Doğrudan Anlatım Nedir?
Tarih: 13 Kasım 2015 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 4 Yorum var.
Bir başkasına ait bir sözün, hiçbir değişikliğe uğratılmadan ve yorum katılmadan cümle içerisinde ifade edilmesine “doğrudan anlatım” denilmektedir. Genellikle bilim insanlarının, sanatçıların, büyük liderlerin veya günlük hayattaki herhangi bir kişinin sözlerini, yazı veya konuşma dilinde sıklıkla kullanırız. Eğer bu sözlere kendi düşüncelerimizi katar veya sözleri cümlemizin içinde eriterek farklı bir ifadeye dönüştürürsek bu “dolaylı anlatım” olur. Fakat sözleri aynen olduğu gibi ifade ettiğimizde bu doğrudan anlatım olarak kabul edilir.
“Öğretmen, Perşembe günü bu konuyla ilgili bir sınav yapacağım, dedi.” cümlesini söyleyen kişi, öğretmenin sözünü olduğu gibi aktarmıştır. Bu cümlede herhangi bir yorum veya değişiklik olmadığı için doğrudan anlatım kullanılmıştır. Doğrudan anlatım cümleleri genellikle tırnak içerisinde veya iki virgül arasında belirtilecek şekilde gösterilir. Doğrudan anlatımın “yanlış olmayan, doğru olan” şeyleri anlattığı düşünülmemelidir, bu kavram sadece sözleri doğrudan aktarmayı ifade etmektedir.
Örnek: – Atatürk: “Yurtta barış, cihanda barış.” diyerek bütün dünyaya mesaj göndermiştir.
– Hayatında kötülük nedir bilmeyen dedem, “İyilik her kapıyı açan bir anahtardır.” derdi.
– Ben sana sorduğumda, bu kitabı ilk kez okudum, demiştin bana.
– İş çıkışı hep birlikte sinemaya gideceğiz, dediler.
– Abisi, Ezgi’ye “Bir hafta sonra geleceğim.” demiş.
– O sessizlikte Pınar “Şimdi bunun neresi komik?” diyince salonda bir kahkaha patladı.
– Maliye Bakanı, “Asgari ücretin yılbaşından itibaren 1.300 TL olacağını.” söyledi.
– Bir belgeselde “Sivrisinekler yılanlardan daha çok ölüme sebep olmaktadır.” sözünü duymuştum.
– Kemal yaptığı hatanın farkına vararak, “Sizi mahçup ettiğim için üzgünüm.” dedi.
– Ablama “Gelirken bilgisayarımı da getir.” demiştim.
– Bir atasözünde “Gün doğmadan, neler doğar.” demişler, sıkma canını.
– Öğrenciler hep bir ağızdan, “Bilim insanı olacağız!” diye bağırdılar.
Dolaylı Anlatım Nedir?
Tarih: 4 Temmuz 2015 | Bölüm: Dil-Anlatım | Yorumlar: 16 Yorum var.
Dolaylı anlatım cümleleri nedir ve örnekler üzerinde nasıl bulunacağını bu yazıda sizlere göstermeye çalışacağız. Dolaylı anlatım, bir anlatım yöntemidir. Günlük hayatta –belki de farkında olmadan– sıkça başvurduğumuz bu anlatım yöntemini tanımlayarak konu anlatımına başlayalım:
“Başkalarından duyulan sözlerin, alınan bilgilerin; cümledeki duygu ve düşünce yapısı bozulmadan, bilgiler değiştirilmeden başka bir kişi tarafından yeni bir cümle içerisinde ifade edilmesine” dolaylı anlatım denilmektedir. Burada önemli olan, cümle içerisinde belirttiği bilgileri başka birinden duymuş olması; fakat yargıyı değiştirmeden ve kendi sözcükleriyle aktarmış olmasıdır.
Örnek: “Öğretmen son sınavın oldukça zor olacağını söyledi.” cümlesinde, sınavın zor olacağını öğretmen söylemiştir; fakat öğrenci bunu kendi cümlesi içerisine sindirmiştir. İşte bu cümle bir dolaylı anlatım örneğidir. Eğer bu cümle “Öğretmen -Son sınav oldukça zor olacak.- dedi.” şeklinde bir cümle kullanılsaydı, bu alıntı olarak değerlendirilir ve dolaylı anlatım örneği olmazdı.
Anlatım Biçimleri
Tarih: 21 Ekim 2011 | Bölüm: Anlatım Biçimleri | Yorumlar: 4 Yorum var.
İnsanlar gördüklerini, duyduklarını, düşündüklerini, tasarladıklarını başkalarına anlatma gereği duymuşlardır. Bu aktarmalarda insanın belli bir amacı vardır. Söyleyeceklerimizi amacımıza göre yönlendirir, biçimlendiririz. Amacımız, söyleyeceğimiz değiştikçe anlatım biçimimiz de değişir. Çeşitli amaçlara yönelik olarak gerçekleştirilen anlatımın etkileyici olması için çeşitli yöntemlere başvurulur. İşte, anlatımı gerçekleştirirken başvurulan bu yöntemlere “anlatım biçimleri” diyoruz.
Anlatım biçimleri, anlatılacak olay veya kavramların nasıl anlatıldığını belirten edebiyat terimidir; yazarın anlatımını yaparken kullandığı üsluba, başvurduğu yöntemlerdir. Anlatılacakların türüne ya da amacına göre değişik anlatım biçimleri kullanılır. Örneğin romanda kullanılan anlatım biçimi ile bir makalede kullanılan anlatım biçimi birbirinden farklıdır.
Bir olay anlatımı ile, düşünce anlatımı aynı yöntemle olmaz. Düşünce yazılarında ve resmi mektuplarda anlatım daha ciddi; özel mektuplarda, anılarda daha içten; olay yazılarında sürükleyici, heyecan doludur.