Bosnalı Sabit
Tarih: 1 Nisan 2012 | Bölüm: B | Yorumlar: Yorum yok.
Asıl adı Alaaddin Ali olup Bosna’nın Uziçe kasabasında doğduğu için daha çok Bosnalı Sabit diye anılmıştır. İlk eğitimini memleketinin tanınmış bilginlerden Müftü Halil Efendi’den alarak şiire karşı kabiliyetini daha o yıllarda vermiştir. Daha sonra İstanbul’a gelip Kapdanıderya Seydî-zâde Mehmed’e kasideler sunmuş ve dairesine imam olmuştur.
Paşanın bir aralık Rumeline gönderilmesi, şairin 1678’den önce İstanbul’a gelmiş olması ihtimalini güçlendirmektedir. gir zaman sonra Şeyhülislâm Çatalcalı Ali Efendi’ye mülâzim ‘1089/1678) ve La’lî-zâde ailesine damat oldu. Bir zaman müderrislik ettiyse de Hana sonra kadılık mesleğini tercih ile uzun zaman Rumeli’de Çorlu, Burgaz, Kefe ve Yanya gibi kazalarda kadılıklarda bulundu. Bir aralık azledilen şairin Pasmakçı-zâde Seyyid Ali Efendi’ye yazdığı bir kasideden şairin bir keresinde baskıya yağmasına uğradığı ve kızının esir düştüğü, bir diğer tarihinden de İsmail adlı oğlunun Tunca nehrinde boğulduğu anlaşılmaktadır (1103/1691).
Tekfurdağı müftülüğünde bulunduğu sırada Edhem ü Hümâ mesnevisini kaleme almıştır. Sekiz yıl kadar aynı görevde bulunduktan sonra kendi isteğiyle Bosna kadılığına atandı (1112/1700). Burada sıkıntılı günler geçiren Sabit ardından Konya mevleviyetine getirilir. Mevlânâ için yazdığı medhiye bu yıllara ait olmalıdır. Bu görevinden azledilerek İstanbul’a geldi (1118/1706). Bir süre sonra da Diyarbakır mevleviyetine getirildiyse de kısa bir süre sonra buradan da azledilmiştir (1121/1709). Baltacı Mehmed Paşa’nın ikinci olarak sadrazamlığa getirilişi devresinde (1122/1710) bir ramazan ayı münasebetiyle yazdığı “Rama-zâniye” son eserlerindendir. Yakalandığı dizanteri hastalığından dolayı Nâbî ile aynı ay içinde vefat ederek Maltepe’de Mesnevî sarihi Sarı Abdullah Efendi’nin ayak ucuna defnedilrniştir (3 Şaban 1124/5 Eylül 1712).