Teknoloji Akıllandıkça, İnsanlar Aptallaşıyor!
Tarih: 30 Nisan 2013 | Bölüm: Teknoloji | Yorumlar: 1 Yorum var.
Hayatımızın artık iyiden iyiye içinde olan teknolojik ürünler, gün geçmiyor ki daha üstün yeteneklerle yeniden ortaya çıkmasın. Çoğumuzun hayallerini aşan teknolojik gelişmeler, günlük yaşamımızı büsbütün kolaylaştırıyor. Yeni çıkan teknolojik aletlerin tamamını kullansak, o kadar kaygısız ve rahat bir yaşam biçimine kavuşuyoruz ki sormayın. Sorunlar da tam bu anda aşırı edilgen olmamızla başlıyor aslında…
Tarihi çağların birbirini belli zaman aralıkları ile takip ettiklerini görürüz. Demir Çağı, Tunç Çağı vs. hep belli bir düzen içerisinde ilerlemiştir eski tarihlerde. Fakat teknolojik gelişmeler, özellikle son 100 yıl içinde o kadar hızlı gelişiyor ki, hızına yetişene aşk olsun! Jetgiller adlı çizgi filmde izlediğimiz birçok şey, artık günlük yaşamın içinde yerini almaya başladı. Hayallerimize sığdıramadığımız robot teknolojileri, bir yaşam biçimi hâline geldi. En yaşlılarımız bile işin kolayına kaçarak makine teknolojilerini dibine kadar kullanma eğilimindeler şimdi.
Şimdi aklınıza “İyi de kardeşim, teknoloji bilim ile gelişir. Bilim de gelişmişliğin göstergesi olduğuna göre, insanlar neden aptallaşsın ya hu?” diye bir soru gelebilir. Ben hemen bu gelişmelerin insanları nasıl aptallaştırdığını anlatayım:
Türklerin Feysbuk Çılgınlığı
Tarih: 1 Eylül 2011 | Bölüm: Teknoloji | Yorumlar: Yorum yok.
Mark Elliot Zuckerberg adlı Amerikalı bir gencin üniversitedeki sınıf arkadaşlarıyla sanal ortamda buluşmak için açtığı bir sitenin tesadüfen ilgi uyandırması ve sonrasında milyonlarca kişinin üyeliğiyle sosyal paylaşımın merkezi hâline gelmesi çok yakın bir dönemde gerçekleşti ve “feysbuk” artık her eve lazım denilebilecek cinsten bir demirbaş eşyası gibi her ailenin yaşantısını paylaştığı bir ortama dönüştü…
Tanrı’nın hikmetinden sual olunmaz; fakat bir girişimcinin öylesine geliştirdiği bir sitenin –ki “Google” da tesadüfen ortaya çıkmış bir projedir– şu anda ona 4 milyar $ gibi büyük bir servet bırakmasının iş adamlarını kıskandırmaması mümkün değil. İş adamları bütün ömürlerini ekonomik hesaplar, iflas kabusları, kriz günleri ve yatırımlar peşinde geçirdikleri hâlde, feysbuk’un kurucusu olan Zuckerberg’in mirasının 1000′de birine sahip olamamaları sanal ortamın nelere kadir olduğunu gösteriyor.
Facebook adlı sosyal paylaşım sitesi, her ne kadar Zuckerberg’in Harvard’lı arkadaşlarını buluşturmak için kurulmuş olsa da, Türkler olarak bu siteye o kadar ilgi göstermişiz ki Amerika’yı bile geride bırakarak 23 milyon üye ile dünyada feysbuk kullanan dördüncü ülke konumuna gelmişiz. Zuckerberg bile bu duruma çok şaşırmış ve “Türkler çok sosyal bir millet olmalı.” diye yorumlamış bu durumu. 500 milyona yakın üyesi bulunan bu sitenin % 5′ine yakınının TÜRK olması gerçekten garip ve korkutucu.