Ses Türemeleri / Ünlü – Ünsüz Türemesi
Tarih: 18 Ekim 2011 | Bölüm: Ses Bilgisi | Yorumlar: Yorum yok.
Kelimenin aslında mevcut olmayan bir sesin ortaya çıkmasıdır. Türeyen sesin ünlü veya ünsüz oluşuna göre ünlü türemesi ve ünsüz türemesi olmak üzere iki grupta incelenebilir.
Ünlü Türemesi: Kelimenin aslında mevcut olmayan bir ünlünün çeşitli nedenlerle ortaya çıkmasıdır. Genellikle yabancı kökenli kelimelerde görülür; Türkçe kelimelerde seyrek rastlanır. Söz başında veya söz içinde ortaya çıkabilir. Ölçünlü Türkçede söz sonunda ünlü türemesine rastlanmaz.
Ön türeme (protez): Söz başında bir ünlünün ortaya çıkmasıdır. Yabancı kökenli kelimelerin başında çift ünsüz bulunuyorsa kelime başında bir ünlü türer: station>istasyon, scala>iskele, scarta>ıskarta vb. Ağızlarda /r/ ve /l/ ünsüzleriyle başlayan yabancı kökenli kelimelerin ön sesinde ünlü türemesi görülebilir: limon>[ilimon], lazım>[ila:zım] reçel>[ireçel], Rus >[Urus]vb.
Ünsüz Değişmesi
Tarih: 18 Ekim 2011 | Bölüm: Ses Bilgisi | Yorumlar: 4 Yorum var.
Bir sözcüğün genellikle sonunda olmak üzere, içerisinde bulunan seslerin belli nedenlere dayanarak değişmesi olayıdır. Bu ünsüz değişmeleri, ünsüz sertleşmesi ve yumuşamasından farklı nedenlere dayanmaktadır. Zira örneğin “b>m” değişmesinde, bir sesin sert veya yumuşak biçimleri arasında değişme görülmemektedir. Dilin kendi yapısından veya kendisinden sonra gelen ünlülerin / ünsüzlerin etkisinden, ünsüzlerde bu tarz değişiklikler olmaktadır.
1. b>m Değişmesi: Bir dudak ünsüzü olan “b” sesinin, kendinden önceki hecedeki “n” sesini “m”ye dönüştürmesidir. Daha çok yabancı kelimelerde (özellikle Farsça) görülür. Buna gerileyici ses benzeşmesi denir.
ÖRN: saklanbaç>saklambaç, dolanbaç>dolambaç, anbar>ambar, canbaz>cambaz, anber>amber, çeharşenbe>çarşamba, pencşenbe>perşembe, çenber>çember, sünbül>sümbül, penbe>pembe, tenbel>tembel, menba>memba…
-İstanbul, Safranbolu, Zeytinburnu, düzenbaz, sonbahar, bin bir, binbaşı, onbaşı gibi kelimelerde söyleyişte m’ye doğru bir kayma olmasına rağmen yazda yine “n” olarak korunur.
Ünsüz Yumuşaması
Tarih: 18 Ekim 2011 | Bölüm: Ses Bilgisi | Yorumlar: 21 Yorum var.
İki ünlü arasında kalan sert ünsüzler yumuşar. Buna “ünsüz değişimi” denir. Elbette bu özellik, ancak yukarıda da söylediğimiz sert ve yumuşak şekli bulunan seslerde geçerlidir. Bunlar p, ç, t, k sert sessizleridir. Örneğin; “ağaç” sözcüğüne -i hal ekini getirsek, sözcüğün sonundaki “ç” sert sessizi yumuşayarak “c” olur; yani “ağacı” şeklinde yazılır.
Örnek: dolap – a > dolaba, çekiç – e > çekice, kanat – ı > kanadı, yemek – e > yemeğe
Yukarıdaki örneklerde sert sessizlerin yumuşadığı görülüyor. Ancak bu kural her sözcükte geçerli değil.
Örneğin; “Davranışları, doğruluğunun kanıtıdır.” cümlesinde altı çizili sözdeki “t” sert ünsüzü iki ünlü arasında kaldığı halde yumuşamamıştır.
Hangi sözcükte bu yumuşamanın olacağı hangisinde olmayacağı, belli bir kurala bağlanamaz. Hatta tek heceli sözcüklerin çoğunda olmazken, bazılarında olabilir. Bunu sözcüğün günlük kullanımlarını dikkate alarak anlayabilirsiniz.
Örnek: tek – i > teki, çok – u > çoğu görüldüğü gibi birincide değişim olmadığı halde ikincide olmuştur.
Dilimize Arapçadan geçen ve son hecesindeki ünlünün uzun okunduğu kelimelerde ünsüz değişimi yapılmaz.
Örnek: “Sınavda hukuku seçecekmiş.” cümlesindeki altı çizili söz buna örnektir.
Ünsüz Türemesi
Tarih: 18 Ekim 2011 | Bölüm: Ses Bilgisi | Yorumlar: 24 Yorum var.
Bazen sözcüklerde ünsüz de türeyebilir. Arapçadan dilimize geçen his, af, zan gibi sözcükler ek ya da yardımcı fiil aldıklarında, sonlarındaki sessizler çiftleşir.
his – etmek > hissetmek
af – etmek > affetmek
zan – etmek > zannetmek
Yukarıdaki örneklerde bu görülüyor. Burada aslında bir ses türemesinden çok sözcüğün Arapçadaki aslında bulunan şeklinin ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Ancak sözcükler Türkçe kurallara göre incelendiğinden, bu, türeme olarak alınagelmiştir.