu bir havuzlu bahçede, havuzun içerisine bir balık atılmış. Ve oradaki rütbeli askerlerden birinden, havuza atlayarak balığı yakalaması istenmiş. Asker havuza atlamış, bir saat boyunca balığı yakalamak için bütün enerjisini tüketmiş, denemediği  yöntem – dalış şekli kalmamış; fakat bir türlü balığı yakalayamamış. Bunun üzerine komutan askerlere emretmiş: “Hemen havuzun içindeki tüm suyu boşaltın!” Su boşalınca, balık armut gibi kalıvermiş ortada. Ve sonra tekrar emretmiş: “Git o balığı al ve getir!” Asker gidip balığı kolayca alıp, getirmiş.

Burada verilmek istenen mesaj şudur: TÜRK milletinin çevresini saran kültür, inanç ve ahlâk değerleri, tıpkı bu havuzdaki su gibidir. Bu havuzdaki su durduğu sürece, (zıpkın, ağ gibi bir şey kullanmaksızın, elleriyle) balığı yakalayamazlar. İşte Türklüğü yok etmenin tek yolu; Türk ahlak, inanç ve kültür değerlerini yıkmak olmalı ve işe böyle başlanmalıdır. Nitekim bugün dünyadaki güç odakları, Türklüğün karşısında net bir şekilde bu tavrı ortaya koymaktadırlar.

Yukarıda anlatılanlar, millî değerleri örneklemektedir. Bununla birlikte, evrensel ahlâk değerleri de bulunmaktadır. Değer yargıları, aslında her toplum için ayrı ayrı olsa da, insanın yaratılışının gereği olarak varlığını tamamlayan evrensel güzel ahlak değerleri bulunmaktadır. İşte bunlar, dünyanın neresine giderseniz gidin; cinsiyeti, milliyeti ve inancı ne olursa olsun bütün insanlar için mutluluk, huzur ve iyi insan davranışları olarak kabul edilmektedir. Çağdaş toplumlar içerisinde kirli olmayı, yalan söylemeyi, hırsızlık yapmayı öğütleyen hiçbir millet yoktur. Bu da gösterir ki, dünyadaki evrensel ahlâk değerleri temiz olmayı, iyilik yapmayı, başkalarının malına göz dikmemeyi, doğruluğu, adaleti, saygı ve sevgi ile dolu olmayı… öğütlemektedir.

Bazı değerler toplumların dünya algılarını, karakteristik özelliklerini örnekler. Örneğin yardımseverlik, insan ilişkileri, cinsellik, giyim alışkanlıkları, büyüklere saygı, konuşma alışkanlıkları gibi bazı değerler ve alışkanlıklar, toplumlara göre değişiklik göstermektedir. Malezya’da kadınların parmağı bile mahrem görülürken, İngiltere’de yarı çıplak dolaşan bir kadına kimse dönüp de bakmaz. ABD’de liselerin en büyük sorunu madde bağımlılığı ve kürtaj iken, İran’da iki gencin el ele dolaşması yasaktır. Meksika’da insanlar çocuklarıyla birlikte esrar içebiliyorken; Türkiye’de bir çocuğun hiç tanımadığı bir büyüğünden ateş istemesi ayıp karşılanır.

Tüm bunlar, güzel ahlâkın millî ve evrensel boyutlarını göstermektedir. Peki güzel ahlâklı yaşamanın fazileti nedir? Ahlâki değerlere uygun yaşayan birinin kazançları veya güzel ahlâka sırtını dönmüş birinin zararları neler olabilir?

Her şeyden önce insan hangi dine ve milliyete mensup olursa olsun, güzel ahlâklı yaşamak Tanrı tarafından bütün kutsal kitaplarda öğütlendiği için inancına uygun biri olarak yaşayacaktır. Atalar mirası olarak kabul ettiğimiz kültürümüzü içselleştirmek, ahlakî değerlerimizi benimsemek bizim millî benliğimizin oluşmasını sağlayacaktır. Yaşadığımız toprağın bir parçası gibi olduğumuz için, milliyetimizin gereklerini yerine getirebilmemizi sağlayacaktır. İnsanlar arasında sevgi – saygı temelinde bir iletişim kurulacak, bu silsile her kuşakta gelişerek devam edecektir. Çağdaş, gelişmiş bir toplum yaratmanın belki de ilk adımı bu olmalıdır. Ancak bu şekilde dünya uluslarının takdir ettiği bir medeniyet yaratılmaya başlanabilir.

Millet olarak varlığımızı devam ettirmemiz, Türkçe konuşmamız kadar ahlâkı ve kültürü tanımamıza da bağlıdır. İl gider, töre kalır. diyen atalarımız, haksız değildir. Töresini, benliğini yitiren milletlerin yaşaması mümkün değildir. Bunun için bağımsız ve şerefle yaşamanın da ön şartı, güzel ahlâkın yazılı olmayan kuralları saydığımız töreyi yaşatmaktır.

Görüldüğü üzere güzel ahlâk hem insanın yaratılışını tamamlaması hem kişisel olarak huzurla yaşaması hem de toplumsal refahı sağlaması açısından çok büyük önem taşımaktadır. Ahlaklı yaşama erdemini hayatının temel felsefesi edinmiş insanlar, kendileri ölse de isimleriyle yaşamaktadır. Üstelik onların keşkelerle değil, iyikilerle dolu hayatları vardır. Ne mutlu ömrünü bir çiçek bahçesi gibi böyle ahlâklandırabilenlere…

Orkun KUTLU

Orkun Kutlu


Güzel ahlâk üzerine söylenmiş sözlerden sizler için derlediklerimi
aşağıda bulabilirsiniz:

Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür. Bir milletin ahlak değeri, o milletin yükselmesini sağlar.
M. Kemal ATATÜRK

Dünyanın bütün medeni milletleri temel ahlak ilkeleri üzerinde anlaşabilirler.
Joseph Addison

Ahlak, millet yapısının temelidir. O olmadan hiç bir şey olmaz. Bizler Türk ahlakına tam olarak sahip bulunduğumuz zamanlarda yükseldik; yabancıların ahlakını alarak bozulduğumuz zaman düşüp geriledik.
Nihal ATSIZ

Kişide yüz güzelliği değil ahlak ve fazilet ara, dile.
Kaşgarlı Mahmut

Kıyamet gününde, mü’minin terazisinde güzel ahlâktan daha ağır gelecek hiçbir şey yoktur. Ahlâkı güzel olan insan, her yaşta güzeldir. İnsanlara verilen şeylerin en hayırlısı, güzel ahlâktır.
Hadis-i Şerif

Ahlak esasen toplumu çöküntüden kurtaracak ve toplumun muhafazasını sağlayacak bir araçtır.
Friedrich Nietzsche

Türk tarihi, baştan başa, ahlaki erdemlerin sergisidir. Türklerin yenilmiş milletlere ve onların milli ve dini varlıklarına dini ve sosyal özerkliklere vermesi, her türlü takdirin üstündedir.
Ziya GÖKALP

Bir de hiç bir şey gökten inmez yerden taşar,
Kendi ahlakıyla bir millet ölür yahut yaşar.
M. Akif ERSOY

İnsanların seçkini insanlığa faydalı olan insandır. Halk nazarında muteber kimse, merhametli olan insandır. İyi hareket et, kötülerin zararlarını ortadan kaldır!
Yusuf Has Hacip

Aklımda merak ve saygı uyandıran iki şey vardır: Üzerimdeki yıldız gibi parlayan cennet ve içimdeki ahlak yasası.
Immanuel Kant